AK Parti'nin ''asgari ücret'' sırrı

AK Parti'nin ''asgari ücret'' sırrı

AK Parti'nin ekonomi kurmayı Ali Babacan, seçim vaadi olarak açıklanan 1.300 TL'lik asgari ücretin sırrını açıkladı.

Eski Başbakan Yardımcısı ve Ak Parti Ankara milletvekili adayı Ali Babacan, asgari ücreti 1300 TL’ye çıkarma kararını, iş dünyasının muhalefetin yüksek asgari ücret vaatleri karşısında bir tepki göstermemesi üzerine aldıklarını söyledi.
Babacan, BloombergHT televizyonunda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Muhalefetin 7 Haziran seçiminde asgari ücretle ilgili vaatleri konusunda iş dünyasında sessizliğin hâkim olduğunu kaydeden Babacan, “Bunun üzerine biz de araştırdık. Kendi içimizde yaptığımız değerlendirmelerle böyle bir asgari ücretin etkisinin sınırlı olacağını, yönetilebilir olabileceğini gördük” dedi. AK Parti, asgari ücretin 1300 TL’ye çıkarılması ve emekliye aylık 100 TL maaş artışı taahhüdünde bulundu. Asgari ücret konusunda CHP 1500 TL, MHP 1400 TL ve HDP 2000 TL vaat ediyor.

‘Etkisi yönetilebilir’
AK Parti’nin hem asgari ücrette, hem de emekli maaşında vaatte bulunduğuna değinilerek, “Kaynak konusunda bir gelişme mi oldu?” sorusu üzerine Babacan, “Asgari ücret artışının kamuya doğrudan bir maliyeti yok. Asgari ücret daha çok özel sektörümüzün üretim maliyetiyle ve Türkiye’nin rekabet gücüyle ilgili bir konu” diyerek, şöyle devam etti: 
“Kendi içimizde yaptığımız değerlendirmelerle bir yandan özel sektörün rekabet gücünü korurken, bir yandan  Türkiye’nin sahadaki gerçeklerine, fiili uygulanan ücretlere bakıp, böyle bir asgari ücretin ekonomimiz üzerinde, Türkiye’nin rekabet gücü üzerindeki etkisinin sınırlı olacağı kanaatine vardık. Hiç etkisi olmaz demek zor açıkçası, bir etkisi olur ama bu etkinin sınırlı olacağını ve yönetilebilir olduğu kanaatine vardık.” 
Bunun etkilerinin sorulması üzerine de Babacan, maliyet kaynaklı enflasyon etkisi olabileceğini ancak burada belli eşikler olduğunu, o eşiklere  kadar bunun tolere edilebileceğini söyledi.

‘Vaatte aşırılık yok’
1 Kasım seçim vaatlerinde bir aşırılık bulunmadığını ve vaatlerin ekonomik dengelere zarar vermeyeceğini belirten Babacan, şunları söyledi: 
“Gelecek sene bütçede harcamalar 550 milyar TL civarında olabilir, paketin maliyeti 20 milyar TL olduğu için kaynak sorunu olmaz. Vaatlerimiz rahatlıkla yönetilebilir ve ekonomik dengelere zarar vermeyecek boyutta, aşırılık yok.”
 
Millete hizmet için reddedemedim
Aday olmama yönünde kararına rağmen, 1 Kasım seçimleri için kararının neden değiştiğinin sorulması üzerine Babacan, “Aday listelerinin YSK’ya verileceği son gün Sayın Başbakan’ımız aradı, ‘Biz gerekli istişareleri yaptık, bizimle devam etmeni istiyoruz’ dedi. Nihayetinde artık vatana,  millete hizmet için tekrar böyle bir çağrı gelince reddedemedim” dedi.
 
‘Rahat % 3 büyürüz’ 
Babacan, “Bu seneki büyümemiz yüzde 2 civarlarında  beklenirken, yüzde 3’lük büyüme rahatlıkla gerçekleşecek gibi görünüyor. Gelecek senenin beklentileri de yükseliyor. Kaynak konusunda beklenenden daha yüksek gelişen büyümenin olacağı ortaya çıktıkça, bizim harcama konusundaki bakışımız  biraz daha rahatladı” dedi.