Yeni Şafak yazarına cevap gecikmedi

Yeni Şafak yazarına cevap gecikmedi

Yeni Şafak yazarı Abdulkadir Selvi'nin yazısı dolayısıyla Star Gazetesi yazarından cevap geldi.

Dünkü köşe yazısında, isimlerini anmadan, Ethem Sancak ve Yiğit Bulut'un Erdoğan'la ilgili 'destek' sözlerini eleştiren ve "Erdoğan'a zarar veriyorlar" diye yazan Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi'ye cevap, Star yazarı Ahmet Kekeç'ten geldi.

Yeni Şafak gazetesi Ankara temsilcisi ve yazarı Abdülkadir Selvi, dünkü köşe yazısında, isimlerini anmadan, Ethem Sancak ve Yiğit Bulut’un Erdoğan’la ilgili sözlerini eleştirmiş, "Ayağı tökezlediğinde Erdoğan'ı ilk terk edecek olanlar da bunlardır" demişti.

AKP ’li seçmenlerde bir ‘küskünlük’ olduğunu söyleyen ve yüzde 14’lük bir seçmen kitlesinin ‘kararsızlığının’ bundan kaynaklandığını öne süren Selvi, “iki silahım var, ben ölmeden Erdoğan’a dokunamazlar” diyen Yiğit Bulut ile “Erdoğan’a ilahi aşkla bağlıyım” diyen Ethem Sancak için “Erdoğan’a zarar veriyorlar” demişti.

Çok konuşulan bu yazıya yanıt, bugün Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç’ten geldi. Ethem Sancak’ın sahibi olduğu Star gazetesinde bugün yayınlanan "Çok ayıp Abdülkadir" başlıklı yazısında Kekeç, Selvi'nin yazdıklarını ‘yadırgadığını’ söyledi.

Ethem Sancak'a ve Yiğit Bulut'u savunan Kekeç, Selvi'nin özellikle iki kişinin ismini verdiğini belirterek "Abartılı benzetme ve sevgi gösterisinde bulunanlar, sadece Selvi'nin ‘hedef’ olarak seçtiği iki isimden ibaret değil. Başkaları da var... Hakkaniyetli bir yazar olarak bildiğimiz Selvi o ‘başkaları’na da bir bakış yöneltti mi, ‘Bu tutumunuz Erdoğan'a zarar veriyor’ dedi mi?" ifadelerini kullandı.

Bu sözlerle, Yeni Şafak yazarı da olan, AKP Siirt adayı ve Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay'ı kast ettiğini açıkça söyleyen Kekeç, "Mesela, değerli dostumuz Yasin Aktay'ın, basında çokça speküle edilen ‘Salli Ala Muhammed’ deyişi için de benzeri bir indirgemede bulundu mu? Bulunabilir mi? ‘Erdoğan'a zarar veriyorsun Yasin Aktay’ diyebilir mi?" diye sordu.

Ahmet Kekeç'in yazısının bir bölümü şöyle:

(...) işin “Bazı tavırlar Erdoğan'a zarar veriyor” kısmını konuşabiliriz.

Bence bunu konuşalım.

Selvi, abartılı benzetmelerin ve sevgi gösterilerinin Erdoğan'a zarar verdiğini düşünüyor.

Olabilir.

Bunu “genel bir esas” sayarsak, öyledir.

Her türlü abartılı söz, davranış ve maksadının dışında yorumlanabilecek “övgü cümlesi” için bunu söyleyebiliriz.

Ama Selvi daha da ileri gidiyor, abartılı benzetme ve sevgi gösterisinde bulunan kişilerin (özellikle iki isimden söz ediyor) hem Erdoğan'a zarar verdiklerini, hem de bu tutumlarıyla davayı satmaya namzet bir görüntü ortaya koyduklarını söylüyor.

Demek ki Selvi'nin abartılı benzetme ve sevgi gösterisinde bulunanlara “kategorik” bir itirazı var. Ve bu tür tutumların tümünü yanlış buluyor.

O zaman , meşrep ve mahalle farkı gözetmemesi, hangi mahalleden gelirse gelsin, hangi meşru saikle söylenirse söylensin, bu tür sözlerin cümlesine karşı olması gerekmez mi?

Şunu demek istiyorum: Abartılı benzetme ve sevgi gösterisinde bulunanlar, sadece Selvi'nin “hedef” olarak seçtiği iki isimden ibaret değil. Başkaları da var... Bazı milletvekilleri. Bazı kurucu isimler. Bazı köşe yazarları... Hatta, ismini çok az duyduğumuz bazı basın patronları.

Hakkaniyetli bir yazar olarak bildiğimiz Selvi o “başkaları”na da bir bakış yöneltti mi, “Bu tutumunuz Erdoğan'a zarar veriyor” dedi mi?

Hatırlamıyorum.

Mesela, değerli dostumuz Yasin Aktay'ın, basında çokça speküle edilen “Salli Ala Muhammed” deyişi için de benzeri bir indirgemede bulundu mu? Bulunabilir mi? “Erdoğan'a zarar veriyorsun Yasin Aktay” diyebilir mi?

(…)

Benim itirazım, “hakkaniyetli” bir yazar olarak tanıdığımız Selvi’nin “Bunlar yarın davayı satacak” şeklindeki “ayıp” ve hakkaniyet gözetmeyen tutumuna.

Ki, gerçekten de çok ayıp bir tutum bu!