ABD'den Türkiye için kritik terör uyarısı

ABD'den Türkiye için kritik terör uyarısı
Güncelleme:

Bugün Türkiye'ye gelecek olan Rex Tillerson ziyareti öncesi ABD'den Türkiye'ye seyahat uyarısı geldi.

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın Türkiye ziyaretinden bir gün önce yayınlanan uyarıda, ABD vatandaşları "Türkiye'de terörist grupların artan tehdidi nedeniyle" uyarılırken, güneydoğu bölgelerine gitmekten kaçınmaları tavsiye edildi.

Açıklamada ayrıca, ABD hükümetine bağlı çalışanların seyahat kısıtlamalarının devam ettiği, bunun güneydoğu bölgeleri ve Adana'yı kapsadığı hatırlatıldı.

Türkiye'deki son terör saldırıları olan Reina saldırısı ve İnönü stadyumu yanındaki bombalı araç saldırısının hatırlatıldığı açıklamada, "Amerikan karşıtı söylemlerdeki artışın, bağımsız failleri ABD vatandaşlarına şiddet uygulamak konusunda teşvik edebileceği" de söylendi.

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın duyurusunda, Türkiye'deki terör saldırılarının, geniş katılımlı etkinliklerde, turistik bölgelerde, restoranlarda, gece kulüplerinde, ticari merkezlerde, ibadethanelerde, toplu ulaşım aktarma noktalarında ve otobüs, tren, vapur, metro gibi ulaşım araçlarında gerçekleşebileceği belirtildi.

Türkiye'ye yönelik seyahat uyarısı, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın Türkiye ziyaretinden bir gün önce gerçekleşti. Tillerson'ın Türkiye ziyaretinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesi bekleniyor.

ÇANTASINDA, GÜLEN VE SURİYE VAR

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın bugün gerçekleştireceği Türkiye ziyaretinde Rakka operasyonunun, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin attığı adımların ve Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in iadesi konularının detaylı şekilde konuşulması bekleniyor.

Tillerson, göreve geldikten sonra gerçekleştirdiği Meksika, Almanya, Çin, Güney Kore ve Japonya ziyaretlerinden sonra bugün Türkiye’ye ilk ziyaretini yapıyor.

Rex Tillerson’ın Türkiye ziyareti, ABD Başkanı Donald Trump’ın görevi Barack Obama’dan devralmasının ardından ABD'den Türkiye'ye yapılan en üst düzeydeki diplomatik ziyaret olarak kayıtlara geçecek.

ABD Dışişleri Bakanlığı da görüşme öncesinde basına yönelik telekonferans toplantısı düzenleyerek bilgilendirmede bulundu ve ziyaretin Türk-Amerikan ilişkileri açısından önemine vurgu yaptı.

 DEAŞ'la mücadele ve Rakka operasyonu

Bakanlık yetkilileri, görüşmelerde DEAŞ'la mücadele ve özellikle Rakka operasyonu konusunun, ajandanın en başında yer almasının beklendiğini kaydetti. Yetkililer, "Türkiye’yle sadece kuşatma sürecini konuşmayacağız. Aynı zamanda, DEAŞ’ın toplumu temsil eden bir yapılanmayla kontrol ettiği Rakka’nın operasyon sonrasında nasıl bir hal alacağını da konuşacağız." açıklamasında bulundu.

Bu açıklamada, sadece operasyonel adımların değil, kentin geri alınmasından sonraki süreçlerin de Ankara ile görüşüleceği mesajına vurgu yapıldı.

Aynı açıklamada yetkililerin, "ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford’ın son birkaç hafta içerisinde yaptığı görüşmeleri devam ettireceğiz. Suriye’de bugüne kadar yaptığımız her her şey Türkiye’yle yakından müzakere edilmiştir ve bu devam edecek." değerlendirmesi de dikkati çekti.

20 Ocak'taki başkanlık devir tesliminden sonra ABD'den Türkiye'ye yapılan en üst düzeydeki bu diplomatik ziyaretin, terör örgütü DEAŞ'la mücadelede iki ülke arasındaki iş birliği açısından dönüm noktası olabileceği ifade ediliyor.

Türkiye ve ABD arasında PKK/PYD tartışması

Demokrat Barack Obama döneminde Washington-Ankara hattında yaşanan "PYD’ye destek" geriliminin, Cumhuriyetçi Trump yönetiminde de sürmesini istemeyen Türkiye, Tillerson'ın ziyaretine büyük önem veriyor.

Bu nedenle PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin son dönemde attığı adımların ve ABD yönetiminin PYD'nin silahlı kolu YPG'ye verdiği desteğin, Tillerson'ın ziyaretindeki ana konulardan biri olması bekleniyor.

ABD, PYD ile PKK arasında doğrudan bir ilişki olmadığını savunurken, Türkiye ise PYD’nin, "ABD ve AB’nin terör örgütü olarak kabul ettiği PKK’nın Suriye uzantısı" olduğunu dile getiriyor.

Bu noktada Türkiye, bir terör örgütü olan DEAŞ'a karşı bir başka terör örgütü olan PKK/PYD'nin kullanılmasının Türk-Amerikan ilişkilerine ciddi şekilde zarar verdiğini her seferinde açıkça vurguladı ancak şu ana dek özellikle Pentagon adına konuşan komutanların PKK/PYD'yi "DEAŞ'a karşı etkin bir güç" olarak tanımladıkları ve bundan sonra da onlarla beraber çalışmaya devam edebilecekleri açıklamaları dikkati çekti.

Elebaşı Gülen’in iadesi meselesi

Türkiye ile ABD arasındaki ipleri geren FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi konusu, özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Ankara'nın en önemli önceliği haline geldi. Türkiye’den Washington’a gelen yetkililerin ajandasında ilk sıralarda yer alan Gülen’in iadesi meselesi, Tillerson’ın Ankara ziyaretinde de gündemin başında olacak.

ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, konuyla ilgili olarak, “Türklerin konuyu gündeme getirmesi mümkün ve Bakan, gündeme getirmeleri durumunda cevap vermeye hazır." değerlendirmesinde bulundu.

Bu açıklama, Tillerson'ın, FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi hususunda Türkiye'nin hassasiyetinin farkında olduğu ve dosyasının boş olmadığı şeklinde yorumlandı.

- Pompeo'nun Türkiye ziyareti, Erdoğan-Trump görüşmesi

Göreve geldikten sonraki ilk yurt dışı ziyaretini 9 Şubat'ta Ankara'ya yapan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Mike Pompeo da FETÖ, PYD/PKK ve DEAŞ'la mücadele konularında önemli görüşmeler gerçekleştirmişti.

Bu ziyaretin, bir gün önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasındaki telefon görüşmesinin hemen akabinde yapılmış olması dikkati çekmiş, Trump'ın özellikle DEAŞ'la mücadeleyi görüşmesi için Pompeo'yu Türkiye'ye gönderdiği ifade edilmişti.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da geçen haftaki Washington ziyaretinde, ABD Adalet Bakanı Jeff Sessions'a "içinde FETÖ elebaşı Gülen'in darbe girişimiyle ilişkisini gösteren yeni belgelerin olduğu bir dosyayı" iletmiş, bu konuda yeni yönetimden daha hassas olunmasını beklediklerini vurgulamıştı.

Ayrıca Çavuşoğlu, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Korgeneral H.R. McMaster'la da bir araya gelmiş ve Türkiye'nin PYD konusundaki pozisyonunu bir kez daha dile getirmişti.