Yazımın başlığı soru yöneltiyor…
Cevaplayalım bakalım;
Fenerbahçe 20-21 Eylül’de seçimli bir kongre yaşayacak…
Başkan Ali Koç, adaylığını sürdürecek…
Aziz Yıldırım son divanda “yokum” dediği için, “varım” diyebileceği çok çok kötü futbol ortamını şu 1 ay içinde bekleyecek…
Eğer her şey normal giderse, Aziz başkanın oylarını Ali Koç’a yönlendireceği konuşuluyor…
Pekiiii…
Bir başkan adayı daha var değil mi?
Sadettin Saran…
İyi bir Fenerbahçeli…
Sporu seven, futbolla ilgili, hatta daha da ileri gidersek iyi de radyo/tv’si olan spor yayın kuruluşu sahibi…
Saran, adaylığını koltuğu kazanabilecek bir oya dönüştürmek için çalışıyor… Fenerbahçe içindeki grup, oluşum, dernek vesaireyi arkasına alabilme çalışmaları yapıyor…
Bazı küçük birlikler, dernekler, gruplar Sadettin Saran’a destek ve bol oy sözü veriyorlar!.. O da desteğe karşı maddi manevi destekler karşı sözü vererek “oysal garantiyi” kovalıyor… Haklıdır, çokta normaldir…
Bunlar hep rahmetle andığımız Semih Bayülken taktikleridir, başta Aziz Yıldırım başkan olmak üzere zamanında her aday olan bu ilginç süreçten geçti…
Saran da akılcı olarak öyle yürüyor, medyasındaki yorumcularla ve etrafındaki bilirkişiyle Fenerbahçe’nin başkanlık koltuğunu kovalıyor…
Yolu açık olsun, her daim şahsen dostluğuna dostluk göstermek bir renkdaşlık görevimizdir…
Bence;
Sadettin Saran bey, Başkan Ali Koç’un 2 ay kadar önce “gel başkan vekilim ol, sonrasında sen devam edersin” çağrısını iyice düşünmeliydi. Hayır demese akıllıca olabilirdi…
Çünkü Sadettin Saran, Ali Koç’la birlikte gözüküp kaleyi içten içten fethedebilecek yapıya ve akla sahip… İçten içten devam etmek, ileride Sadettin Saran’ı başkanlık koltuğuna çok rahat oturtacaktı…
“Ali bey kötü giderse Sadettin bey de kötü gözükürdü” tezlerinizi duyar gibiyim ve cevabım şu;
Ali Koç zaten 7 yıldır çok kötü bir performans sahibi, Sadettin Saran da bu 7 yıllık kötü gidişatın içinde miydi?
Hayır…
İşte, o zaman genel kurul ve aklı selim çoğunluk Saran’ı ayırır “Ali Koç’un yanında kendini gösteremedi tek başına iyi işler yapabilir bir şans verilmeli” derdi.
Fenerbahçe kulübünde 25-30 yıl çok kongre tutmuş ve yaşamış bir gazeteci/üye olarak, bu gibi olaylara, değişimlere çok şahit oldum, kısacası Saran Koç’un teklifini kabul etseydi ileride kolay başkanlığa gelişini de açık ara yaşayacaktık…
Çünkü;
Sadettin Saran bir Acun Ilıcalı değil… Aralarında yönetici bilimselliği farkı büyük… Saran’ın Stratejist kişiliği de ayrıca artı bir durum.
Neyse;
Hayırlısı olsun diyelim eğer Sadettin bey halen bir manevra yapabilirse geleceği banko başkanlıktır…
Zira;
BÜYÜK SAVAŞLAR KARŞI CEPHELERİ AZALTARAK KAZANILIR…
">
Yazımın başlığı soru yöneltiyor…
Cevaplayalım bakalım;
Fenerbahçe 20-21 Eylül’de seçimli bir kongre yaşayacak…
Başkan Ali Koç, adaylığını sürdürecek…
Aziz Yıldırım son divanda “yokum” dediği için, “varım” diyebileceği çok çok kötü futbol ortamını şu 1 ay içinde bekleyecek…
Eğer her şey normal giderse, Aziz başkanın oylarını Ali Koç’a yönlendireceği konuşuluyor…
Pekiiii…
Bir başkan adayı daha var değil mi?
Sadettin Saran…
İyi bir Fenerbahçeli…
Sporu seven, futbolla ilgili, hatta daha da ileri gidersek iyi de radyo/tv’si olan spor yayın kuruluşu sahibi…
Saran, adaylığını koltuğu kazanabilecek bir oya dönüştürmek için çalışıyor… Fenerbahçe içindeki grup, oluşum, dernek vesaireyi arkasına alabilme çalışmaları yapıyor…
Bazı küçük birlikler, dernekler, gruplar Sadettin Saran’a destek ve bol oy sözü veriyorlar!.. O da desteğe karşı maddi manevi destekler karşı sözü vererek “oysal garantiyi” kovalıyor… Haklıdır, çokta normaldir…
Bunlar hep rahmetle andığımız Semih Bayülken taktikleridir, başta Aziz Yıldırım başkan olmak üzere zamanında her aday olan bu ilginç süreçten geçti…
Saran da akılcı olarak öyle yürüyor, medyasındaki yorumcularla ve etrafındaki bilirkişiyle Fenerbahçe’nin başkanlık koltuğunu kovalıyor…
Yolu açık olsun, her daim şahsen dostluğuna dostluk göstermek bir renkdaşlık görevimizdir…
Bence;
Sadettin Saran bey, Başkan Ali Koç’un 2 ay kadar önce “gel başkan vekilim ol, sonrasında sen devam edersin” çağrısını iyice düşünmeliydi. Hayır demese akıllıca olabilirdi…
Çünkü Sadettin Saran, Ali Koç’la birlikte gözüküp kaleyi içten içten fethedebilecek yapıya ve akla sahip… İçten içten devam etmek, ileride Sadettin Saran’ı başkanlık koltuğuna çok rahat oturtacaktı…
“Ali bey kötü giderse Sadettin bey de kötü gözükürdü” tezlerinizi duyar gibiyim ve cevabım şu;
Ali Koç zaten 7 yıldır çok kötü bir performans sahibi, Sadettin Saran da bu 7 yıllık kötü gidişatın içinde miydi?
Hayır…
İşte, o zaman genel kurul ve aklı selim çoğunluk Saran’ı ayırır “Ali Koç’un yanında kendini gösteremedi tek başına iyi işler yapabilir bir şans verilmeli” derdi.
Fenerbahçe kulübünde 25-30 yıl çok kongre tutmuş ve yaşamış bir gazeteci/üye olarak, bu gibi olaylara, değişimlere çok şahit oldum, kısacası Saran Koç’un teklifini kabul etseydi ileride kolay başkanlığa gelişini de açık ara yaşayacaktık…
Çünkü;
Sadettin Saran bir Acun Ilıcalı değil… Aralarında yönetici bilimselliği farkı büyük… Saran’ın Stratejist kişiliği de ayrıca artı bir durum.
Neyse;
Hayırlısı olsun diyelim eğer Sadettin bey halen bir manevra yapabilirse geleceği banko başkanlıktır…
Zira;
BÜYÜK SAVAŞLAR KARŞI CEPHELERİ AZALTARAK KAZANILIR…