Erzincan’da Aleviler Asimilasyona Karşı Yürüdü

Erzincan’da Aleviler Asimilasyona Karşı Yürüdü

Erzincan’da Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği yürüyüşle Aleviler, eğitimde yaşanan hak ihlalleri, ayrımcılık ve asimilasyona, eğitimin dinselleştirilmesine karş

- Erzincan’da Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği yürüyüşle Aleviler, eğitimde yaşanan hak ihlalleri, ayrımcılık ve asimilasyona, eğitimin dinselleştirilmesine karşı Adliye Sarayı önünden polis eskortu eşliğinde yolu trafiğe kapatarak Cumhuriyet Meydanına karşı bir yürüyüş düzenleyerek basın açıklamasında bulundular.

Yapılan yürüyüşe Erzincan Eğitim-Sen Şubesi de desteklerinden ötürü basın açıklamasında bulundu.Yapılan basın açıklamasında; “Eğitimde 4+4+4 dayatması sonrasında okul dönüşümleri sürecinde yaşanan sorunlar giderek ağırlaşmaktadır. Okul dönüşümleri sürecinde merkezi ve alt yapı sorunları olmayan okulların imam-hatip yapılması yetmiyormuş gibi şimdide normal okullarda imam-hatip sınıfları açılarak bugün okullar imam-hatipleştirme yolunda büyük bir adım atılmıştır.Laik eğitimde, laik eğitim anlayışına meydan okurcasına zorunlu ve zorunlu seçmeli din dersi dayatmalarına ek olarak liselerde mescit açılmasının zorunlu hale getirilmesi.Yıllardır temel bir insan hakkı ve toplumsal taraf olan anadilde eğitim hakkı yönündeki yasal fiili engellerin sürmesi biz aleviler açısından 2014-2015 eğitim öğretim yılı başında öne çıkan temel eğitim sorunu olarak görmekteyiz.

Siyasi iktidar laik eğitim anlayışına açıkça meydan okumakta eğitimi dini içerikle yeniden biçimlendirmek için son derece tehlikeli adımlar atmaktadır.Türkiye gibi farklı inanç gruplarının,dinlerin,mezheplerin olduğu çok dinli ve çok inançlı bir toplumda din eğitiminin öğretilere yıllardır “tek din, tek mezhep” anlayışı üzerinde bir eğitimin dayatıldığı bilinmektedir.Bu durum giderek fiili bir baskıya dönüşmeye başlamıştır.Öğrencilerin okul yöneticileri bakımından seçmeli din derslerinin seçmeye zorlanması TEOG sonrasında yaşandığı gibi 40 bin öğrencinin imam-hatibe zorla kaydedilmesi son olarak liselerde mescit açılmasının zorunlu hale getirilmesi gibi uygulamalar hükümetin eğitim sistemini iri kurallara göre düzenlemek istediğinin kanıtıdır.Dayatılan bu tekçi,gerici, siyasal eğitim projelerine karşı başta Aleviler olmak üzere tüm emekçiler ve demokrasi güçleri olarak direneceğimizi ve dayatmalar son bulana kadar alanlarda birlikte mücadele edeceğimizi buradan kamuoyuna bildiririz. Yaşasın laik ve Türkiye mücadelemiz.” denildi.

Basın açılaması sırasında toplanan grupta “Zorunlu din dersi istemiyoruz”, “Irkçı, gerici eğitime hayır” “Tarafsız, bilimsel ana dilde eğitim” , “Yolumuz uludur Pir Sultanın yoludur” şeklinde sloganlar atıldı.

Yapılan basın açıklamasında; Türkiye’de Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği bu yürüyüş için Alevi Dergahlarından yola çıkan 12 Ekim’de Ankara Sıhhiye meydanında büyük bir mitingle eğitimde yaşanan hak ihlallerine karşı tepki göstereceklerini söylediler.

Cumhuriyet meydanında yapılan yürüyüşe de Eğitim-Sen şubesi de basın açıklamasında bulundu. Siyasi iktidarın eğitimde yaşanan sorunları ve çelişkileri derinleştiren uygulamalarına karşı 24 Eylül’de grevde olacaklarını söylediler.

Açıklamada, “Eğitim sisteminin, eğitim ve bilim emekçilerinin yıllardır birikerek artan sorunları sürekli artmakta, her eğitim-öğretim yılı ağırlaşan sorunlar ve çelişkiler eşliğinde açılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı ise her yıl çözüm üretmekten çok, yeni sorunlar yaratan politika ve uygulamalarıyla başta eğitim emekçileri olmak üzere, öğrenciye velileri sürekli mağdur etmiştir.Yaşanan mağduriyetlerin son bulması ve sorunlarımıza kalıcı çözümler üretilmesi ve siyasi iktidarın “emir eri” olmadığımızı göstermek ve haklarımıza sahip çıkmak için, Kamu emekçilerinin haklarını ellerinden almak için bugüne kadar önemli adımlar atılmıştır.Erken emeklilik, yeni personel almama, taşeronlaştırma, geçici süreli sözleşmeli personel çalıştırma, ücretli öğretmenlik,4-b 4-c,50-d, sözleşmeli çalışma vb. Gibi uygulamalarla kamu istihdamına büyük bir alt üst oluş yaşanmış, güvencesiz istihdamda tam bir patlama yaşanmıştır. Eğitimde ve yükseköğretimde güvencesiz çalışmaya son verilmesi ve herkesin kadrolu ve güvenceli çalışması için grevde olacak.” denildi.