Eli kanlı bölücü terör örgütü PKK'nın eski 2 numarası resmen umut hakkı istedi
MHP lideri Bahçeli'nin eli kanlı bölücü terör örgütünün bebek katili elebaşısı Abdullah Öcalan için ''gelsin DEM Parti grup toplantısında konuşsun" çağrısıyla birlikte ifade ettiği "Umut Hakkı" PKK'nın kendisini feshetmesiyle yeniden gündemde... AK Parti'nin bugünkü grup toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç umut hakkı tartışmalarına son noktayı koydu.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin eli kanlı bölücü terör örgütü PKK'nın bebek katili elebaşısı Abdullah Öcalan için 22 Ekim'de partisinin grup toplantısında yaptığı "Tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM'de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini açıklasın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenleme yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın" açıklamasıyla başlayan yeni süreçte, PKK terör örgütü de kendisini feshettiğini açıklamıştı.
Bahçeli'nin ilk yaptığı açıklamada yer alan ve bebek katili Öcalan için "umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenleme yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın" ifadeleri o dönemde de çok tartışılmıştı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, PKK'nın fesih kararının ardından bugünkü AK Parti grup toplantısı öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlarken terör örgütü PKK'nın fesih kararı almasının ardından teröristbaşı Abdullah Öcalan'a "umut hakkı"' uygulanıp uygulanmayacağına dair soruya yanıt verdi. Umut hakkının söz konusu olmadığını ifade eden Bakan Tunç, "Umut hakkı söz konusu değil. Böyle bir durum da, görüşme de yok" ifadesini kullanmıştı.
Ancak umut hakkı için sürpriz başvuru İmralı'daki bebek katilinden değil 27 yıldır cezaevinde bulunan eli kanlı bölücü terör örgütü PKK’nın bir dönem 2 numaralı ismi olan Şemdin Sakık’tan geldi.
Sözcü’nün haberine göre 27 yıldır cezaevinde olan Şemdin Sakık, Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde ‘adil yargılanma hakkının ihlal edildiği’ni öne sürerek Adalet Bakanlığı’na hem kanun yararına kararı bozma hem de yeniden yargılama istedi.
Adalet Bakanlığı ise Şemdin Sakık’ın yargılandığı dava dosyasını inceleyerek kararda bir isabetsizlik görülmediği belirtilerek bu talebi reddetti.
Terörist elebaşılarından Şemdin Sakık, 15 Mart 1998’de Irak’ın kuzeyinde düzenlenen özel bir operasyonla yakalanıp Türkiye’ye getirilmiş, Elazığ-Bingöl karayolunda silahsız 33 askerin şehit edilmesi dahil 251 silahlı eylemden sorumlu tutulan Şemdin Sakık, Ergenekon kumpas davasında da gizli tanık ‘Deniz’ olup ifade vermişti.
Bahçeli'nin Öcalan için istediği Umut Hakkı nedir ?
Bahçeli'nin bebek katili Öcalan için önerdiği umut hakkı, müebbet veya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan hükümlünün serbest kalma imkanının tanınması hakkı. Ömür boyu hapis cezasına çarptırılan kişilerin, belli bir süreden sonra toplumla yeniden buluşmasını sağlamak için verilen bir hak.
Umut hakkı, kişinin yeniden özgürlüğüne, topluma kavuşma umudunu korumasını sağlar. Bütün ülkeler, hukuk sistemlerinde bir düzenlemeye giderek umut hakkını hukuk sistemlerine entegre etmeye çalışmıştır.
Umut hakkı, ölüm cezasının kaldırılma eğilimiyle birlikte ortaya çıktı. İlk düzenlemelerde, ağır suçlardan mahkum olanların erken tahliye olanağının ortadan kaldırıldığı düzenlemeler yapıldı.
Müebbet hapis cezaları, mahkumların hayatları boyunca devam edecek şekilde düzenlendi. Bu durumda, mahkumların salıverilme imkanı olmuyordu.
Ancak buna rağmen 'insan hakları hukukunun' etkisi ile müebbet hapis cezası mahkûmlarının da cezalarının belirli bir süresi infaz edildikten sonra tahliye olmalarının önü açıldı. Bu hakka ise 'umut hakkı' adı verildi.
Umut hakkı ilk olarak Alman Federal Anayasa Mahkemesi kararlarıyla ortaya çıktı. Ömür boyu hapse çarptırılan kişlerin kişiliklerindeki gelişim göz ardı edilerek mahkûmların bir gün özgür kalma umutları tamamen ellerinden alındığında; devletin insan onurunun özüne ağır bir darbe vurmuş olacağına dikkat çekilmişti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), umut hakkını insan onuru ve insanlık dışı muamele yasağı kapsamında değerlendirir. Örneğin, mahkumların cezasının belirli aralıklarla gözden geçirilmesi gerektiği ve salıverilme umudundan yoksun bırakılmanın insan hakları ihlali sayılabileceği kararlarıyla dikkat çekmiştir.
Şemdin Sakık kimdir ?
Bir dönem eli kanlı bölücü terör örgütü PKK'nın 2 numaralı ismi olan Şemdin Sakık terör örgütüne katılış nedenlerini "aile baskısı, ağalığa isyan ve devlet baskısı" olarak sıralayan Sakık, örgütün dağ kadrosunda 18 yıl kaldı. 15 Mart 1998'de örgütten ayrılıp KDP peşmergelerine sığındı.
13 Nisan 1998'de Kuzey Irak'ın Duhok kentinde düzenlenen bir askeri operasyonda kardeşi Arif Sakık ile birlikte yakalanarak Türkiye'ye getirildi. Operasyonda "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın kullanıldığı yıllar sonra Millî İstihbarat Teşkilatı tarafından doğrulanmıştır.
Sakık, Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesinde "devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylemler yapmak" suçundan yargılandı ve idam cezasına çarptırıldı.
Cezası daha sonra ömür boyu hapse çevrildi. 28 Şubat andıcını zorla imzalaması için Astsubay Ali Kaya tarafıdan ağzına tabanca namlusunun sokulduğunu dile getirmiştir. Astsubay Kaya, daha sonra Şemdinli olayından mahkûm olmuştur.
Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde kalan Sakık'ın, Pişmanlık Yasası ve Topluma Kazandırma Yasası'ndan yararlanmak için yaptığı başvurular mahkeme tarafından reddedildi.2010'da bir suikast girişimine hedef olmuştur.
Ayrıca Ergenekon Davası'nda gizli tanık olarak "Deniz" kod adı ile ifade veren kişinin Sakık olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca yazdığı "Apo" isimli kitapta Abdullah Öcalan'ı ağır bir dille eleştirmiştir. 2012 yılında İmralı'da Bir Tiran: Abdullah Öcalan adlı deneme türündeki kitabını yayımladı.