TBMM tarihinde ilk kez kullanıldı !

TBMM tarihinde ilk kez kullanıldı !

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tarihi konuşmasında TBMM tarihinde ilk kez prompter kullanıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi 24'ncü dönem 5'nci yasama yılı açılışında Cumhurbaşkanı olarak ilk kez Meclis'e hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık tartışmaya mahal vermeyecek olan sandık her meselenin çözüm yeridir. Milletin kararı her kararın üzerindedir. TBMM'yi şekillendirecek yegane vasıta sandıktır. TBMM'ye istikamet çizmek için sandık dışındaki her yol gayri meşrudur" dedi.

TBMM TARİHİNDE İLK KEZ PROMTER KULLANILDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında promter kullanması ise TBMM tarihinde bir ilk oldu. Önceki yıllarda TBMM'de açılış konuşması yapan hiçbir cumhurbaşkanı promter kullanmadı. 2009 yılında TBMM'de konuşan ABD Başkanı Barack Obama da promter kullanmıştı.

"HALK TARAFINDAN SEÇİLEN İLK CUMHURBAŞKANI OLARAK SİZLERE HİTAP ETMENİN HEYECANINI YAŞIYORUM"
Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açılış konuşmasında "5'nci yasama yılının ülkemiz milletimiz ve demokrasimiz için hayırlı olmasını diliyorum. 12 Haziran 2011 yılında yapılan seçimlerin ardından Meclis son derece başarılı ve gayretli performans sergiledi. Milletin kürsüsünde Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından seçilen ilk Cumhurbaşkanı olarak sizlere hitap etmenin heyecanını yaşıyorum. Türkiye Cumhuriyeti hepimizi gurur duyacağı demokratik olgunluğa erişmiştir. Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesi geçmişte yaşanan tartışmaları ortadan kaldırmıştır. Seçilmiş bir cumhurbaşkanı ve seçilmiş hükümet uyum içinde hizmet üretmeye devam edecektir. Ulaşılan bu nokta, ülkemiz ve milletimiz için hem gurur hem de umut kaynağıdır" diye konuştu.

"TBMM'YE İSTİKAMET ÇİZMEK İÇİN SANDIK DIŞINDAKİ HER YOL GAYRİ MEŞRUDUR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık tartışmaya mahal vermeyecek olan sandık her meselenin çözüm yeridir. Milletin kararı her kararın üzerindedir. TBMM'yi şekillendirecek yegane vasıta sandıktır. TBMM'ye istikamet çizmek için sandık dışındaki her yol gayri meşrudur" dedi.

"MİLLET İYİ İLE KÖTÜYÜ AYIRABİLECEK EN GÜÇLÜ HAKEMDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Millet iyi ile kötüyü ayırabilecek en güçlü hakemdir" diyerek konuşmasına devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çok partili siyasi tarihimize baktığımızda kendisini millete anlatabilen her siyasi görüşün sandıktan çıktığı, TBMM'de temsil edildiği görülecektir. Son yıllarda yapılan seçimler çok net göstermişti ki millet iyi ile kötüyü ayırabilecek en güçlü hakemdir" ifadelerine yer verdi.

"MİLLET ANLAMAZ VE KARAR VEREMEZ GİBİ YAKLAŞIMLARI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Millet anlamaz ve karar veremez gibi yaklaşımları benimseyenlerin dönemi geri dönmemek üzere kapanmıştır" dedi.

"MECLİS'İN DIŞINDA ÇÖZÜM ARAMAK MİLLİ İRADEYE KARŞI AÇIK BİR HÜRMETSİZLİKTİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasetin kendini vesayetten kendisini tamamen kurtarması kaçınılmaz hal almıştır. Siyaset en az bu aziz millet kadar cesur olmalı üzerinde tüm baskılara bertaraf etmelidir. Sorunlara siyasetin, Meclis'in dışında çözüm aramak milli iradeye karşı açık bir hürmetsizliktir. Anayasa ve yasalar çerçevesinde yapılan protesto ve gösteriler demokrasinin olmazsa olmazıdır. Ancak bu mekanizmalar siyaseti esir alamazlar. Kendilerini milli iradenin üzerinde sayamazlar" ifadelerine yer verdi.

"TERÖRDEN ŞİDDETTEN MEDET UMANLAR KENDİLERİNİ YOK SAYARLAR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyaset sokaklarda hakimiyet kurmak ve isteyen şiddete boyun eğerse kendi varlığı inkar etmiş demektir. Sorunları Meclis'te siyasette ya da millete giderek sandıkta çözmek varken, terörden, şiddetten medet umanlar kendilerini yok sayarlar" dedi.

"TAŞ FIRLATAN BİR SİYASET ANLAYIŞI ASLINDA KENDİSİNİ KÜÇÜLTEN BİR SİYASET ANLAYIŞIDIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elinde silah ile cinayet işleyen şebekeleri öven ve destekleyen bir siyaset anlayışı kendisini inkar eden bir siyaset anlayışıdır. Küçük çocukların ellerine taş vererek şiddeti körükleyen bir siyaset anlayışı hiç şüphesiz azziyet ifadesidir. Canını ortaya koyan güvenlik güçlerine taş fırlatan bir siyaset anlayışı aslında kendisini küçülten bir siyaset anlayışıdır" açıklamasında bulundu.

Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi 24'ncü dönem 5'nci yasama yılı açılışında Cumhurbaşkanı olarak ilk kez Meclis'e hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İlkesi kuralı ahlakı olmayan bir yapı kimseye fayda sağlamaz. İnanıyorum ki öncelikle yargı mensupları, onurlarına, meslek ilkelerine ve ülke çıkarlarına sım sıkı sahip çıkarak, yargıyı teslim alma girişimine dur diyeceklerdir" dedi.
Yeni Türkiye'nin devlet içindeki otonom yapılara ve çetele asla prim vermeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni Türkiye devlet içinde otonom yapılara çetele asla prim vermeyecektir. Özellikle yargı içinde bir çetenin bir şebekenin güç kazanmasına önce yargıyı ardından da tüm toplumu dizayn etmeye çalışmasına göz yumulmayacaktır" dedi.
Türkiye'nin teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açık olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açığız. Ne topraklarımızda ne bölgemizde hiçbir terör örgütüne sempati ile bakmamız söz konusu olamaz. Teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açığız. Ancak bilinmelidir ki Türkiye geçici çözüm arayışlarında kendisini kullandıracak bir ülke değildir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'teki konuşması sonrasında AK Partili vekiller ayağa kalkarken, CHP, MHP ve HDP'li vekillerin ayağa kalkmaması dikkat çekti.

"POLİSE TAŞ ATAN SİYASET KENDİNİ İNKAR EDEN ÇARESİZLİK GÖSTEREN BİR SİYASET ANLAYIŞIDIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sokak eylemlerini teşvik eden, polise taş atan siyaset anlayışı da kendini inkar eden çaresizlik gösteren bir siyaset anlayışıdır. Türkiye'deki her meselenin çözüm ve karar yeri TBMM'dir. Tek tek milletvekillerimiz, Meclis'in ve siyasetin saygınlığını korumakla mükelleftirler. İnanıyorum ki bundan sonra da Meclis'in ve siyasetin saygınlığı en üst seviyede muhafaza edilecektir" dedi.

"KALDIRILAN HER YASAK HER KISITLAMA TOPLUMDA HUZURUN ARTMASINA ZEMİN HAZIRLAMIŞTIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yasakların kalkması ile toplumda huzurun arttığını belirterek konuşmasına şöyle devam etti: "Son 12 yıl içinde kaldırılan her yasak, her kısıtlama toplumda huzurun artmasına zemin hazırlamıştır. Atılan her demokratikleşme adımı toplumun farklı kesimlerini birbirine daha da yaklaştırmıştır. Atılan her demokratikleşme adımı toplumun farklı kesimlerini birbirine yaklaştırmıştır. Demokrasinin standartları yükseldikçe kardeşliğimiz güç kazandıkça ekonomimiz büyümüş Türkiye bu sayede yılda yüzde 5 büyüme oranını yakalamıştır. Türkiye'nin korkarak, çekinerek, tereddüt ederek varabileceği hiçbir seviye yoktur. Bölünme, parçalanma iç çatışma gibi korkuların anlamsız korkular olduğu görülmüştür."

"TÜRKİYE PARÇALANMAMIŞ DAHA DA BÜTÜNLEŞMİŞTİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Farklı dil ve lehçelerin okullarda öğretilmesinin önü açılmış Türkiye parçalanmamış daha da bütünleşmiştir. İnançları ifadesi kalktıkça Türkiye daha mutlu daha mesut ve özgüvenli ülke konumuna yükselmiştir" dedi.

"BAŞÖRTÜSÜ YASAĞININ KALKMASI TOPLUMDA İNFİALE YOL AÇMAMIŞ NORMALLEŞMESİNİ SAĞLAMIŞTIR"
Türban yasağının kalkması ile toplumun normalleştiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Manasız bir şekilde sürdürülen başörtüsü yasağının kalkması toplumda infiale yol açmamış, toplumun normalleşmesini sağlamıştır. Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğü sağlam bir zemine kavuşmuştur" diye konuştu.

"İNTERNETİN İSTİSMAR EDİLMESİ TEPKİSİZ KALINACAK BİR DURUM DEĞİLDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, internet kullanımına ilişkin, "İnternet yaygınlaştırılmış öğrencilerimize dağıtılan bilgisayarlar sayesinde internet günlük hayatı ve eğitimin ayrılmaz parçası haline gelmiştir. İnternetin istismar edilmesi elbette tepkisiz kalınacak bir durum değildir" dedi.

"İSRAİL'İN SON GAZZE SALDIRISINDA 16 GAZETECİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR"
İsrail'in son Gazze saldırısında 16 gazetecinin öldürüldüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ulusal ve uluslararası karalamalar çerçevesinde ülkemizin hedefe konması haksızlıktır. İsrail'in son Gazze saldırısında 16 gazeteci öldürülmüştür. Bu dünyadan yeterli tepki almazken Türkiye'nin bu konuda haksız eleştirilere maruz kalması üzerine düşünülmesi gereken bir konudur" açıklamasında bulundu.

"ÇÖZÜM SÜRECİNİ SABOTE ETMEYE YÖNELİK TAHRİK GİRİŞİMLERİ"
Çözüm sürecine kararlı adımlarla devam edileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çözüm sürecinin Türkiye'nin istikbali, kardeşliği ve demokrasi açısından hayati önem taşıdığını vurgulamak isterim. Çözüm sürecinin kararlılıkla sabırla geleceğe taşınması en büyük arzumuzdur. 30 yıldır devam eden şiddet ortamı bazı istisnai sabotaj girişimlerine rağmen son 2 yılda farklı bir mecraya girmiştir. Son günlerde sergilenen çözüm sürecini sabote etmeye yönelik tahrik girişimleri sadece ve sadece bu girimlerin sahiplerine zarar verecektir. Tarih, çözüme doğru kararlı şekilde akarken tüm siyasi partilerin sürece destek olmaları önemli bir sorumluluktur. Çözüm sürecinde nihai hedef şiddetin her türlüsünün dışlanmasıdır. Siyasi partiler kararsızlığı bir kenara bırakarak çözüme katkı sunmanın mücadelesinde olmalıdır. Unutmamalıdır akan kan bizim gençlerimizin kanıdır. Bunun durdurmakta bu Meclis'in ve her kesimin sorumluluğudur" ifadelerine yer verdi.

"YENİ TÜRKİYE ÇOĞULCU BİR TÜRKİYE'DİR VESAYET ESKİ TÜRKİYE'NİN ÖZELLİĞİDİR"
Yeni Türkiye'nin çoğulcu bir Türkiye olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni Türkiye 23 Nisan 1920'nin özünü yeniden kavramış o çeşitliliği yeniden hayata geçirmiş bir Türkiye'dir. Yıllardır bu toplumda ötekileştirilen, demokratik taleplerini siyasete iletebilmektedirler. Bazılarının kutuplaşma olarak gördükleri şey kimlikleri kendini ifade edebilmeleridir. Yeni Türkiye çoğulcu bir Türkiye'dir. Yeni Türkiye'de makbul ve makbul olmayan vatandaş ayrımı yoktur. Bütün vatandaşlar eşittir. Tabiatıyla yeni Türkiye'ye bir direnç de söz konusudur. Türkiye'nin yeni sosyolojisi karşısında bu direncin başarı şansı olmadığı kesindir. Siyasetin kararlı bir duruş sergilemesi gerekiyor. Vesayet eski Türkiye'nin özelliğidir" dedi.

"DEVLET İÇİNDEKİ PARALEL YAPI SİYASETEN MAHKUM OLMUŞTUR"
Paralel yapının siyaseten mahkum olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Paralel yapı devlet aygıtını kullanarak siyaseti şekillendirmek arzusundadır. Tipik bir bürokratik vesayet girişimidir. Siyaset bu vesayet girişimine taviz veremez. Verdiği anda kendi varlığını inkar eder. Devlet içindeki paralel yapı siyaseten mahkum olmuştur" dedi.

"ORTALIĞA SAÇILAN BÜTÜN DELİL BELGE HUKUK VE AHLAK DIŞI TEŞEBBÜSLERE RAĞMEN"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin yaşadığı son iki seçim paralel yapı ve destekçilerinin siyaseten tasfiyesidir. Son iki seçimde ortaya çıkan neticeye rağmen ortalığa saçılan bütün delil, belge hukuk ve ahlak dışı teşebbüslere rağmen paralel yapıya oksijen sağlayacak tavırların içerisine girilmesi siyasetimiz adına olduğu kadar ulusal güvenliğimiz adına da kaygı duyulacak bir durumdur" açıklamasında bulundu.

"YARGI MENSUPLARI YARGIYI TESLİM ALMA GİRİŞİMİNE DUR DİYECEKLERDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İlkesi kuralı ahlakı olmayan bir yapı kimseye fayda sağlamaz. Siyasetin önündeki mesele, bu yapıyı hukuken de tasfiye etmektir. Güvenlik kurumlarının ve yargının demokratik meşruiyet temelinde yeniden yapılandırılması bu bakımdan özel bir önem taşımaktadır. İnanıyorum ki öncelikle yargı mensupları, onurlarına, meslek ilkelerine ve ülke çıkarlarına sım sıkı sahip çıkarak, yargıyı teslim alma girişimine dur diyeceklerdir" dedi.

"YENİ TÜRKİYE DEVLET İÇİNDE OTONOM YAPILARA ÇETELE ASLA PRİM VERMEYECEKTİR"
Yeni Türkiye'nin devlet içindeki otonom yapılara ve çetele asla prim vermeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni Türkiye devlet içinde otonom yapılara çetele asla prim vermeyecektir. Özellikle yargı içinde bir çetenin bir şebekenin güç kazanmasına önce yargıyı ardından da tüm toplumu dizayn etmeye çalışmasına göz yumulmayacaktır. İnanıyorum ki öncelikle yargı mensupları, onurlarına, meslek ilkelerine ve ülke çıkarlarına sım sıkı sahip çıkarak, yargıyı teslim alma girişimine dur diyeceklerdir. Bu Meclis ve bu çatı altındaki hiçbir milletvekili tehdide, tuzaklara asla boyun eğmeyecektir. TBMM inanıyorum ki gelecek nesilleri de örnek alacağı duruş sergileyecek paralel yapının girişimlerini boşa çıkaracaktır" ifadelerini kullandı.

"77 MİLYONUN TALEBİ OLAN YENİ ANAYASA ARTIK BİR AN ÖNCE YAPILMALIDIR"
Yeni anayasanın bir an önce yapılması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Polatlı'dan top sesleri duyulurken bu Meclis cesaretle Kurtuluş Savaşı'nı idare etmiş. Kazanmış Gazi bir Meclis olmuştur. 77 milyonun talebi olan yeni anayasa artık bir an önce yapılmalıdır. Meclis'teki bütün partiler bir araya gelmeli yeni bir anayasayı yazabilmelidir. Yeni anayasa daha fazla geciktirilmemelidir. Büyük çalkantıların yaşandığı bir dönemden geçiyoruz" açıklamasında bulundu.

"TÜRKİYE'NİN KOMŞUMUZ OLAN HİÇBİR ÜLKENİN TOPRAKLINDA GÖZÜ YOKTUR"
Türkiye'nin komşu devletlerin topraklarında gözü olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin komşumuz olan hiçbir ülkenin iç işlerine müdahale etme arzusu ya da topraklında gözü yoktur. Bölgenin huzur ve güveni doğrudan doğruya Türkiye'nin huzur ve güvenini ilgilendirmektedir. Bölgedeki gelişmeler hakkında herkes susabilir ama Türkiye'nin böyle bir seçeneği yoktur. Büyük devlet sınırlarını dünyaya kapatan değil sınırlarının ötesine gönlünü açabilen krizlerde inisiyatif alan bir devlettir" diye konuştu.

"TERÖRE KARŞI VERİLECEK MÜCADELEDE İŞBİRLİĞİNE AÇIĞIZ"
"Teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açığız" diyerek konuşmasına devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vatandaşlarımız IŞİD'in elindeyken oradaki vatandaşlarımızın hayatını tehlikeye atacak açıklamaların yapılması doğru olmamıştır. Teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açığız. Ne topraklarımızda ne bölgemizde hiçbir terör örgütüne sempati ile bakmamız söz konusu olamaz. Teröre karşı verilecek mücadelede işbirliğine açığız. Ancak bilinmelidir ki Türkiye geçici çözüm arayışlarında kendisini kullandıracak bir ülke değildir. Türkiye'nin önerileri dikkate alınmalıdır" ifadelerine yer verdi.

"BM GÜVENLİK KONSEYİ'NİN REFORME EDİLMESİ ERTELENEMEZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "BM Güvenlik Konseyi'nin reforme edilmesi ertelenemez. Bir ihtiyaçtır. Her durumda Türkiye tezleri savunmaya devam edecektir. Şam yönetimini derhal uzaklaştırılması Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması, herkesi kucaklayan bir yönetiminin tesis edilmesi önceliğimiz olacaktır" dedi.

"100 YILIN ARDINDAN BÖLGEMİZ YENİDEN ŞEKİLLENİRKEN TÜRKİYE SEYİRCİ KALACAK DEĞİL"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merhum Özal bu kürsüden konuşma yaptığında Körfez'de önemli gelişmeler yaşanıyordu. O gün "Özal karasız tutum sergilememiz söz konusu olamaz" dedi. Merhum Özal'ın uyarı ve arzularını ne kadar önemli olduğunu tüm Türkiye anladı. TBMM gündemine gelmesi beklenen tezkerelerin de bu anlayış kapsamında değerlendirileceğine inanıyorum. 100 yılın ardından bölgemiz yeniden şekillenirken Türkiye seyirci kalacak değildir" dedi.

"AB'YE TAM ÜYELİK HEDEFİ TÜRKİYE'NİN STRATEJİK BİR HEDEFİDİR"
AB'ye tam üyeliğin Türkiye'nin stratejik bir hedefi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimden gelirse gelsin kime yönelirse yönelsin şiddetin her türlüsüne karşı mücadele veriyoruz. AB'ye tam üyelik hedefi Türkiye'nin stratejik bir hedefidir. Türkiye 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla ilerliyor. 12 yıl önce telaffuz edildiğinde gerçekleşeceğini ihtimal verilmeyen nice hedef bugün gerçeğe dönüştü" dedi.

"GERİLİME KUTUPLAŞMAYA VE KAMPLAŞMAYA SARF EDİLECEK TEK BİR SANİYEMİZ YOK"
Gerilim ve kutuplaşma uyarısı yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın başkan, değerli milletvekilleri gerilime kutuplaşmaya ve kamplaşmaya sarf edilecek tek bir saniyemiz yok. Yasaklar kısıtlamalar değerlerin inançları üzerindeki baskılar toplumu huzursuz etmekten başka amaca hizmet etmemiştir. Dünyanın küresel krizin etkisinde olduğu dönemde Türkiye bütün bu krizlerden kazançlı çıkacak tecrübeye sahiptir. İktidar da muhalefette böyle bir anlayışla kader ortaklığı yaparak ülkenin hizmetinde olmak zorundadır. Halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı olarak anayasanın verdiği yetkiler çerçevesinde hizmete devam edeceğimi belirtmek isterim" diye konuştu.

KURBAN BAYRAMI MESAJI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurban Bayramı mesajında, "Tüm İslam dünyasının ve sizlerin mübarek Kurban Bayramı'nı şimdiden kutluyorum" dedi.