Millete küfür eden işadamından tazminat kazandı

Millete küfür eden işadamından tazminat kazandı

Mehmet Cengiz’e açtığı küfür davasını kazanan eski vekil, parayla 'tuvalet' yaptıracak.

AK Parti eski milletvekili ve avukat Süleyman Sarıbaş, millete küfür ettiği gerekçesi ile işadamı Mehmet Cengiz’den 8 bin TL manevi tazminat kazandı. Kazandığı para ile kendi köyündeki caminin abdest alma yeri ve tuvaletini yaptıracağını kaydeden Sarıbaş, “Böylesinin parasını o tür yerlere harcamak lazım. Millet o tür yerlerde bu paranın içine etsinler diye, o tür yerlere harcamak lazım. Ben de oraya harcayacağım.” dedi.

Ak Parti eski milletvekili ve avukat Sarıbaş, internette yer alan ses kayıtlarında millete küfür ettiği gerekçesi ile iş adamı Mehmet Cengiz’e 10 bin TL manevi tazminat davası açtı. İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın ilk durulmasında ses kayıtlarının bilirkişiye gönderilmesine karar verdi. Davanın ikinci duruşmasında bilirkişi raporunu taraflara tebliğ eden mahkeme davanın kısmen reddi ve kısmen kabulüne karar vererek iş adamı Mehmet Cengiz’in 8 bin TL manevi tazminat ödemesine karar verdi.

“MESELE MİLLETE BAKIŞ AÇILARININ MAHKUM EDİLMESİDİR”

Sarıbaş konu ile ilgili olarak Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) açıklamalarda bulundu. Ses kayıtlarının aleni hale gelmesinden sonra davayı açtığını belirten Sarıbaş, ses kaydında millete hakaret olduğunu ve bu hakareti kendisine yapılmış addettiğini vurguladı. Davayı Şubat 2014’te açtığını hatırlatan Sarıbaş, “O günden beri yargılama devam ediyordu. Karşı taraf, ‘deliller gizlidir, bunlara dayanarak dava açılamaz, hukuksuzdur’ gibi tezler ileri sürdüler. Nihayetinde kendisi de yapmış olduğu röportajda kendisi de bu tür küfür ettiğini ikrar etti. Dosya bilirkişiye gitti. Bilirkişi ses kayıtlarını inceledi. Delillerin hukuki alındığını, açıkça millete bir hakaret olduğunu belirledi ve mahkeme de kişilik haklarımıza saldırıdan dolayı 8 bin lira manevi tazminata hükmetti. Mesela bu zihniyetin, milletin verdiği vergilerle zengin olanlar bu vergileri peşkeş çekenlere rüşvet vererek, havuzlarına paralar yatırarak ihaleler alanlar, servetlerine servet katanların millete bakış açılarının mahkum edilmesidir.” ifadelerini kullandı.

“HERKES BU KARARI GÖSTERİP DAVA AÇABİLİR”

Daha önce Cengiz’in bu sözüne verilmiş olan takipsizlik kararı olduğunu kaydeden Sarıbaş, “Cumhuriyet savcısı daha önce bu sözlerle ilgili ceza hukuk yönünden takipsizlik vermişti. Tazminat hukuku kişilik haklarına saldırı yönünden bakar. Cumhuriyet savcısının serdiği takipsizlikte kesin takipsizlik değildir. Kamu hukuku adına dava açmıyorum demektir. Herkes bu kararı gösterip dava açabilir. 76 milyon vatandaşın hepsine hakaret edilmiştir. Milletin verdiği vergilerle ihaleler alacaksın, havuzlara para yatıracaksın. Sonra millete verip veriştireceksin.” şeklinde konuştu.

“BU PARANIN İÇİNE ETSİNLER DİYE O TÜR YERLERE HARCAMAK LAZIM”

Kazandığı manevi tazminat davası köyüne harcayacağını belirten Sarıbaş şunları dile getirdi: “Aralık ayında kendi köyümün camisine gitmiştim. Abdest alma yeri ve tuvaleti çok kötü durumdaydı. İmamı ve köylüleri çağırdım. Yaz gelsin burayı yaptıracağım dedim. Evvel ki gün de projesi hazırlandı. Böylesinin parasını o tür yerlere harcamak lazım. Millet, o tür yerlerde bu paranın içine etsinler diye o tür yerlere harcamak lazım. Ben de oraya harcayacağım.”

Sarıbaş ayrıca, bu kararla birlikte Türkiye’de hala hukukun var olduğunu ve Türkiye’nin hukuk devleti olma yolunda ne kadar zedelenirse zedelensin, hukuk devleti olma yolunda devam ettiğini dile getirdi.