Sokağa çıkan herkesi listeye eklemişler !

Sokağa çıkan herkesi listeye eklemişler !

Gece sokakta gezenlerin bile Gezi sanığı yapıldığı iddia ediliyor.

Eskişehir Gezi davasında beraat edenler hakkındaki gerekçeli kararda, bazı sanıkların, "başkaca somut ve bir delil olmaksızın, sadece sokakta bulunmaları nedeniyle" gözaltına alındıklarının anlaşıldığı belirtildi.

Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre Eskişehir’de, Gezi Parkı gösterilerine katıldıkları için ‘direnme, hakaret, kamu malına zarar verme, kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme’ iddiasıyla yargılanıp beraat eden 173 sanık hakkındaki gerekçeli karar açıklandı.

Kararda, çoğu sanığa savunmaları bile alınmadan dava açıldığı, farklı mahallerde gözaltına alınan ve birbirlerini tanımadan eyleme katılan kişilerin aynı amaçla hareket etmiş gibi suçlandığı ifade edildi. Dahası, sanıklar arasında eyleme katılmayanların bile olduğu vurgulanarak, “Sadece gece sokakta görülmeleri üzerine, başkaca somut ve bir delil olmaksızın sokakta bulunmalarından kaynaklı haklarında gözaltı işlemi uygulandığı anlaşılmıştır” denildi.

Kararda, kişi eylemciler tarafından şiddete başvurulmuş olsa dahi, yapılan eylemin bir hak olmaktan çıkmayacağı kaydedildi. Mahkeme ayrıca, sanıkların gözaltı aşamasında polis tarafından dövüldükleri ve işkenceye maruz kaldıkları yönündeki iddialarına ilişkin savcılığa bildirimde bulunmaya karar verdi.

Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Berrin Kanagöl Yeşilyurt 14 Kasım’da beraata hükmettiği davada gerekçeli kararını tamamladı.

Kararda, gözaltı işleminden sonra birçok sanığın savunması alınmadan, etkin soruşturma yürütülmeden dava açıldığı belirtildi. Tutanaklar incelendiğinde çoğu sanığın birbirinden farklı mahallerde gözaltına alındığı ve birbirini tanımadan eylemlere katıldıkları saptandı.

Bazı sanıkların eyleme bile katılmadığı belirtilerek, “Sadece gece sokakta görülmeleri üzerine, başkaca somut ve bir delil olmaksızın sokakta bulunmalarından kaynaklı haklarında gözaltı işlemi uygulandığı anlaşılmıştır” denildi. Eyleme katılanların da hükumet politikalarına ve farklı özgürlük alanlarına ilişkin düşüncelerini beyan ettiği anlatılarak, şöyle denildi:

“Sanıkların organize bir şekilde bir araya geldikleri iddia edilmiş ise de bu iddiaya yönelik herhangi bir somut tespitin yapılmadığı ve delillerle desteklenmediği görülmüştür. Sanıkların tramvay güzergahını kapatmak, barikat kurup polise şişe fırlatmak şeklinde ve eski eşyaları ateşe vermek suretiyle trafiği engelledikleri iddia edilmekle, bir kısım sanıkların bu olayların gerçekleştiği iddia edilen mahallere yakın yerlerde durdukları görüntü kayıtlarıyla sabit olmakla birlikte, yüzlerin tespit edilememesi ve bizzat şiddet hareketlerinin dosyamız sanıklarınca gerçekleştirildiğine dair somut delil ortaya konulamadığı tespit edilmiştir. Sanıkların birçoğunun protesto ve gösterilere katıldığı, bu eylemlerin aşırı şiddete ulaştığına yönelik bir somut tespit de yapılamamaktadır.”

Kararda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ‘düşünce ve toplanma özgürlüğü’ maddeleri ile AİHM’in bu yöndeki kararları ışığında, bir protesto eyleminde şiddet hareketlerinin meydana gelmiş olmasının, sırf eyleme destek vermek için gelenlerin hakkını ortadan kaldırmayacağı belirtilerek, şöyle devam edildi:

“Sanıkların sırf gösteriye katılmak veyahut pasif olarak da olsa şiddet hareketlerini içerir mahallerde bulunduğunun tespiti, bireyin toplanma ve gösteri yürüyüşü hakkını ortadan kaldırmaz, sanıkların gösteri ve yürüyüşe katılımlarının sözleşmenin 10. ve 11. maddesinde koruma altına alınan ifade özgürlüğü, toplanma ve gösteri yürüyüşü hakkını ortaya koyar. Bu haliyle eylemlerin suç teşkil etmediği kanaatine varılmış ve sanıkların beraatına karar verilmiştir.”

Kararda, AİHS’in 10 ve 11. maddeleri ile yerleşmiş mahkeme içtihatları dikkate alınarak atılı suçun unsurları oluşmadığı vurgulandı. Mahkeme ayrıca, sanıkların gözaltı aşamasında polis tarafından dövüldükleri ve işkenceye maruz kaldıkları yönündeki iddialarına ilişkin savcılığa bildirimde bulunmaya karar verdi.