Sahte diploma skandalında saç baş yolduran iddia: ''Torbacıyı narkotik başkomiseri yaptılar''

Türkiye genelinde büyük yankı uyandıran ve kamuoyunda "sahte diploma çetesi" olarak bilinen yapının örgüt şeması, yürütülen soruşturma kapsamında gün yüzüne çıkmaya başladı. Ankara merkezli Tuzem Akademi adlı sertifika eğitimleri veren bir kuruluşun da çetenin faaliyetlerinde kilit rol oynadığı belirlendi.

Sözcü'nün haberine göre, çetenin varlığı, örgüt lideri olduğu öne sürülen Z.K.'nun elemanlarından M.Y.'ın savcılık ifadesiyle ortaya çıktı. M.Y.'ın ifadesine göre, Ulus'taki bir akademi çetenin adeta "akademisi" olarak kullanılıyordu. M.Y., burayı "çok lüks bir şekilde döşenmiş konak şeklinde yapılmış, içerisinde sunucu odalarından toplantı salonlarına kadar her türlü detayın düşünüldüğü" bir merkez olarak tanımladı.

Soruşturma kapsamında tutuklanan akademinin sahibi Z.K., çeteyle olan ilişkisini doğrulayan bilgiler verdi. Z.K., çetenin bilgisayar kayıtlarını silme ve yazılım işlerini yürüten G.G.'in, iş yerine kendi bilgisayarlarını ve yazıcılarını getirerek alt katta özel bir çalışma alanı kurduğunu belirtti.

 ORTAOKUL MEZUNU 'TORBACI'DAN BAŞKOMİSER KİMLİĞİ

Gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel'in Onlar TV Youtube kanalındaki canlı yayında paylaştığı bilgilere göre, itirafçı sanık M.Y.'ın kimliği ise şok etkisi yarattı.

29 yaşında, ortaokul mezunu ve Adana'da uyuşturucu bağımlısı bir torbacı olan M.Y.'ın, sahte kimlikler aracılığıyla Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı'nda görevli bir başkomiserin e-imzasını çıkarttığı ortaya çıktı.

Kendisini lise mezunu yapan M.Y.'ın elinde, YÖK, MEB, Ege Üniversitesi ve Kahramanmaraş Milli Eğitim Müdürlüğü gibi birçok üst düzey kurumdan ismin e-imzası bulunuyordu.

Örgüt lideri Z.K.'nun ifadesinde, geçmişteki faaliyetlerine dair çarpıcı itiraflar yer aldı. Z.K., 2010-2016 yılları arasında KPSS çetesi kapsamında yargılandığını ve KPSS, ALES, YDS, ÖSS gibi sınavların yanı sıra HSYK sınavında da joker eleman sokma iddialarıyla hakkında işlem yapıldığını kabul etti. Z.K.'nun, resmi belgede sahtecilikten yargılandığı bir dosyada suçlarını kabul etmesine rağmen beraat ettiği bilgisi de kamuoyuna yansıdı.

Gazeteci Murat Ağırel, çetenin sınav sistemindeki manipülasyonlarını da gözler önüne serdi. Ağırel, çetenin ehliyet sınavından 8 puan alan bir kişinin notunu 70'e yükselttiğini belirterek, yapılan sahteciliğin boyutlarına dikkat çekti.

EMNİYET'TEN AÇIKLAMA GELDİ

Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), bir başkomiserin e-imzasının kopyalanarak işlem yapıldığı ve adli kontrol kararlarının kaldırıldığı iddialarına ilişkin, e-imzanın sahte kimlik kartı ve sahte evraklar kullanılarak personelin bilgisi dışında sahte olarak üretildiğini, sahte e-imza ile herhangi bir işlem gerçekleştirildiğine dair bulgu tespit edilmediğini açıkladı.

 EGM'den yapılan yazılı açıklamada, "Emniyet Genel Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılan e-imza, sadece kurum tarafından verilmekte ve sertifikasyon işlemleri yine kurum içerisinde yapılmakta olup harici e-imza kullanımı kesinlikle söz konusu değildir. Kurum tarafından üretilen bu e-imza, sadece Elektronik Belge Yönetim Sistemi Üzerinde kullanılmaktadır. Dolayısıyla, bahsedildiği gibi e-imza aracılığı ile giriş yapılabilecek herhangi bir narkotik sistemi bulunmamaktadır. Narkotik sistemlerinin kullanıcı yetkilendirme ve kimlik doğrulama işlemlerine, çok katmanlı farklı güvenlik sistemleri ve kapalı ağ üzerinden erişim sağlanmaktadır. Dış bağlantıya kapalıdır ve narkotik sistemlerine, sistemin doğası gereği e-imza ile giriş yapılabilmesini mümkün değildir" denildi.

 'BÖYLE BİR YETKİLERİ YOK'

Söz konusu sahte e-imzanın kopyalanmadığı belirtilerek, "İlgili elektronik sertifika hizmet sağlayıcı kuruluşun bir ilimizdeki bayi/ofisi üzerinden sahte kimlik kartı ve personel adına sahte evrak ile personele ait olmayan farklı telefon ve mail adresi kullanılarak, personelin bilgisi dışında üretildiği anlaşılmış ve iptal ettirilmiştir. Ayrıca sahte e-imza kullanılarak herhangi bir işlem gerçekleştirildiğine dair bulgu da tespit edilmemiştir. Elektronik imzayı üreten ve üretilmesine aracılık edenler hakkında, müşteki durumunda olan başkomiser tarafından 30 Haziran 2025 tarihinde şikayetçi olunmuştur. Öte yandan adli kontrol kararları ile ilgili iş ve işlemler de adli makamlarca yapılmakta, emniyet personelinin böyle bir yetkisi kesinlikle bulunmamaktadır" denildi.