Başbakan Yıldırım: Beni gaza getirmeyin

Başbakan Yıldırım: Beni gaza getirmeyin

TBMM Genel Kurulu'nda büyük tartışmalar yaşanırken, kulislerde Başbakan Yıldırım'ın rüzgarı esti.

Cezaevinde tutulan Selahattin Demirtaş dışında, TBMM’de grubu bulunan diğer üç partinin lideri oylamalar nedeniyle her gün TBMM’deydi. Bu yüzden kulisler hareketliydi. Dışarıdan gelen köfteciler, tatlıcılar, nöbete kalan vekillere marifetlerini sergiliyordu. Başbakan Binali Yıldırım’ın muhalefet kulisini ziyareti, CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile çay içmesi, hafızalardaki yerini aldı.

Yıldırım, TBMM’de havayı yumuşatmak için sergilediği esprili tutumu AK Parti’nin kapalı toplantılarında da sergiliyordu. Hürriyet'ten Parlamento Büro Şefi Nuray Babacan’ın aktardığına göre, anayasa paketiyle ilgili olarak genel merkezde art arda yapılan milletvekili toplantılarının ağır havasını Yıldırım’ın esprileri dağıttı. Son toplantılarda bir milletvekili, Başbakan’a dönerek, “Şimdi son başbakan, yarın ilk cumhurbaşkanı yardımcısı olacaksınız. Nasıl hissediyorsunuz?” diye soru sordu. Yıldırım’ın “Beni gaza getirmeyin, böyle diye diye altımdaki koltuğu çekiyorsunuz” yanıtının ardından salonda kahkaha koptu.

Anayasa görüşmeleri sırasında milletvekillerinin çok çalıştığına inanan Yıldırım’ın “Efendim çok çalıştık biraz uzun tatil yapalım” diyen vekile “Öğrencilere sömestr için verilen tatilden fazla tatil veriyoruz işte. Okullar 6 Şubat’ta açılıyor, size 7 Şubat’a kadar veriyoruz. Bir gün fazla üstelik” dediği anlatılıyor.

FOTOĞRAFTAN TORUN HASRETİ
Anayasa görüşmeleri boyunca her akşam TBMM kulisine gelen, önce partili arkadaşlarıyla uzun sohbetler eden, ardından Genel Kurul salonuna girerek oy kullanan Yıldırım, kulis sohbetlerinde ailesinden, gençlik anılarından da söz etmeyi ihmal etmiyor. Sohbet ettiği gazetecilere cep telefonundan torunlarının fotoğraflarını gösterirken, boş zamanlarda onların videolarını izleyerek özlem giderdiğini de anlatıyor. Yıldırım, muhabirlerin çok çalıştığını söylemesi üzerine, dedesiyle yaşadığı bir anısını da paylaşmayı ihmal etmedi. Yıldırım, “Rahmetli dedem bizi çok çalıştırırdı. Çocukken su arkı kazdırırdı. Yorulurduk tabii. ‘Yorulduysanız kazmayı bırak da küreği al’ derdi” sözleriyle herkesi güldürdü.

HABERDE KADAYIF FAKTÖRÜ
Kendisine yapılan ikramları sık sık basın mensuplarıyla paylaşan Yıldırım, “Efendim sizi eskisi kadar buralarda göremiyoruz” diyen Hürriyet muhabirine, sızan haberlere taş atarak “Görmüyorsunuz ama yaptığımız her şeyden haberiniz var” demeyi ihmal etmedi. Başbakan, ardından bir tabak kadayıf gönderdiği aynı gazeteciye, “Eee artık haberlerinizde bunu da göz önünde bulundurursunuz” diyerek esprisini de yaptı.

Hürriyet