LGBTİ mülteciler Türkiye'de

Daha iyi bir hayat için Türkiye'ye gelen LGBTİ mülteciler yaşadıkları ülkeye nazaran Türkiye'yi seviyor.

Daha iyi bir hayat ümidiyle Türkiye’ye gelen ve sayıları 200’ü bulan LGBTİ mülteciler, doğdukları yerlerdeki baskıya nazaran Türkiye’yi seviyor. Ancak bazıları tehdit ve kötü muameleden şikâyetçi.

Türkiye de, 2016 itibariyle başta Suriyeliler olmak üzere farklı ülkelerden 3 milyonun üzerinde mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bu tablo içinde hem yurdundan edilen hem de giderek artan bir ayrımcılıkla karşılaşan LGBTİ mülteciler çifte zorluk yaşıyor. 

‘ARAPÇA ÇAY SOHBETİ'NDE BİR ARAYA GELİYORLAR

Tüm Türkiye’deki LGBTİ mülteci sayısı bilinmiyor. Ancak yalnızca İstanbul’da kimliğini açık eden en az 200 LGBTİ mülteci var. İstanbul’daki LGBTİ mülteciler yaklaşık bir buçuk yıldır Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPOD) bünyesinde düzenlenen ‘Arapça Çay Sohbeti’nde bir araya geliyor. Haftada bir birbirlerine destek oluyor, sağlık konusunda bilinçleniyor, ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorlar. Birkaç LGBTİ aktivisti ve mülteciyle başlayan grubun üye sayısı 80’i buldu.

‘SURİYE'DE EŞCİNSELLİK SUÇ’

‘Arapça Çay Sohbeti’nin kurucularından biri 27 yaşındaki Hussam. Suriye’nin Hama kentinden gelen Hussam bir yıldır İstanbul’da; “Savaştan kaçıp daha iyi imkanlarla daha iyi bir hayat kurmak için Türkiye’ye geldim” diyor. Peki daha iyi koşullarda yaşıyor mu? Hussam bu soruyu, “Çok muhafazakar olduğundan Hama’da LGBTİ olmak zordu. İstanbul çok daha açık ama LGBTİ için yine de güvenli değil” diye cevaplıyor. Türkiye’nin genelinde LGBTİ mültecilerin yaşadıkları sorunları şöyle anlatıyor: “En büyük endişemiz güvenlik. Çok sayıda saldırı, kaçırma ve tecavüz vakası var. Yardım görmediğimizden LGBTİ mültecilere doğrudan polise gitmelerini tavsiye etmiyoruz. Şikâyetleri avukatlar vasıtasıyla yapıyoruz. Ayrıca iş ve barınma sorunlarımız var.” 

Mahmoud Hassino da yolu Türkiye’den geçen LGBTİ mültecilerden. Suriye’nin Hama kentinde gazetecilik yapan ve 2011’de Türkiye’ye gelen Hassino, hikâyesini şöyle anlatıyor: “Suriye’de hayat şimdiki kadar zor değildi. Ama eşcinsellik suçtu. Rejim de homofobiyi destekliyor. Sonra dünyanın her yerinden radikallerin Suriye’ye gelmesiyle LGBTİ cinayetleri başladı.” Gazeteciliğe Türkiye’de devam eden Hassino, bir süre İstanbul’dan  Hatay’a taşındı. LGBTİ bireylere barınma imkanı sağlamak için çalıştı. Ancak ‘Kaçırılıp Suriye’de infaz edilme’ tehditleri almaya başlayınca İstanbul’a döndü. Tehditler peşini bırakmayınca 2014’te Almanya’ya gitti. Ancak emeklilik hayatını Türkiye’de geçirmeyi hayal ediyor: “Tanım olarak mülteciyim belki ama burada kendimi mülteci gibi değil aile içindeymiş gibi hissettim. Türkiye’yi seviyoruz ama geleceğimiz belirsiz.” 

'SAKLI' HAYAT AÇIĞA ÇIKTI

LGBTİ mültecilerin Türkiye’deki hayatını İngiliz fotoğrafçı Bradley Secker görüntüledi. 2010’dan itibaren Suriye’den Türkiye’ye LGBTİ mültecileri takip eden Secker, fotoğraflarını ilk defa Cezayir Salonu’nda sergiliyor. Arapça ‘saklı’ anlamına gelen ‘Kutmaan’ sergisi yarına kadar görülebilir. Fotoğrafların satışından elde edilecek gelir ‘Arapça Çay Sohbeti’ toplantılarını desteklemek için kullanılacak.

Sonraki Haber