Eski eşinin katlettiği genç kadına veda... Teyzesinden dikkat çeken iddia


İstanbul Şişli'de eski kocası tarafından öldürülen B.A., Edirne'de son yolculuğuna uğurlandı. Genç kadının teyzesi, ''Yıllarca tehdit edildi. Şiddet görüyordu, o yüzden 3 kere uzaklaştırma aldı. Babası zengin olduğu için peşini bırakmadı.'' dedi.
Şişli'de önceki gün işe gittiği sırada boşandığı R.E. ve 3 arkadaşı tarafından kaçırılmaya çalışılan B.A., eski eşi tarafından öldürüldü. Kaçmaya çalışan şüpheliler yakalanırken, A.'nın cenazesi Adli Tıp Kurumu'nun morguna kaldırıldı. Burada yapılan işlemlerin tamamlanmasının ardından A.'nın ailesi, cenazeyi teslim alarak Edirne'ye getirdi. A. cenazesi Eski Cami'ye getirildi. Cenazede taziyeleri; B.A.'nun annesi G.K., üvey babası Y.A. ve üvey kardeşi B.N.A. kabul etti. Anne G.K. ve kardeşi B.N.A., ayakta durmakta zorluk çekti. Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın da cenazeye katılarak aileye başsağlığı iletti.
Çok sayıda kadının saf tuttuğu namazdan sonra B.A.'nın cenazesi, Yenişehir Mezarlığı'nda toprağa verildi. Buradaki define B.A.'nın biyolojik babası İngiliz kökenli İ.A. da katıldı. B.N.A. ile G.K., B.A.’nun mezarı başında gözyaşlarına hakim olamadı. Anne K., bu sırada kızı B.N.'yi, "Kızım artık ablan korkmayacak, o en güvenli yere gitti" diyerek teselli etti.
'ÜZGÜNÜM, CANIMIZ YANDI'
Cenaze toprağa verildikten sonra basın açıklaması yapan üvey baba Y.A., büyük acı yaşadıklarını ama aynı zamanda öfkeli olduğunu belirterek, "Üzgünüm, bizim canımız yandı. Bu bize denk geldi. Bizden sonrakilere de denk gelecekti ya da gelecek. Geçmişteki mağdurların hepsine Allah rahmet eylesin. 1,5 yaşındayken B., benim kucağıma aldığım, öz evladım olarak kabul ettiğim evladımdır. Dolayısıyla yasal ifadedeki şekil beni şu etapta çok ilgilendirmiyor, canı yanan yine benim, yine anası, ailesi. Bu iş artık bu saatten sonra böyle yürümemeli. Neyi düşünmemiz gerekiyorsa, ne yapmamız gerekiyorsa artık herkes ben olarak düşünmeli. Çünkü sadece onun veya senin başına gelmiyor. Bu saatten sonra kanımın son damlasına kadar mücadele edeceğim" diye konuştu.
'ADALETE İNANCIM SONSUZ'
Adalete inancının tam olduğunu belirten A., "Bu uğurda Sayın Cumhurbaşkanımın kıymetli eşleri hanımefendinin ne kadar hassas olduğunu herkes söyler, herkes bilir. Bu olaya daha da çok sahip çıkacağını, bir caninin bu şekilde ortalıkta neden dolaştığını, herkese hesabını sorulacağından eminim, şüphem yok. Adalete inancım her şeye rağmen sonsuz. Bir devletin adaleti var, yasaları var, bir Allah'ın adaleti var" dedi.
'HİÇBİR HAFİFLETİCİ SEBEBİ OLAMAZ'
B.A.'nın kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan birisi olduğunu söyleyen A., "B. kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, güçlü, kendine inanan, naif bir insandı. Öyle şikayet etmek, sağdan soldan yardım dilenmek gibi bir huyu yoktu. Kendine göre çok temiz bir dünyası vardı. Ama ortaya çıkan görüntüler herkese artık her şeyi ifade ediyor. Bu saatten sonra hiçbir makamda, hiçbir insan evladı geri adım atamaz. Kızımı dört kişi çete oluşturarak, kaçırmaya çalışıyor. Başaramayınca yanında, arabasından inerken daha elinde silahla beraber yakalıyor. Orada ensesinden kahpece vuruyor. 3 kere tutukluk yapan silahıyla ısrarla 6 kurşunu kafatasına sıkıp paramparça ediyor. Bunun hiçbir hafifletici sebebi olamaz bu saatten sonra. Bu görüntülerin, bu şahitliklerin neticesinde artık bu yoldan geri kimse dönemez. Bir Allah'ın kulu dönemez" diye konuştu.
'İLK VE SON AÇIKLAMAM'
Bundan sonraki süreçte yargı sürecinin takipçisi olacaklarını belirten A., "Bu benim ilk ve son basın açıklaması şeklinde duygularımı ifade etmeye çalıştığım bir şey. Bundan sonra avukatlarla herkes gereken bilgileri alacak. Aile olarak konu hakkında yargı süreci de başlayacağı için konuşmayacağız ama bu demek değil ki ben konuşmayacağım ya da sen konuşmayacaksın. Arkadaşlar artık konuşacağız. Cesaretimizi toplayalım, yeter. Bugün benim canım yandı, dün ben konuşmuyordum. Bugün konuşmak zorundayım ve bunu konuşuyorum. Yarın senin canın yanacak. Eğer bugün konuşmuyorsan, yarın sen de benim gibi ağlayacaksın" dedi.
Öte yandan Y.A., kızı A. için basında çıkan 'Hristiyan olduğu' yönündeki söylemlere tepki gösterip, "Kızımın Hristiyan olduğundan, niye Müslüman mezarlığında defnedildiğinden bahsetmeye çalışıyorlar. Onlara prim vermeyeceğim. İsmini de zikretmiyorum. Onlarla ilgili de yasal süreci başlatacağım. Halkı kin ve nefrete sürüklemek suçu var; her şeyden önce yaptıklarıyla. Bu doğrultuda da ayrıca bir dava süreci yaşayacağız" diye konuştu.
TEYZESİ: BABASI ZENGİN OLDUĞU İÇİN PEŞİNİ BIRAKMADI
B.A.'nın teyzesi N.A., kuzeninin yıllardır tehdit edildiğini söyledi. A., "Yıllarca anlatmadı, hiç bir şeyini anlatmadı çünkü biz evlenmesine karşı çıktık. Çocuğu biliyorduk. Halinden belliydi psikopat olduğu. Karşı çıktık ama evlenmesin diye kızı kurtaramadık başını. Artık nasıl tehdit ettiyse evlendi nikah kıyıldı. Babası ev aldı. Her şeyini babası yaptı. Ama psikopat yaptı yapacağını. Sonra ayrıldı. Ayrıldıktan sonra da izini kaybetmek için gitmediği yer kalmadı ama kaybettiremedi. Tehdit vardı. 5 defa şikayeti var emniyette. Uzaklaştırması var. İdam edilmesini, herkese örnek olmasını, kimsenin bir daha cesaret edememesini istiyorum. Biz evlenmesine razı gelmediğimiz için tehditleri söylemiyordu. Darp olayları oluyordu. En son olduğunda kız ayrılmaya karar verdi. 4-5 yer değiştirdi. İzini kaybettirmek için ama telefonlar yüzünden yerini tespit etmiş" ifadelerini kullandı.
Babasının genel durumu iyi olduğu için kızın peşini bırakmadığını belirten teyze A., "Babası İngiliz; yurt dışında kaldığı için maddi durumu iyi olduğu için imkanları kaybetmemek için peşini bırakmadı. Ağır ceza ile cezalandırılsın" dedi.
'BU ÜLKEDE KADIN KIRIMI VAR’
Edirne'de Kadın Dayanışması'na bağlı sivil toplum örgütü üyesi kadınlar, B.A.'nın toprağa verilmesinin ardından kentin, trafiğe kapalı Saraçlar Caddesi'nde bir araya gelerek, basın açıklaması yaptı. Açıklamayı okuyan Şahide Ağaoğlu, kadın cinayetlerinin bir cins kırımı olduğunu söyleyerek, "Her gün en az 3 kadın öldürülüyor ve 'Kendi atladı, düştü, kayboldu, intihar etti' gibi nedenler öne sürülerek 5 kadın cinayeti daha yaşanıyor. Kadın cinayetleri bir cins kırımıdır. Bu ülkede kadın kırımı var. Bugün Edirneli B.A.'nun cenazesindeydik. Kadınlar olarak saf tuttuk. B.'ın kendini tüm koruma çabasına rağmen Şişli'de herkesin gözü önünde, güpegündüz, sokak ortasında boşandığı erkek tarafından tasarlanarak katledilmesine, basından tüm ülke şahit oldu. B.A.'nun öldürülmesi münferit bir cinayet değildir. B., boşanmış, sadece kendi yaşamını devam ettirmeye çalışan bir kadın olduğu için, cinsiyetinden dolayı öldürülmüştür. Bu ülkede yalnız, özgür bir hayatı tercih eden kadınlara tahammülü olmayan bir zihniyet tarafından öldürülmüştür" dedi.
Ağaoğlu, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Yasa'nın etkin uygulanması gerektiğini belirterek, "Boşanma hakkımıza, nafaka hakkımıza, erken yaşta evliliklere karşı çıkan TCK 103 kapsamındaki haklarımıza sahip çıkmaya devam ediyoruz. Hayatlarımızdan, haklarımızdan, hayallerimizden vazgeçmiyoruz" diye konuştu.