Tutuklu FETÖ'cülerden üç maymun taktiği

Halen tutuklu bulunan FETÖ'cülerin ifadelerindeki ortak noktalar dikkat çekiyor. Sözleri daha önceden ağız birliği yaptığı izlenimi veriyor.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) çatı davası kapsamında, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in de aralarında bulunduğu 73 kişi hakkında açılan davanın dördüncü celsesi sona erdi. Mahkeme heyeti duruşmayı 9-13 Ocak 2017 tarihlerine erteledi.
Duruşmalardan basına yansıyan ifadeler ışığında dikkati çeken bir detaysa, tutuklu FETÖ'cülerin ağız birliği yapmış olması. FETÖ mensupları, örgüt bağlantılarına ve suç unsurlarına yönelik olarak kendilerine yöneltilen soruların birçoğuna 'bilmiyorum, hatırlamıyorum' yanıtını verdi. Bu detaylar doğrultusunda İlhan İşbilen, Dilaver Azim, Alaeddin Kaya ve Kazım Avcı'nın ifadelerine ışık tuttuk.

İşbilen: Hiçbir yerde değilim
Cumhuriyet Savcısı İsmail Şafak iddianamede "FETÖ'nün İstişare Heyeti Üyesi" olduğunun belirtildiğine dikkati çekerek İşbilen'e, "Kumpas davalarında görev alan emniyet görevlileri, hakim ve savcılar atanırken istişare heyetinde mi karar alınıyordu yoksa Fetullah Gülen tek başına mı karar veriyordu?" sorusunu yöneltti. Tutuklu FETÖ'cü İşbilen de bu soruya, "Ben böyle bir istişare heyetinde yokum. Hiçbir yerde değilim. Dün savunmama başlarken de 15 Temmuz olayını hiç tasvip etmediğimi, edemeyeceğimi ifade eder cümle kurdum" yanıtını verdi.

İşbilen, çapraz sorgusunda hayatının akışını samimiyetle anlattığını söyleyerek, "Fetullah Gülen ile ilgim yok ama ben Fetullah Hoca'yı tanıyan, bilen birisiyim" dedi.

Dilaver Azim: İlgim yok
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde önce, sanıklardan, iddianamede FETÖ'nün suçtan elde edilen gelirlerini yönlendirip yönettiği, gayrimeşru işler yapan iş adamlarından yapı için para topladığı öne sürülen Dilaver Azim savunmasını yaptı. Hakkındaki örgüt yapılanmasına ilişkin olarak yöneltilen suçlamaları reddeden Dilaver Azim, "FETÖ örgütüyle yakından uzaktan ilgim yok" dedi.

Alaeddin Kaya: Bunu görmem çok geç oldu
Cumhuriyet Savcısı İsmail Şafak, "Devletin üst düzey yöneticileriyle sürekli görüşen birisiniz. 1999'da bir savcı Fetullah Gülen hakkında iddianame düzenledi, 2008'de beraat etti. 2002'de Necip Hablemitoğlu, suikast sonucu öldü. Bu konuda bir sürü kitap yazdı, bu adamın terör örgütü lideri olduğunu, emniyete, adalete, askeriyeye sızdığını anlattı. Bir savcının özel hayatıyla ilgili kasetler piyasaya sürüldü. Aydın bir insan, aynı zamanda gazetecisiniz. 'Bunlar nedir?' diye içinizde şüphe olmadı mı? Bu insana nasıl inanabildiniz?" diye sordu.

Kaya, soru üzerine şunları dile getirdi:
"Bunu görmem çok geç olmuş olabilir. Beraber yaşadığımız süreçte de tenkitleriyle ortada olan bir insandım. O gün bunları görmüş olsam başka şeyler yapardım. Gülerce burun buruna yaşadığı halde göremedi. Ben ayda, yılda bir gören bir insanım. Adı geçenlerin hiçbirisi 'Anladık' demiyor ki.... Sonradan sonraya olaylar çıktı. Ben 35 senenin hesabını veriyorum. Nasıl görebilirdim? Siz böyle bir şey düşünseydiniz, ihbarda bulunabilir miydiniz? Hangi savcıya, hangi hakime, hangi polise söyleyecektiniz bunu?"
Ben sadece Fetullah Gülen'e değil, cemaatte birçok isme saygı duymuştum. Kamuoyunda olayların yaşandığı tarih son 1-1,5 sene. Bu soruya Türkiye'de muhatap olacak son kişi benim.

Kazım Avcı: 15 Temmuz'u kınıyorum
Sözlerine 15 Temmuz'daki darbe girişimini kınayarak başlayan Avcı, 1996'da Devlet Bakanı danışmanı olarak Başbakanlıkta 3 yıl çalıştığını, 2011'de TBMM Genel Sekreterliğinde müşavir olarak görev yaptığını anlattı. Memuriyeti boyunca hiçbir ceza almadığını söyleyen Avcı, "Ben bir terörist olamam, terör örgütü üyesi olmadım. Ben terörden A'dan Z'ye nefret etmiş biriyim. Böyle bir yakıştırmayı, böyle bir zannı katiyen kabul etmiyorum." dedi.

"İddianameye göre Gülen ile akraba olduğu için yargılandığını" öne süren Avcı, "Gülen'den hiçbir zaman telkin almadım. Cemaat düşüncesine karşı bir insanım. Mecliste görev yaptığım dönemde cemaatçileri Meclise yerleştirdiğim söyleniyor. 4 çocuğum var, hiçbirini Meclisin önünden dahi geçirmedim" diye konuştu.
Vaazlarına katılmadım. Fetullah mehdi ise benle alakası yok. 3 kez ABD'ye gittim ve her gidişimde 'Burada durmayacaksınız ülkenize döneceksiniz' dedim.

İddianame
İddianamede, Gülen'in de arasında bulunduğu sanıkların, "Anayasayı ihlale teşebbüs etmek" ve "hükümeti yıkmaya teşebbüs etmek" suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yanı sıra "silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek", "siyasi ve askeri casusluk", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri ele geçirmek", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek", "nitelikli dolandırıcılık", "zimmet", "terör örgütü faaliyeti çerçevesinde resmi belgede sahtecilik" ve "suç gelirlerini aklamak" suçlarından 132 yıl birer aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.

FETÖ çatı iddianamesinde, FETÖ/PDY'nin, devlet kurumlarını ele geçirmek, anayasal düzeni yıkarak yerine otoriter, totaliter bir "cemaat oligarşisi/zümre hakimiyetine dayanan devlet düzeni" kurmak ve hükümeti devirmeye teşebbüs etmek suçlarına ulaşmak için kurulduğu ifade ediliyor.

Sonraki Haber