Bu film çok konuşulacak: Nefes

Bu film çok konuşulacak: Nefes

Terörle mücadele eden bir komando timinin öyküsünü konu alan, "Nefes", bugün gösterime girdi..

Çekimleri iki yılda tamamlanan, fragmanını internette son bir ayda 2 milyon kişi tarafından izlenen "Nefes" filmi bugün vizyona girdi..

Yönetmenliğini Levent Semerci’nin yaptığı filmin senaryosu Hakan Evrensel'in gerçeklere dayanan "Güneydoğu'dan Öyküler" kitabından yola çıkılarak kaleme alınan film, Irak sınırına yakın, Karabal Jandarma Karakolu'nu korumakla görevlendirilen bir yüzbaşı ve komutasındaki 40 askerin maceralarını konu alıyor.

KÜRT AÇILIMI TARTIŞILIRKEN..

 

Irak sınırında, dağda, teröre karşı mücadele veren askerlerin yaşadığı gerçekle izleyiciyi 'görüntünün gücüyle' yüzleştiren filminden sahnelerin internete verilmesi, tam da hükümetin 'Kürt açılımı'nı açıkladığı günlerde denk geldi.

 

Güneydoğu'da sınıra yakın Karabal Tepesi'ndeki bir röle istasyonunu koruyan bir yüzbaşı ve 40 askerin hikayesinin anlatıldığı filmin fragmanı, internette rekor kırdı.

Bu film çok konuşulacak: Nefes - Resim : 1

- FİLMDEN KARELER İÇİN TIKLAYINIZ -

 

TAHTALI DAĞI'NA KARAKOL KURULDU

 

Levent Semerci'nin yönetmenliğini yaptığı film, Antalya'nın Kemer İlçesi yakınlarındaki Tahtalı Dağı'nda çekildi. Film için dağda, 2365 metre yükseklikte, küçük bir karakol kuruldu. Tahtalı Dağı'nı tercih etmesinin nedeni, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne jeolojik olarak benzemesi. Filmde 40 askeri canlandıran oyuncular, Türkiye'nin farklı illerindeki konservatuvarlarda okuyan, isimsiz öğrencilerinin arasından seçildi.

 

SENARİST ESKİ SUBAY

 

Filmin senaryosu aynı zamanda filmin yönetmeni olan Levent Semerci ile Mehmet İlker Altınay ve Hakan Evrensel'e ait. Senaryo Hakan Evrensel'in 'Güneydoğudan Öyküler' adlı kitabından uyarlandı. Kitabında Güneydoğu'da yaşanan terörü anlatan Hakan Evrensel, askeri okul mezunu. Uzun yıllar Güneydoğu'da subay olarak görev alan Evrensel, kendi isteğiyle ordudan ayrıldıktan sonra tanıklıklarını kitaplaştırdı.

 

EMEKLİ SUBAYDAN DERS ALDILAR

 

- Film, gerçek bir hikayeden yola çıkılarak yazılmadı. Bugüne kadar görülen, duyulan ve yaşanan olaylar birbirine eklenerek, tamamen kurmaca olaylar ve karakterler yaratıldı.

 

- 40 askeri canlandıracak yetenekli, zamanı bol ve 'no name' (Ünlü olmayan) isimler seçildi.

 

- Çekimler Tahtalı Dağı'nın yanı sıra Gömbe, İstanbul ve İzmit'te yapıldı.

 

- Hazırlık aşamasında bölgede görev yapmış emekli askerlerle ve askerliklerini orada yapmış gençlerle konuşuldu.

 

- Hazırlıklarına iki yıl önceden başlanan filmin çekimi 140 gün sürdü.

 

- Oyuncular bir ay, emekli bir eğitim subayı tarafından gerçeğe birebir uygun şartlarda eğitim aldı.

İŞTE O FİLMİN FRAGMANI
Diğer sayfada..
 [PAGE]  




FİLMDEN ÇOK KONUŞULAN DİYALOGLAR
Diğer sayfada..
 [PAGE]  

Filmin başrol karakteri yüzbaşı, bir askerin nöbet sırasında öldürülmesi üzerine, geri kalan askerlerine, izleyiciyi ağlatan bir konuşma yapıyor. Sınır boylarında askeri operasyon görüntülerinin sıkça kullanıldığı film, belli ki bu monologla çok konuşulacak

 

Yüzbaşı: Kamil Ateş sen öldün! Karın var mı?

 

Asker: Var komutanım.

 

Yüzbaşı: Lojmanda mı kalıyor?

 

Asker: Evet komutanım.

 

Yüzbaşı: Söyle hemen yeni ev arasın. Lojmanda çok fazla tutmayacaklar. Çünkü sen öldün. Anan, baban hayatta mı?

 

Asker: Evet komutanım.

 

Yüzbaşı: İyi cenazeni ona göndeririz. Sen!

 

Asker: Hakan Atakan, Hatay. Emret komutanım!

 

Yüzbaşı: Öldün sen Hataylı. Annenizin gözü yaşlı, hüngür hüngür ağlıyor kadın. Komşularınızın kolları arasında. Bileklerini ovuyorlar kolonyayla. 'Evladım' diye ağlıyor. Babanız da ağlıyor. Göstermiyor ama yıkılmış bir köşeye içten içe ağlıyor adam. Ama ağzında bir cümle, 'Vatan sağolsun, memleket sağolsun, bir oğlum olsa onu da gönderirim' diye ağlıyor. Aldılar hepinizi, aldılar. Gönderdik cenazeleri ailenize, kurşun izlerini silerler, yıkarlar sizi. Bir güzel de bayrağa sararlar. Böyle öldü. En değer verdiğim adam böyle öldü. Ama uyuduğu için değil, buraya erken gelelim diye. Koydular helikoptere, gönderdiler memleketine. Televizyona bile çıkarsınız. 45 saniyeliğine kahraman olursunuz. Çıkar süslü bir karı, hüzünlü sesle anlatır. Hekim Bulut, karakol baskınında şehit düştü. 45 saniye. Sonra da magazin haberleri. Kahramanca mı savaştınız? Hayır. Bu adam uyuduğu için öldünüz. Kızmayın ona. Kızmayacaksınız. Kendinize kızın. Burası bir birlik. Arkadaşınla hareket edeceksin. O uyusa bile uyumayacaksın. Uyurken ölemeyeceksin! Uyursan ölürsün! Ölürsünüz! Sen uyursan herkes ölür. Bak 'Hazırım' yazıyor. Neye hazırsınız? Uyurken ölmeye hazırsınız. Uyumayacaksınız! Yemeyeceksiniz, dinlenmeyeceksiniz. Sizin cesetlerinizi, sizin cenazelerinizi ailenize göndertmeyeceğim. Ölmenizi yasaklıyorum. Anlaşıldı mı asker?

 

Asker: Emredersiniz komutanım