Çakıcı’ya ceza veren mahkeme başkanı: “idam ettik suçlandık”

Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, MİT ve müteahit Süha Şen’in de adının karıştığı Çakıcı olayında suskun kalan 1. Ceza Dairesi Başkanı Sadık Mollamahmutoğlu star’a konuştu. Karagümrükspor Lokali’nin basılmasıyla ilgili davada, Çakıcı’yı yurt dışına kaçmaya iten karar da bu mahkemede alındı. 1. Ceza Dairesi, ‘15 kişinin yaralanmasını azmettirme’ suçundan verilen cezayı, ‘12 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması gerektiği’ gerekçesiyle bozdu. Çakıcı da yurtdışına firar ederek Yargıtay’ın verdiği karar sonrası yeniden hapse girmekten kaçtı. İşte tarihe geçecek sözler:

İdam fermanını imzaladık
‘Biz, adamın idam fermanını yazdık. Suçlanan biz olduk. Verdiğimiz mahkumiyet kararıyla neredeyse adamın hayatını bitiriyoruz. Yerel mahkeme vermedi bu kararı. Başsavcılık da yerel mahkemenin kararının onanmasını istedi. Kararı bozan, cezanın artırılmasını isteyen biz olduk. Kaçıranları unuttular, kaçmasına vesile olanları unuttular, sahte pasaport çıkartanları unuttular. Bizim kararı geç yazdığımızı iddia ettiler. İş yükü hacimleri düşük olan bazı yüksek mahkemeler verdikleri kararın gerekçesini 4-5 yılda yazıyor. Biz haftada 500 dosya okuduğumuz halde kararı 25 günde yazdık. Haksız yere eleştirildik.’

Bizi hiç arayan olmadı
‘MİT’den gelen olmadı, Yargıtay Başkanı aramadı, avukatlarda gelmedi. Yargıtay başkanı Çakıcı dosyasını neden sorsun. Duruşmalı yapılan bir dosyanın sonucunu öğrenmek için beni aramalarına gerek yok. İlan tahtası kapıda asılı. Duruşma sonucunu kalemden ilgili kişiler istediği zaman öğrenir. Herkesin dosyasına yetişmeye çalışıyoruz. Bizim tek kabahatimiz belki şu oldu: Çakıcı’nın dosyasına herkesin dosyasına gösterdiğimiz özeni gösterdik. Ağrı’daki vatandaşın dosyası ne ise Çakıcı’nın dosyası da o oldu bizim için. Adam tutuklu da değil. Tutuklu olmayan birinin dosyasına neden daha fazla ihtimam gösterip kısa sürede sonuçlanması için çaba sarfedeyim. Fazla veya eksik yatmamaları için tutuklu dosyalarını daha kısa sürede çıkartıyoruz.’

Bizi uyarmak kimin haddine
‘Çakıcı’nın firar edebileceği için uyarıldığımız haberleri yer aldı. Adalet Bakanı’nın ne haddine bizi uyarmak. Kaçacaksa önlemini alsın. Beni ne enterese eder. Çakıcı olayında Adalet Bakanlığı bize sordu. Çakıcı, Fransa’dan şartlı iade edildiği için Fransa hükümeti bilgilendiriliyordu. Adalet Bakanlığı’nın bize gönderdiği hiçbir yazıda Çakıcı’nın kaçma hazırlığında olduğu ve dosyasının akibetinin ne olduğu sorulmadı. Fransa’ya yanıt vermek amacıyla kararın yazılıp yazılmadığını soruldu. Durum ne ise o şekilde yanıt verdik.’

25 gün neden önlem almadılar
‘Biz, dosyayı okuyarak, hazırlanarak duruşmaya çıkarız. 8 Nisan’dan bir gün önce müzakeresini bitirip karar müsveddesini yazdık, duruşmalı olduğu için ilan ettik kararı. 8 Nisan’dan bir gün sonra biz kararı yazssak ne değişecek? Kararımızın ardından 25 gün geçmiş, neden önlem almadılar. Karardan sonra dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi, taraflara tebliğ edildi, mahalline gönderildi, karar düzeltme talebinde bulundular. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı karar düzeltme talebini kabul etmeyince adam o zaman kaçıyor.’

Amaç bizi yıpratmak
‘Hergün yeni bir yalan çıkıyor. Yargıtay Başkanı’na villa alınmış dendi. Ben oraları bilirim. Ne villası? Basit bir kooperatif evi. 25 milyarlık bir bina. Bir arkadaşımız 17 milyar liraya yazlık aldı. 40 yıllık bir hakim bunu alır. Mütevazi yaşayan insanlarız. Maaşın yarısını yatırım olarak kullansan rahatlıkla öyle bir daire satın alabilirsin. Yargıyı ve Yargıtay’ı yıpratmak için yapıyorlar.’

STAR