Prof. Dr. Ersan Şen: ''Taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayız''

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen, İsrail ve Hamas arasındaki kanlı savaşla ilgili olarak "Türk askeri Gazze'ye gitsin" çağrıları için "Eğer oradan bir saldırı Türkiye'ye yönelecek olursa biz taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayız onu söyleyeyim" diye konuştu.

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen, Sözcü TV'de İsrail ve Hamas arasında yaşanan çatışmaları değerlendirdi. Türk askerinin Gazze'ye gitmesi yönünde gelen açıklamaları da değerlendiren Prof. Dr. Şen hükümetin asker göndermek gibi bir niyetinin olmadığını ifade etti. Türkiye için asıl sorunun Suriye'nin kuzeyinde ABD'nin takındığı düşmanca tavırlar olduğunu aktaran Prof. Dr. Şen "Eğer oradan, bir taraftan bir saldırı Türkiye'ye yönelecek olursa biz taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayız onu söyleyeyim" dedi.

Prof. Dr. Şen şunları ifade etti:

"İsrail, BM sözleşmesinin 51'inci maddesini, maalesef BMGK'nın dünya 5'ten büyüktür denilmesine rağmen 5 ülkesinin kilitlemesi nedeniyle tepe tepe kullanacağını ben söyledim. Ben ne diyorsam çıkıyor demiyorum da kusura bakmayın, 7 ekim saldırısını ve alınan rehineleri, devlet sivil rehine almaz kardeşim. Sen devlet olduğununu iddia ediyorsan, Hamas bir devlet değil. Filistin yönetimi için bunu belki söyleyemeyiz ama tanınmıyor, tanınmadığı için devlet kabul edilmiyor. Bizim nazarımızda devlettir. Hamas'ın yaptığına baktığınız zaman, 7 Ekim saldırısını yaptın ve bu kadar rehineyi aldın... Neyi hedefledin, neyi elde ettin, hangi başarının karşılığında bu rehineleri teslim edeceksin?

7 Ekim'den önce 6 Ekim'e döndüğümüz zaman elbette Gazze'de hayat iyi değildi ama bundan kötümüydü. Ben bunu anlamıyorum. Şunu inanç gereği anlıyorum, diyorlar ki; 'Cennet için bu dünyada yaşamaya gerek yok. Kapılarını açmak için şehit olacaksın, cihat edeceksin.' Bu bir zihniyettir, ben bunu asla kabul etmiyorum. Önce sen yaşadığın bu dünyayı cennet kılacaksın. Bu düşünceyi kabul etmediğim için Hamas'ın askeri kanadının, kendisinin Filistinlilere ve bölgeye verdiği bu zararı önce aklı başında anlatması lazım. Anlatamaz mümkün değil, geçmiş olsun. İsrail ve ABD'nin ekmeklerine yağ sürdüler.

"SAHADA İCRA ETMEK BAŞKA BİR SANATTIR"

Kimsenin Gazze'ye ordu gönderme niyeti yok. Bizim için söylüyorum. Öyle hevesli olanlar olabilir. Kefen de giyebilirler, gösteri de yapabilirler. Devlet dediğin, o zihniyet, devlet politikası çok önemlidir. Onlar hamasi sözlerle hareket edemezler. İç siyaseti öyle konuşurlar. Ukrayna meselesi değil bu. İktidarda olan parti, Sayın Cumhurbaşkanı mütedeyyin kesim. Elbette oyunun çoğunu mütedeyyin kesimden alıyor ve rakip partiler var, şimdi bu ekmekten yemek istiyorlar. Buna karşı bu açıklamalar yapılır. 24 saatte, 48 saatte gidersin... Bu açıklamaları yaparsın ama sahada icra etmek başka bir sanattır.

Türkiye'nin asıl sıkıntısı 911 km'lik Suriye hattında bize ABD'nin takındığı son derece insani görünen düşmanca polikatıdır. Asıl sıkıntı düşürülen SİHA'mdır, orada kurulacak uydu garnizon devletinin Türk ve Türkiye Cumhuriyeti'nin başına nasıl bela edileceğidir, BOP'dur. Bu ülkede sınır sorunları, yabancı meselesi ve güvenlik meselesi vardır. Bunları hesaba katıp öyle önerilerde bulunmak lazım.

"TAŞ ÜSTÜNDE TAŞ OMUZ ÜSTÜNDE BAŞ BIRAKMAYIZ"

ABD'nin çizdiği BOP haritasından vazgeçtiği yok. Ben çizilmek istenen o haritada Türkiye Cumhuriyeti'nin Türk topraklarının nasıl dizayn edilmeye çalışıldığını görmek istiyorum, onu anlamaya çalışıyorum. Eğer oradan, bir taraftan bir saldırı Türkiye'ye yönelecek olursa biz taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayız onu söyleyeyim. Eğer Türk milletine yönelirse bu saldırı, Türkiye Cumhuriyeti topraklarına yönelirse, buraya da şartımdır, bu millet ve ordu bunun bedelini ödetir. ABD'de bunu çok iyi biliyor. Bu sadece senin uçak gemin ile silah ve füze yollamana benzemez.

Katar'ın ve Mısır'ın gibi Türkiye'nin Yahudilerle geçmiş münasebetlerimiz dahil düşmanca münasebetlerimiz yok bizim. Sayın Cumhurbaşkanı, seçimlerden önce ABD'den getirdiği bir uçak dolusu hahamı neden Külliye'de ağırladı? Fikirleri mi değişti? Sayın Cumhurbaşkanı şunu gördü; Bu coğrafyada ben bu politika ile bir yere gidemiyorum.

Denge politikasıyla masaya oturtabiliriz. 'Dünya 5'ten büyüktür' ifadesini böyle ispatlayabiliriz. Bunu Katar, Mısır yapamaz ama Türk milleti yapar. İsrail'i masaya oturtacaksınız, büyüklüğünüz öyle olur. İki insanın bırakılması çok önemli ama politika anlamında hiçbir karşılığı yok. İsrail'in ne yapacağını söyleyeyim. Kara harekatını yapmasa bile bildiğimiz, yayının başında anlattığım avcılığa başlayacak. O hesabı kesecek."

Sonraki Haber