YÖK'ün son numarası ''yandaş olmayana kontenjan yok''

ÖSYM, 2015 tercihleri için üniversite program ve kontenjan kitapçığını açıkladı: Yandaş olmayana YÖK ''Kontenjan yok'' dedi.

Son üç yılda kırk kadar yeni üniversite açılmışken ve eskiler artan kontenjan taleplerini YÖK’e üç ay öncesinden bildirmişken, YÖK, devlet üniversitelerinin temel bilimler bölümlerine ve paralel-yandaş olmayan üniversitelere kontenjan vermedi.

YÖK’ün bu yıl 175 bine varan kontanjan düşürmesi, sınava giren 2 milyona yakın öğrenci arasında en az 250 bin öğrenciyi etkiliyor.

Millet iradesinin 7 Haziran seçimlerinde en net olduğu talebin “YÖK’ü yok’lamak” olduğunda görüş birliğine varan eğitim uzmanları, kontenjan düşürmenin arkasında yatan en önemli nedenin, öğrenci sayısının belirlenmesini elinde tutmakla YÖK’ün, 12 Eylül vesayetini kaldırdım diyen bir iktidarın vesayet kurumu haline dönüşmesi olduğunu söylüyorlar. Devlet üniversitelertinde kontenjan düşüren YÖK, vakıf üniversitelerinin sadece “paralel” ve iktidara yandaş olanlarına kontenjan arttırdı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve YÖK Başkanı Yekta Saraç

ÖSYM’nin bu yıl LYS sınavlarına giren gençlerin üniversite tercihlerinde kullanacakları kılavuzu erken açıklamasının altında yatan sebebin, gündem koalisyon tartışmaları ile politikaya kilitlenmişken, YÖK’ün yandaş ve paralel tabir edilen üniversitelerin kontenjanlarını yüksek sayılarda arttırıma gitmiş olmasını dikkatlerden kaçırmak olduğu vurgulanıyor.

Ergenekon sanığı Bedreddin Dalan’ın üniversitesi olan Yeditepe Üniversitesi başta olmak üzere, en fazla talep edilen vakıf üniversitelerinin bazılarında az da olsa kontenjan düşüklüğü ile aba altında sopa göstermesi, YÖK’ün 7 Haziran seçimlerini okuyamamış olmasına işaret ettiğinde birleşen eğitimciler, hem iktidara yandaşlığın ve hem de güya “kırmızı kitaba” giren paralelciliğin üniversiteleri diye bilinenlere, aynı anda yüksek artışların verilmesinin nedenini de kavrayamadıklarını dile getirtiyorlar. Medya önünde kavga eden bu iki grup, kapalı kapılar ardındaki YÖK’te ver gülüm al gülüm politikası güdüyorlar. Görüşüne başvurduğumuz bir eğitim profesörü, yandaş olduğu ileri sürülen Medipol Üniversitesi’nin 1590 olan 2014 kontenjanının bu yıl, 5541 arttırılarak 7139’a yükselmesinin ve paralelcilerin hakim olduğu söylenen Üsküdar Üniversitesi’nin 1203’ten 4156’ya çıkartılmasının iki noktayı gözler önüne sermiş olduğuna dikkati çekiyor: “YÖK’te iktidar paylaşması oynaşı hala devam ediyor; YÖK’ü keyfilik sisteminin artık tam bir vesayet rejimine dönüşmüş olduğu görülüyor. Üniversiteleri bir an önce kurtarmak lazım, 7 Haziran’da ortaya bu talep çıktı. Kontenjanları üniversiteler belirlesin, yerleştirmeleri yapsın, ÖSYM de sadece sıralama sınavı yapsın.”

Bu arada, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı’nın, iktidarı kaybettiğinin farkına varmadan, sanki YÖK’ün temel bilimlerde kontenjan düşürdüğü ayıbını örtercesine, üniversite sınavında ilk 5 bine girip, temel bilimleri seçenlere bol keseden 2 bin lira burs verileceğini açıklamasının altında yatan neden ile, acele ile aynı zamana denk getirilen kontenjan kitapçığının yayınlanmasının altında yatan nedenin aynı olduğu vurgulanıyor: Yandaşlar ve paralel ekip YÖK’ü vesayet kırbacı olarak hâlâ birlikte kullanıyorlar.

Yayınlanan Kılavuz’da yapılan yüzeysel bir inceleme, iktidarı desteklemekten uzaklaşan liberal öğretim üyelerine sahip Sabancı Üniversitesi’ne, bu yıl ne kadar talep ettiği açık olmasa da, geçen yıla göre kontenjan arttırımı yapmayan YÖK; Gezi’de Divan Oteli’ni eylemcilere açan Koç grubunun, daha sonra Gezi destekleyiciliğinden feragat etmesiyle Koç Üniversitesi’ne, yeni açılacak Tıp Fakültesi başta olmak üzere 266 artış yaptığını ortaya koyuyor. Böylece YÖK’ün büyük İstanbul sermayesinin okullarında bile tarafgirlik yaptığını söylemek mümkün görünüyor.

Televizyonda eğitim programı yapan bir eski uzman, “Bu yıl İstanbul’daki belli bazı vakıf üniversitelerinin en fazla kontenjan artışı yapılanlarının ilk beşi ile azalış yapılanlar karşılaştırıldığında, YÖK’ün çifte standartını ve tarafgirliğini görmemek mümkün değil” dedi. Bir başka uzman, “Eğitim mekanları, eğitim alt yapısı ve teknolojileri, öğretim üye sayıları ve eskilikleri birbirinin tam zıddı olan bu iki gruptaki yeni ve kısıtlı mekana sahip olanlara artış; mekansal sorunu ve altyapı eksikliği olmayan ve öğretim üyesi fazlalığı olanlara azaltma olarak ortaya çıkan bu tablo, asıl kötülüğü Türk gençlerinin üniversite okumak isteyenlerine yapıyor. Velilerin parasını, öğrencilerin zamanını harcıyor.” diyor.

Konu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz veliler ve öğrenciler, “YÖK eğitimden yok olsun? Madem kontenjanları genel olarak düşürdü, yeni üniversite niye açıyor? Daha Nisan 2014’te sekiz tane açtı. Yeni kurulan üniversitelere destek, köklü ve mekansal sorunu olmayanlara köstek mi bu YÖK?” diye soruyorlar.

YÖK’ün vesayet kurumu olmaktan çıkartılmasının tam zamanı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, “YÖK’Ü YOK’LAYALIM” sloganı altında koalisyon pazarlıklarına “YÖK sorununun” sokulmasının gerekli olduğunu; ya da olası bir erken seçimde YÖK’ü kaldırmayı kesinlikle taahüt eden partilere oy verilmesinin istenmesinin, ülkedeki gençlerin önünü açacağını belirtiyorlar. Bir eğitim uzmanı, “YÖK’ün yaptığı bu kontenjan garabetinin, kurulucak bir koalisyonda ek kontenjanlarla düzeltilmesinin gerekli olduğunu, sonraki adımın da YÖK’ü yoketmeyi planlamak olduğunu” söylüyor.

ÖSYM 2015 PROGRAM ve KONTENJAN KİTAPÇIĞI İÇİN TIKLAYIN:
http://www.osym.gov.tr/belge/1-23560/2015-osys-yuksekogretim-programlari-ve-kontenjanlari-ki-.html

Sonraki Haber