Sürdürülebilir Kalkınma İçin Girişimcilik ve İnovasyonda Kadın konferansı

Sürdürülebilir Kalkınma İçin Girişimcilik ve İnovasyonda Kadın konferansı

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam:

ANKARA (AA) - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, "Kadın girişimcilerin hem kendileri hem de istihdam ettikleri kişiler için iş yaratmaları ve çalışma yaşamında daha etkin ve aktif olmaları; kadınların toplumdaki konumlarını güçlendirmesine, toplumların gelişmişlik düzeyinin yükselmesine ve gelir dağılımındaki adaletsizliği de önlemeye önemli katkılar sağlamaktadır" dedi.

İslam, Meyra Palace Hotel'de düzenlenen "Sürdürülebilir Kalkınma İçin Girişimcilik ve İnovasyonda Kadın" konferansında yaptığı konuşmada, kadınların, sürdürülebilir ekonomik büyüme ile dengeli bir sosyal kalkınma için beşeri sermayenin yarısını oluşturduğunu belirterek, çalışma yaşamına katılmalarının hem kendileri hem de toplum için son derece önemli olduğunu söyledi.

Kalkınma Bakanlığı ve Dünya Bankası işbirliğinde yapılan çalışmaya göre kadın istihdamındaki 6 puanlık artışın yoksulluğun 15 puan gerilemesine yol açtığını vurgulayan Bakan İslam, TÜİK 2013 yılı verileri çerçevesinde de eğitim düzeyi yükseldikçe kadınların işgücüne katılım oranının yükseldiğinin görüldüğünü aktardı.

İslam, 10. Kalkınma Planı'nda ve Ulusal İstihdam Stratejisinde kadın istihdamının ve işgücüne katılım oranının artırılmasının öncelikli hedefler arasında yer aldığına değinerek, "Yeni istihdam imkanlarının sağlanması amacıyla 24 aydan 54 aya kadar sigorta primlerinin işveren hisselerinin İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacağı hususları düzenlendi. Söz konusu teşvik ile Şubat 2014 itibarıyla 144 bin 28 kadın yararlandı" bilgisini verdi.

-"Kadınlar, işveren statüsüne doğru çok zor ilerleyebiliyor"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yeni kanun düzenlemeleri çalışmasında bir dizi değişiklik önerisinde bulunduklarına da dikkati çeken Bakan İslam, Türkiye'de kadın istihdamının artırılması için yürütülen çalışmalarda, kadın girişimciliğinin teşvik edilmesi ve desteklenmesinin üzerinde önemle durulduğunu vurguladı. 

TÜİK verilerinin incelendiğinde Türkiye'de yüzde 1,3 olan kadın işveren oranının, kendi hesabına çalışan girişimci kadınların yüzde 10,7'lik oranından daha düşük olmasının da kadınların işveren statüsüne doğru çok zor ilerleyebildiklerini gösterdiğine işaret eden Ayşenur İslam, şunları söyledi: 

"Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadın girişimcilerin karşılaştığı sorunların başında finansal kaynak bulmakta yaşanan güçlüklerle sermaye yetersizliği gelmektedir. Buna ek olarak kadınlar, kredi kullanmak için izlenmesi gereken bürokratik süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle çoğu zaman kendi arkadaş çevrelerini ve birikimlerini kullanmaya yönelmektedirler. Bu durum kadınların yetersiz sermaye ile işe başlamalarına ve dolayısıyla işin sürdürülebilirliği konusunda problemler yaşamalarına neden olmaktadır. Bu noktada ülkemizde kadın girişimciliğinin artırılması yönünde kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğinde çalışmaların devam ettirilmesinin önemini bir kez daha öne çıkarmaktadır.

Hızla artan rekabet ortamı ve günden güne gelişen ekonomilerde yenilikçi fikirlerle beslenen kadın girişimciliği, yeni iş alanları oluşturması, yeni istihdam olanakları yaratması ve ülke ekonomisine katma değer sağlaması açısından çok önemlidir. Kadın girişimcilerin hem kendileri hem de istihdam ettikleri kişiler için iş yaratmaları ve çalışma yaşamında daha etkin ve aktif olmaları; kadınların toplumdaki konumlarını güçlendirmesine, toplumların gelişmişlik düzeyinin yükselmesine ve gelir dağılımındaki adaletsizliği de önlemeye önemli katkılar sağlamaktadır." 

-"Türk kadını ekonomide işveren olarak yer almalı"

Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser Ustaoğlu, kadının toplumsal hayatın tüm alanlarında etkin rol alması için çalışmalarını bilinçli ve özverili bir şekilde sürdürdüklerini belirtti.

Hizmet birimlerinin çeşitli projeler ve iş birliği protokollerinde belirlenen hedeflere ulaşma, kadınların memnuniyetini ve refahını artırma gayretinde olduklarını ifade eden Ustaoğlu, bir toplumun kalkınmasının, gelişmesinin ve refah seviyesinin yükseltilmesinin girişimcilerine bağlı olduğuna işaret etti.

Kadınlar için yapılması gereken çok fazla çalışmanın olduğunu söyleyen Ustaoğlu, Türk kadının tüketici olarak değil çalışan ve işveren olarak ekonomide yer almasını önemsediklerini dile getirdi.

-"Bu da yeni Türkiye'nin örnekleri"

Program sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek de kadının iş hayatında olmasına çok önem verdiklerini ifade etti.

Bir gazetecinin, başörtülü ilk bakan yardımcısı olarak neler yapacağını sorması üzerine Atabek, şunları kaydetti:

 "Biz kadınları başörtülü-örtüsüz, açık-kapalı diye ayırmıyoruz. Kadın; anne olan kadın, çocuk olan kadın, evlat olan kadın, iş hayatında kadın, eğitim hayatında kadın. Biz sadece yıllardır şunu dile getirdik; kadını biz örtülü-örtüsüz diye ayırmıyoruz ama her alanda olsun, her alanda kendini ifade edebilsin. Topluma fayda sağlayabilsin, ailesinin ekonomisine fayda sağlayabilsin." 

Atabek, yepyeni bir Türkiye'nin inşa edildiğine dikkati çekerek, "Bu da yeni Türkiye'nin örnekleri. Zaten AK Parti, yeni Türkiye'nin en önemli özelliğinin demokratik, insan, hak ve özgürlüklerine ülke olması temennisiyle yola çıkmıştı. Bugün de bunun en iyi örneklerinden birisini görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Kadınlara yönelik önceliğinin ne olacağı sorulan Atabek, "Kadının temeli ailesidir. Eğer biz aileyi öncelersek hem kadına yatırım yapmış oluruz, hem çocuğa yatırım yapmış oluruz, hem erkeğe yatırım yapmış oluruz. Dolayısıyla aile bizim önceliğimiz" dedi.

Programda Bakan İslam'a andezit taşından yapılan plaket takdim edildi.