Kılıçdaroğlu komplo planını açıkladı !

Kılıçdaroğlu komplo planını açıkladı !

"Bir polisten özel mektup geldi" diyen CHP lideri Kılıçdaroğlu, komployu açıkladı..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğu seçimlerde oy  kullanmasının engellendiğiyle ilgili bir komplo kurulduğu ve bunun kendisine bir  polisin gönderdiği mektupla anlatıldığını, "Vicdan azabı çeken bir polisin bana yazdığı bir mektup. Benim oradaki  kaydım bana haberverilmeden düşürülüyor"  dedi. 

Kılıçdaroğlu, Halk TV'de yayınlanan Halk Arenası isimli programda  gazeteci Uğur Dündar'ın sorularını yanıtladı. 
 
"Yüksek Seçim Kurulu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın  anayasayı ihlal kapsamında değerlendirilmesi gereken davranışlarını 'biz ona  karışamayız' şeklinde yorumlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soru  üzerine Kılıçdaroğlu, 23 Mayıs'ta Bursa'daki mitinglerine katılımın engellenmesi  için metronun çalıştırılmadığını ancak düşünüldüğünden çok daha fazla kalabalık  toplandığını savundu. 
 
Kılıçdaroğlu, "Bakın bir belediye başkanı ana muhalefet miting  yapacak, mitingi AKP'lilerin topladığı kalabalıktan az toplandılar diye göstermek  için ulaşımı kesiyor. Bunun tek kelimeyle adı ahlaksızlıktır. Neden bunu  yapıyorlar. Çünkü zemin kayıyor. Görüyorlar, iktidardan gittiklerini görüyorlar,  gördükleri için de hırçınlaşıyorlar" diye konuştu. 
 
Hukuk sistemi sağlıklı olan bir ülkede, Fransa'da, Almanya'da,  İngiltere'de, Japonya'da 'Ya acaba seçimlerde bir hile olacak mı olmayacak mı?'  diye bir kaygıya kimsenin kapılmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Ama biz  ülkede hepimiz aynı kaygı içindeyiz. Neden? Hukuk işlemiyor, demokrasi yok bizim  ülkemizde?" ifadesini kullandı. 
 
Kılıçdaroğlu, Yüksek Seçim Kurulu'nun görevini yapmadığını öne  sürerek, "Aslında orada oturan yargıçlar, benim anladığım anlamda yargıç, hakim  değil. Koltuğunda oturuyorlar 'biz evet hakimiz' diyorlar, kimse kusura bakmasın  hakim değil onlar" dedi. 
 
"Türkiye'de şu an fiili bir başkanlık sistemi mi var?" sorusuna  Kılıçdaroğlu, "Hayır efendim fiili bir hukuksuzluk sistemi var başkanlık değil"   yanıtını verdi. 
 
Kılıçdaroğlu, hakimlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tarafsız olduğunu  hatırlatması gerektiğini kaydederek, Erdoğan'ın tarafsız kalacağına dair ettiği  yemine sadık kalması gerektiğini söyledi. 
 
"Bir polisten özel mektup geldi" 
 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğu seçimlerde oy  kullanmasının engellendiğiyle ilgili bir komplo kurulduğu ve bunun kendisine bir  polisin gönderdiği mektupla anlatıldığına ilişkin cümle üzerine Kılıçdaroğlu,  şöyle devam etti: 
 
"Vicdan azabı çeken bir polisin bana yazdığı bir mektup. Benim oradaki  kaydım bana haber verilmeden düşürülüyor. Bizim de bilgimiz yok tabi kaydımızın  düşürüldüğünden. Fakat sonradan öğreniyoruz ki kaydımız tamamen düşürülmüş ve  düzeltme imkanı da yoktu. Yani süreç o kadar hızlı ve dikkatli izlenen bir süreç,  karşıt gruplar tarafından. Daha sonra tabi kullanamadık. Hiç kimseyi de  suçlamadık. 'Kabahat varsa bizdedir' dedik. Oturup takip etseydin kardeşim. Sonra  bana bir polisten bir özel mektup geldi. Bunun nasıl olduğu, nasıl gerçekleştiği,  adrese hangi gerekçeyle, kimin talimatıyla gidildiği bu mektupta yazıyor. Benim  özel arşivimde duruyor." 
 
Kılıçdaroğlu, iktidar olduklarında lüks kamu araçlarına binmeye devam  edip etmeyeceklerine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'de bir araba ve lojman  saltanatı olduğunu, lüks araçlar için ödenen paraları gayet iyi bildiklerini  söyledi. 
 
"Emekliye bir maaş ikramiyeyi fazla görüyoruz 3 milyonluk Mercedes'i  bir kişiye armağan ediyoruz, 'al sen kullan' diyoruz" diyen Kılıçdaroğlu, bunu  anlamakta zorlandığını aktardı. 
 
"Yabancı sermaye gelmiyor Türkiye'ye" 
 

Kılıçdaroğlu, "8 Haziran'da Adalet ve Kalkınma Partisi tek başına  iktidar olamayıp erken seçime gitmeyi tercih ederse bir azınlık hükümetiyle,  muhalefete hükümet kurma görevi vermemekte ısrar ederse Cumhurbaşkanı ortaya ağır  bir tablo mu çıkar?" sorusu üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü: 
 
"Kaos çıkar. Bakın şu da çok önemli. Şöyle bir propaganda yapıyorlar.  CHP gelirse istikrar bozulur, faizler, dolar yükselir, CHP gelirse şu olur...  Şimdi ben bizi dinleyen tüm yurttaşlarıma seslenmek istiyorum; 'Ekonomi 3 yıldır  patinaj yapıyor' diyen kim. Ben değilim. Sayın Cumhurbaşkanı söylüyor. Dolar  şimdi fırladı mı, yükseldi mi yükseldi. Sorumlusu kim? bunlar. Faiz. Sorumlusu  kim? Bunlar. Bakın esnafın durumuna siftah yapamıyor. Kaç bin esnaf dükkanını  kapatmak zorunda kaldı. Sorumlusu kim? bunlar. Eğer AKP iktidarını sürdürürse  asıl kaos o zaman çıkacak. Ekonomide sorun o zaman çıkacak. Bakın yabancı sermaye  gelmiyor Türkiye'ye. Türkiye'de yatırım yapmıyor. Türkiye'yi güvenli, hukukun  üstünlüğü olan bir ülke olarak görmüyor. O nedenle biz diyoruz ki bizi tek  başımıza iktidar yapın. Biz tüm bunları sağlayalım. İstikrarın güvencesi biziz  kesinlikle." 
 
Kılıçdaroğlu, seçim günü sandık başında alacakları önlemleri de  anlatarak, 2011'de ıslak imzalı tutanakların yaklaşık yüzde 40'ını,  Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 70'ini alabildiklerini, bu seçimde ıslak  imzalı tutanakların yüzde 100'üne ulaşacaklarını belirtti. 
 
"Türkiye'nin CHP iktidarına ihtiyacı var" 
 
Seçimin ardından AK Parti ya da HDP ile koalisyon yapıp yapmayacağının  sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bugün için koalisyon çalışması yapmayı gereksiz  görüyoruz. Neden? Çünkü tek başımıza iktidar olmak istiyoruz. CHP'nin  ihtiyacından çok Türkiye'nin, uygar dünyanın buna ihtiyacı var" ifadelerini  kullandı. 
 
  "Milletçe alkışlıyoruz" sloganının tuttuğunu aktaran Kılıçdaroğlu,  "Alkış olduğu için polis de bir şey yapamıyor, iktidar da yapamıyor. Yapacakları  bir şey yok. Olağanüstü güzel bir buluş. Vatandaş alkışlıyor. Ne diyecekler?  'Niye alkışlıyorsun?' diyemiyorlar. Yurttaş tepkisini bir şekilde göstermek  zorunda ama demokratik yöntemlerle göstermek zorunda" dedi. 
 
"Ekmeleddin Bey, cumhurbaşkanı olsaydı Ortadoğu'ya huzur gelirdi" 
 
MHP'den milletvekili adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu'nu cumhurbaşkanı  adayı olarak göstermekten pişman olmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şunları  kaydetti: 
 
"Ekmeleddin Bey, bugün cumhurbaşkanı seçilseydi, Ortadoğu'ya  kesinlikle barış gelirdi. Arap dünyasını yöneten bir genel sekreter, o dünya  içinde kadın-erkek eşitliğini savunan bir genel sekreter, sözü geçen bir genel  sekreter, çözülemez bütün sorunları o dönemde çözen bir genel sekreter bizim  cumhurbaşkanımız olsaydı Ortadoğu'ya bugün barış gelirdi, huzur gelirdi.  Ekmeleddin Bey, tek bir eksiği var Türkiye'de tanınmıyor. Tarafsızlığını korurdu,  bilim insanı gibi davranırdı, toplumun her kesimini kucaklardı." 
 
Kılıçdaroğlu, engellilerin sorunlarını çözeceklerini, engellilerin  sosyal yaşama katılması için çalışmalar gerçekleştireceklerini, engellileri  çalışma hayatına katılımını sağlayacaklarını dile getirdi. 
 
 "CHP sosyal yardımları kesecek" şeklindeki propagandaya da  inanılmaması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Sosyal yardımları en güçlü  şekilde başlatan rahmetli Ecevit'in hükümetidir. Yardımları başlatan odur. Sosyal  Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu Yasası'nı çıkartan da Turgut Özal'dır. Ancak öyle  bir algı yarattılar ki sanki bütün yardımlar, bütün bu hükümet tarafından  başlatıldı ve bunlarla bitecek" şeklinde konuştu.