DAVUTOĞLU'NDAN RUSYA'YA: BİLGİLER ELİMİZDE

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları;

Herkes rakamlardan bahserdeken ben Suriyeli kardeşlerimize olan sevgimizden bahsettim. Göçmen ve mülteci karşıtı bir tavır olmadı. Bütün vilayetlerimiz mültecilere kapılarını açtı. Bizim bütçemiz dünyadaki bütçelerden daha büyükdür. Gönül zenginliğinden dolayı milletimizle gurur duyuyoruz. 

"DÜNYA 2. DÜNYA SAVAŞINDAN BU YANA BÖYLE ZULÜM GÖRMEDİ"

Bu zalim rejim güçleri bombalarla halkın üzerine geldi, halk teslim olmadı. Arkasından yetmedi, Hizbullah milisleri geldi. Sonra Rusya bütün gücüyle yüklendi. Düşünün Halep halkı, rejim, İran ve Rusya'nın ağır saldırılarına rağmen direniyor.

DÜNYA SADECE SEYREDİYOR

İnsanlık 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana böyle zulüm görmedi.Halep yanıyor ve dünya seyrediyor. Biz şanlı Halep'e sahip çıkacağız. Bugün Rus uçaklarının bombaları altında Rabb'ine sığınan Halep halkı umutsuz olmasın. Bizim için Halep, gazi, şanlı ve kahraman Halep'tir. Gün gelecek bu zulüm bitecek. Dünya onları terk etse de...

"TÜRKİYE HALEPLİLERİN YANINDA"

Geçen gün Mardin'de yaptığım konuşmada bir hususa dikkati çekmiştim. Muhalefet partileri de dahil herkes elini vicdanına koysun. Bayırbucak Türkmenleri zorda kalınca Türkiye'ye sığındılar. Şimdi Halep'liler, İdlib Arapları yine sığınacak bir yer aradıklarında Türkiye'ye gelecekler. Türkiye Haleplilerin yanındadır. Eğer Türkiye koalisyona gitseydi ya da bir takım güç kullanamayanların elinde olsaydı bu insanlar nereye gidecekti? Hangi mazlum millet varsa, biz onun yanındayız.

"RUSYA'NIN ATTIĞI BÜTÜN BOMBALARIN YERİNİN BİLGİSİ ELİMİZDE"

Suriye'de adil bir barışın olması için artık çok fazla vaktimiz yok. Rusya terörle hiç ilgisi olmayan sivil hedefleri vurdu. Elimizde bütün hepsinin belgesi var. Her bir bombanın düştüğü yerin bilgisi elimizde ve bunu ABD de biliyor. Suriye'yi, Bayırbucak'ı kan gölüne çevirenler bu yaptıklarının hesabını verecekler.

"SIĞINMACI KONUSUNDA EN ÇOK BASKI HİSSEDEN ÜLKELER ALMANYA VE TÜRKİYE"

Londra'da görüştüğüm isimlerden biri Sayın Merkel'di. Sayın Merkel dün de Türkiye'ye geldi ve kendisini ağırladık. Avrupa'da sığınmacı konusunda baskı hisseden 2 ülke varsa biri Almanya diğeri de Türkiye'dir. Bütün devletler, bütün aydınlar, bütün yazarlar, insanlık sınavından geçiyor. Almanya ile geliştirdiğimiz bu iş birliğinin bütün ülkelere örnek olması gerekiyor. 

TERÖRLE MÜCADELE

Geçtiğimiz hafta boyunca terör konusunda bir dizi toplantılar yaptık. Teröre karşı mücadelede attığımız adımlara karşı ve atacağımız adımlar konusunda toplantı yaptık. Bu toplantılarda, bölgedeki terör olaylarına ilişkin fikirlerini aldık. AK Parti kadrolarından gelen sesi ve gelecek kaygılarını elde etme şansını bulduk.

BU TAVRIMIZ ASLA DEĞİŞMEYECEK

Çarşamba günü 81 ilden gelen il başkanlarımız, belediye başkanlarımızla buluştuk. 22 vilayetimizden gelen valilerimiz, kaymakamlarımızla bir araya geldik. Tek tek bütün illeri ve ilçeleri masaya yatırdık. Bütün valilerimize halkımızla yan yana olmak, teröriste karşı da en karanlık şekilde durmaları gerektiğini söyledim. Bu tavrımız asla değişmeyecektir. 

"EYLEM PLANI İLE HUZUR İÇİNDE OLACAĞIZ"

Ülkemi tehdit eden bütün terör örgütlerine karşı mücadele devam edecek. Her hafta sonu bir ilimize gideceğimi söylemiştim. Bundan sonra her hafta Doğu ve Güneydoğu illerimizden birinde olacağım. Kardeşlik buluşmaları çerçevesinde Mardin'de kardeşlerimizle buluştuk, eylem planımızı açıkladık. Ülke olarak bir yandan terörle mücadele ediyoruz, bir yandan da zarar gören vatandaşlarımızın zararlarını karşılıyoruz. Bu eylem planıyla birliğimizi tahkim edeceğiz. Bir olacağız, huzur içinde olacağız, demokrasiyle yaşayacağız.

MÜCADELEDE EN BÜYÜK DAYANAK HALK İLE DEVLETİN BİRBİRİNİ ANLAMASIDIR"

Bütün mücadelede en önemli etken psikolojik unsurlardır. Bütün paketin esası, milletin vicdanıyla devletin aklını buluşturmaktır. Mücadelede en büyük dayanak halk ile devletin birbirini anlamasıdır. Millet ile devlet arasında uçurum oluşmasına izin verilmeyecek. 

Suriye'yi, Irak'ı parçalayanlar ülkemizi parçalama planlarında mutlaka mağlubiyete uğrayacaklardır. Bu ziyaretlerimin 2 teşekkür sebebi vardır. Birisi 1 Kasım seçimlerinde bize verilen mutluluk için teşekkür ve ikinci teşekkür ise terör örgütünün bütün baskılarına karşı onların değil devletin ellerinden tutmasıdır. Bunun için bölge halkına teşekkür ediyorum. Bölge halkı bunlara yüz vermedi ve devletin yanında bulundu.

"KAMU DÜZENİNİ KİM TEHDİT EDERSE ETSİN MUTLAK SURETLE DURDURULACAK"

Biz, Avrupa standartlarında bir ülkeyiz. Kimse bizde bu standartlardan vazgeçeceğimiz algı operasyonuna başlamasın. Nasıl ki Fransa, Brüksel'de her türlü tedbir alınmıştır, Türkiye'de de her türlü tedbir alınır. Demokrasilerin en önemli şartı kamu düzenidir. Kamu düzenini kim tehdit ederse etsin mutlak suretle durdurulacak. Tek bir silah kalmayana kadar da bu mücadelemiz devam edecek. El yapımı ve patlayıcıların tespit edilmesi için gerekli malzemeler alındı. 

SOSYAL SEFERBERLİK ÇAĞRISI

Tam bir sosyal seferberlik çağrısında bulunuyorum. Yangın yerinde gül yetişterecek, vatanımızı bir gülistana çevireceğiz inşallah. Terör nedeniyle evlerinden olan ailelerimize her ay düzenli bir şekilde kira yardımı yapılacak. Terör nedeniyle eğitimden geri kalan öğrencilerin telafi eğitimleri tamamlandı. Bölgede sağlık hizmetlerinin en iyi şekilde yapılabilmesi için şartlar iyileştirilecek. Operasyon bölgesinde yer alan sivil halkın beslenme ihtiyaçları giderilecek.

Terör olaylarından zarar gören çiftçilerimize 0 faizli kredi verilecek. Terörden zarar gören esnafımızın borçları ertelenecek. 

"KENTSEL İHYA İŞLEMİ YAPILACAK"

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çevre Şehircilik Bakanlığı'mız birlikle çalışıyorlar. Tarihi doku korunacak şekilde muhafaza altına alınacak. Diyarbakır Suriçi kentsel ihya işlemi yapılacak. Operasyonların yapıldığı şehirlerde hayatın bir an önce normalde dönebilmesi için çalışmalar yapılacak. Bir an önce o ilçelerin ayağa kalkması için her türlü çalışma yapılacak. Bunların gereğini yapacağız. 

"TÜRKİYE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SONUNA KADAR YAŞANDIĞI DEMOKRATİK BİR ÜLKE"

Türkiye basın özgürlüğünün sonuna kadar yaşandığı demokratik bir ülkedir ve böyle kalacaktır. Ne 90'lı yıllarda olduğu gibi hükümet indiren hükümet çıkartan bir basın olacak ne de susan bir basın olacak. Özellikle, Türkiye'nin algısını bozmak isteyenler varken, bizim Türkiye'nin uluslararası itibarını güçlendirmemiz gerekiyor.