Ligimizde ''İsmailler'' ihtilali

Haber3.com yazarı Büşah Gencer yazdı: Ligimizde ''İsmailler'' ihtilali! Hayırlı olsun İsmaillerimiz...

Büşah Gencer busahgencer@hotmail.com

Kim ne derse desin, Beşiktaş hocasını buldu. 
Valerien İsmael, Karakartal için biçilmiş kaftandır. Bunu gün geçtikçe Beşiktaşlılar görecekler. İsmael'in kenar yönetimindeki stratejik uygulamalarının semeresini vereceğini 2 maçta gördük... İlk maç olmasına rağmen Trabzon'daki kıpırtı, Alanya maçındaki patlama Fransa Salzburg doğumlu hocanın Beşiktaş'a yapmaya çalıştığı aşının faydalı olacağını gösteriyor.
Hayırlı olsun Beşiktaşlılara... Ve Türk Futbolu'na...
Evet ligimizde son 8 haftadır hasta adamı ayaklandırıp şahlandıran bir İsmail daha var; İsmail Kartal...
Fenerbahçe'ye geldiğinden bu yana canla başla çalışan, olmayanları oldurttuğu görülen İsmail hoca bakın neler yaptı;
-Takımla birlikte çok zaman geçirdi. Her dakika topçularla yan yanaydı. Dertlerini dinledi, çözüm aramaya çalıştı kısacası otoriteyi bozmadan arkadaş oldu topçusuyla.
-Tek tek her futbolcuyu oynatarak denedi, baktı ki; Sosa, Ozan, Mesut, Valencia gibi arkadaşlar hızlanmayı engelliyor, sistemi bozuyor ve bir de kendilerini antrenörün üstünde sanıyorlardı hepsini kenara aldı. Yani işe yaramayanın ismi süper "star da olsa" forma giydirmedi. 
-Mert Hakan Yandaş ve İrfan Can Kahveci gibi cevherlerin içindeki takım hırsını, futbol azmini ve meastrolukları dışa çıkarttı. İrfan'ı istediği yerde serbest bıraktı. Mert Hakan da biraz kendi yerinde biraz da hocasının istediği taraflarda oynayarak takıma faydalı oluyor.
-İki Serdar'da da ısrarcı oldu. Aziz olanı Kim ile bir antlaşma duvarı kurdu, yani dişliler oturdu. Dursun olanı hiç bir şey yapmasa da rakibin adam eksiltmesine sebep oldu, rüzgardaki yaprak gibi düştükçe takımına faul ve pozisyon düşünme fırsatları yarattı. Bu arada gol fırsat yakalayınca üçünü kaçırdıysa birini attı.
-Zajc'a ve Crespo'ya devamlılık verdi, istedikleri yerde at koşturmalarını gerçekleştirtti. Bu da hayati 8 gol atan bir Zajc ve sahada basmadık yer bırakmayan bir Crespo yarattı.
-Pır pır Rossi'yi rakibi kanatlardan dövmek için hafızalandırdı, Osayi ile Ferdi'yi resmen bir zamanların sağlı sollu bekler efsanesi "Caner Erkin-Gökhan Gönül ikilisi" gibi oynattı. Her ikisi de takımı kanatlardan hücuma kaldırdı, ortalarını yaptı, goller kaçırdı veya attı... Çıktıklarında yerlerini Kim veya Serdar ile sıkı sıkıya doldurttu.
-Arda'yı akıllı monte etti, kafadan oynatıp harcatmadı. Diğer gençlere de "Arda'yı görün sıra sizede gelecek" işaretleri verdi. 
-Altay zaten Altay'dı daha da Altay oldu.
-Eskiden geride çok yalnız kalan Kim'e desteğin sağlanmasını gerçekleştirdi.
-Yahu ceset torbası Gustavo'yu bile ufak ufak deniyor ki, ya paket olsun ya da kalsın fayda versin. Ama ağır ve geriye dönük oynayan Gustavo'nun bu takımda yer bulması zor.
-Sistemi kurdu, ilk 11'ni ikide bir değiştirmedi, rakibe göre saha içi dokunuşları ve değişimleri yaptı. Kısacası galibiyet yolunda her şey mübahtır sözünü bir hoca olarak iyi kullandı.
İşte iki İsmail biri Kadıköy'de diğeri Beşiktaş'ta... İkisi de alkışlık.
Fulya'nın İsmael'i devam edecektir ama Kadıköy'ün İsmail'i de sezon bitiminde ikincilik ve böyle devam edilirse kalıcı olmalıdır.
Çünkü futbolda artık bol para, bol doviz dönemi bitti...
Kendini ispatlamak isteyen ucuz ama genç ve iyi hocalar artık revaçta. Bir de iyi yerli malı hocalar.
Hayırlı olsun İsmaillerimiz... Başarılarının devamını dilerim.

">

Kim ne derse desin, Beşiktaş hocasını buldu. 
Valerien İsmael, Karakartal için biçilmiş kaftandır. Bunu gün geçtikçe Beşiktaşlılar görecekler. İsmael'in kenar yönetimindeki stratejik uygulamalarının semeresini vereceğini 2 maçta gördük... İlk maç olmasına rağmen Trabzon'daki kıpırtı, Alanya maçındaki patlama Fransa Salzburg doğumlu hocanın Beşiktaş'a yapmaya çalıştığı aşının faydalı olacağını gösteriyor.
Hayırlı olsun Beşiktaşlılara... Ve Türk Futbolu'na...
Evet ligimizde son 8 haftadır hasta adamı ayaklandırıp şahlandıran bir İsmail daha var; İsmail Kartal...
Fenerbahçe'ye geldiğinden bu yana canla başla çalışan, olmayanları oldurttuğu görülen İsmail hoca bakın neler yaptı;
-Takımla birlikte çok zaman geçirdi. Her dakika topçularla yan yanaydı. Dertlerini dinledi, çözüm aramaya çalıştı kısacası otoriteyi bozmadan arkadaş oldu topçusuyla.
-Tek tek her futbolcuyu oynatarak denedi, baktı ki; Sosa, Ozan, Mesut, Valencia gibi arkadaşlar hızlanmayı engelliyor, sistemi bozuyor ve bir de kendilerini antrenörün üstünde sanıyorlardı hepsini kenara aldı. Yani işe yaramayanın ismi süper "star da olsa" forma giydirmedi. 
-Mert Hakan Yandaş ve İrfan Can Kahveci gibi cevherlerin içindeki takım hırsını, futbol azmini ve meastrolukları dışa çıkarttı. İrfan'ı istediği yerde serbest bıraktı. Mert Hakan da biraz kendi yerinde biraz da hocasının istediği taraflarda oynayarak takıma faydalı oluyor.
-İki Serdar'da da ısrarcı oldu. Aziz olanı Kim ile bir antlaşma duvarı kurdu, yani dişliler oturdu. Dursun olanı hiç bir şey yapmasa da rakibin adam eksiltmesine sebep oldu, rüzgardaki yaprak gibi düştükçe takımına faul ve pozisyon düşünme fırsatları yarattı. Bu arada gol fırsat yakalayınca üçünü kaçırdıysa birini attı.
-Zajc'a ve Crespo'ya devamlılık verdi, istedikleri yerde at koşturmalarını gerçekleştirtti. Bu da hayati 8 gol atan bir Zajc ve sahada basmadık yer bırakmayan bir Crespo yarattı.
-Pır pır Rossi'yi rakibi kanatlardan dövmek için hafızalandırdı, Osayi ile Ferdi'yi resmen bir zamanların sağlı sollu bekler efsanesi "Caner Erkin-Gökhan Gönül ikilisi" gibi oynattı. Her ikisi de takımı kanatlardan hücuma kaldırdı, ortalarını yaptı, goller kaçırdı veya attı... Çıktıklarında yerlerini Kim veya Serdar ile sıkı sıkıya doldurttu.
-Arda'yı akıllı monte etti, kafadan oynatıp harcatmadı. Diğer gençlere de "Arda'yı görün sıra sizede gelecek" işaretleri verdi. 
-Altay zaten Altay'dı daha da Altay oldu.
-Eskiden geride çok yalnız kalan Kim'e desteğin sağlanmasını gerçekleştirdi.
-Yahu ceset torbası Gustavo'yu bile ufak ufak deniyor ki, ya paket olsun ya da kalsın fayda versin. Ama ağır ve geriye dönük oynayan Gustavo'nun bu takımda yer bulması zor.
-Sistemi kurdu, ilk 11'ni ikide bir değiştirmedi, rakibe göre saha içi dokunuşları ve değişimleri yaptı. Kısacası galibiyet yolunda her şey mübahtır sözünü bir hoca olarak iyi kullandı.
İşte iki İsmail biri Kadıköy'de diğeri Beşiktaş'ta... İkisi de alkışlık.
Fulya'nın İsmael'i devam edecektir ama Kadıköy'ün İsmail'i de sezon bitiminde ikincilik ve böyle devam edilirse kalıcı olmalıdır.
Çünkü futbolda artık bol para, bol doviz dönemi bitti...
Kendini ispatlamak isteyen ucuz ama genç ve iyi hocalar artık revaçta. Bir de iyi yerli malı hocalar.
Hayırlı olsun İsmaillerimiz... Başarılarının devamını dilerim.

Tüm yazılarını göster