Siyasiler operasyon için ne dedi ?

Siyasiler operasyon için ne dedi ?

Koza İpek Holding'e operasyona tepkiler sürüyor. Siyasilerden de açıklamalar var !

Koza İpek Holding'e sabah saatlerinde başlayan operasyonla ilgili siyasiler de değerlendirmelerde bulundu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, ''Hükümeti bizi dünyaya rezil etmemeye davet ediyorum'' derken MHP Genel Başkanı Bahçeli de ''Bu gidişatın sonu da hayırlı olmayacaktır'' ifadelerini kullandı. İşte o tepkiler...

CHP LİDERİ KILIÇDAROĞLU: HÜKÜMETİ BİZİ DÜNYAYA REZİL ETMEMEYE DAVET EDİYORUM

CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, medya organlarına yapılan baskına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Baskı devam ediyor dikkatle takip ediyoruz. Medyası susturulan ülkede demokrasiden söz edilemez. Hükümeti bizi dünyaya rezil etmemeye davet ediyorum.” dedi.

MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ: SONU HAYIRLI OLMAYACAK

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli İpek Koza Holding’e yönelik operasyona ilişkin açıklama yaptı. MHP Genel Merkezi’nde adaylık başvurusu yaptığı sırada konu hakkında konuşan Bahçeli şunları söyledi:

Basın üzerinde çok büyük baskılar olduğu gibi sermaye grupları üzerinde de büyük tedirginlik yaratacak davranışlar sergilenmektedir. Bunlardan bir kötü örnek bugün gerçekleşmiş oluyor. Bunu tasvip etmem mümkün değil. Bu gidişatın sonu da hayırlı olmayacaktır.

AB BAKANI KONCA: DOĞRU BULMUYORUM

HDP'li Avrupa Birliği Bakanı Ali Haydar Konca, basın özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini ifade ederek medyaya yönelik operasyonları doğru bulmadıklarını kaydetti.

1-20150901150448.jpg

CHP'Lİ MAHMUT TANAL: BASINA YÖNELMİŞ OPERASYONLAR SİYASİ

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da operasyona Twitter'dan tepki gösterdi.

Tanal, şunları yazdı:

Terör örgütlerine operasyon yapılamıyor.İstihdam yaratan,ülke ekonomisine katkı sunan yatırımcıya operasyon;Girişimci özgürlüğü tehdit eder. Basın halkın gözüdür,kulağıdır ve dilidir.Basına operasyon halkın haber hakkı,öğrenme hakkının ihlalidir. İstanbul'da basına yapılan operasyonların yapıldığı alana gidiyorum.Özgür Basını halk adına savunmak insan hakkının gereğidir. Basına yönelmiş operasyonlar tamamen siyasidir;Hukuki değil.Bunu yapanlar hukuk önünde mutlaka hesap vereceklerdir.

Daha sonra Kanaltürk binasına gelen İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal yaptığı açıklamada; “1 Eylül Dünya Barış gününde muhalif gruplara böyle, bu şekilde düşmanca bir saldırı kabul edilebilir bir durum değil. Muhalif basın mensuplarına, muhalif iş adamlarına bir operasyonunun başlatılacağı yazılıyordu. Ama gerçekten bu olaya ben inanmak istemiyordum. Eğer bugün sizin gibi düşünmeyen, size karşı olan, size oy vermeyen gruplara baskın yaparsanız, yarın öbür gün burada gayet rahat size oy vermeyen her bakkala, her berbere, her kuaföre, her hukuk bürosuna, her doktora, her hastaneye baskın yaparsınız. Bu girişimci özgürlüğünü tehdit eden bir durumdur. Demokratik hukuk devleti olan ülkelerde, ha bir işyerini, bir vatandaşı idam etmişsiniz, ha işyerine bu şekilde operasyon düzenlemişsiniz. Bunun bir idam kararından bir farkı yoktur" dedi.

Tanal, Anayasa'daki ifade özgürlüğüyle ilgili maddelere atıfta bulunarak, "Daha ötesi gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, gerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, gerek bizim anayasamızın mevcut 28'inci maddesinde aynen şunu söylüyor. Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak izin alma ve mali teminat yatırma şartına bağlanamaz. Burada anayasamızın 26'ıncı maddesine atıf yapıyor ki, 'Herkes düşüncesini ve kanaatlerini söz, yazı, resim ve başka yollarla tek başına ifade edebilir' diyor. Burada basına yapılan baskı, düşünce özgürlüğüne yapılan baskıdır. İfade özgürlüğüne yapılan baskıdır. Bilgilenme hakkına yapılan baskıdır. Öğrenme hakkına yapılan baskıdır. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığını bir tarafa atmak lazım. Bugün 'A' grubuna yapılan baskın, yarın öbür gün 'B' grubuna yapılmış olur. Demokrasiden yana olanlar, özgürlükten yana olanlar, insan haklarından yana olanlar, basın özgürlüğünden yana olanlar. Bağımsız ve özgür basından yana olan herkesin bu hukuki olmayan, siyasi operasyona ses çıkarmasını diliyorum. Bugün Türkiye'nin her tarafında terör örgütleri kol gezerken, terör örgütlerine operasyon yapamıyorlar. Bu terör örgütlerine teslimiyet ruhunu, gündemi değiştirmek için basına ve işyerlerine baskın yapılıyor. Bunu şiddetle kınıyorum" diye konuştu.

ESKİ SPK BAŞKANI DOĞAN CANSIZLAR: MAKUL ŞÜPHE İLE HAREKET ETTİLER

Eski SPK Başkanı Doğan Cansızlar, "Bu olay makul şüphe kavramı da ele alınarak, 'Siz bir terör şirketine destek veriyorsunuz' iddiasıyla baskın yapıldı. Maddi bir kanıtı da gerek yok, makul şüphe ile hareket ettiler. Herhangi bir yardım operasyonu, terör örgütlerine destek şüphesiyle inceleme altına alınabiliyor" dedi.

TGC: MEDYAYA YÖNELİK OPERASYONLARLA TÜRKİYE'DE DEMOKRASİ DIŞLANIYOR

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun  Kanaltürk, Bugün TV, Bugün Gazetesi, Millet Gazetesi ve Kanaltürk Radyo’nun  içinde yer aldığı  İpek Medya Grubu’na yönelik operasyonla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Basın özgür değil ise toplum özgür olamaz. Ancak Türkiye basın özgürlüğünü engelleyen uygulamalar ve  medya kuruluşlarına yönelik operasyonların ülkesi olmaya devam ediyor. Medyaya yönelik operasyonlarla  Türkiye’de demokrasi  dışlanıyor. Geçici iktidarın da gazetecilik mesleğini terörist bir faaliyet, gazetecileri terör suçlusu olarak tarif etme alışkanlığını sürdürdüğünü görüyoruz.

Hedef göstermeyle, operasyonlarla, baskılarla gazetecilik mesleği engellenemeyecek ve gazeteciler susturulamayacaktır. Türkiye’de toplumsal barış, halkın bilgi edinme ve gerçekleri öğrenme hakkı için mücadele eden medyayı susturma girişimlerine artık son verilmesini  istiyoruz.''