Corona virüsüne yakalanan 36 yaşındaki kadın yaşadıklarını anlattı

Corona virüsüne yakalanan 36 yaşındaki kadın yaşadıklarını anlattı
Güncelleme:

Dünya çapında virüs bulaşan kişi sayısı 275 bini ölü sayısı da 11 bini geçerken İngiltere'de yaşayan 36 yaşındaki 10 yaşındaki kızından ayrı düşen anne, yaşadıklarını anlattı.

İngiltere'nin Newcastle kentinde yaşayan Ingé Kirsten, dünya üzerinde corona virüsüne yakalanan 275 bini aşkın kişiden yalnızca biri.

Genç kadın, durumun ne kadar ciddi olduğunu göstermek ve corona virüsünü önemsemeyenlere çok dikkatli olmaları gerektiğini kanıtlamak için bir vdieo çekti.

Hastanede tedavi altında olan kadın, hastanede çektiği bir videoyu sosyal medya hesabında paylaştı.

Durmadan öksürdüğü, soluksuz kaldığı ve nefes almakta zorlandığı videoyu sosyal medya hesabında paylaşan Kirsten için en zoru ise kızından ayrı kalmak.

Soluk alıp vermesine yardım etmesi için sürekli olarak nefeslik takan Ingé Kirsten, kalp hastalığı olduğu için riskli hasta durumunda olduğunu söyledi.

İnsanlara evden çıkmamaları konusunda çağrıda bulunan kadın, virüsü ciddiye almaları gerektiğini, hastalık döneminin tahmin ettiğinden çok daha zor geçtiğini anlattı.

Hükümetin Covid-19 tavsiyesini görmezden gelenlere ateş püsküren 36 yaşındaki kadın, İngiliz Daily Mirror gazetesine açıklamalarda bulundu:

"Bu hastalık gerçekten çok kötü. Üstelik kızımdan iki hafta ayrı kalmak zorundayım. Onu görmeden yaşamak çok zor. Eminim hiç kimse kendini veya sevdiklerini bu pozisyonda görmek istemez."

Geçtiğimiz Pazar akşamı hastalığının kötüye gittiğini anlatan kadın, boğazının kuruduğunu, sesinin kısıldığını, öksürmekten nefes almaya fırsat bulamadığını söyledi.

Hastalıkla başa çıkmaya çalıştığını anlatan Ingé Kirsten, en zorunun 10 yaşındaki kızı Macey'den ayrı kalmak olduğunu söyledi.

İngiltere'de düne kadar restoran, bar, kafe, sinema ve tiyatroların açık kalmasına karar verilmişti. Ancak Hükümet, insanlara ihtiyaç olmadığı takdirde dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulunmuştu.

Başbakan Boris Johnson, dün düzenlediği basın toplantısında, hafta başında açıklanan önlemleri güçlendireceklerini belirterek, "Kafelere, barlara ve restoranlara mümkün olan en kısa sürede bu gece kapanacakları ve yarın tekrar açılmayacaklarını söylüyoruz." dedi.

Johnson, kararın gece kulüpleri, sinemalar, tiyatrolar ve spor salonları gibi yerler için de geçerli olduğunu belirti.

Halktan, evden çıkmayıp sağlığın korunmasına katkı yapmalarını isteyen Johnson, el ele vererek virüsü yeneceklerini ifade etti.

İngiltere’de dün yapılan resmi açıklamaya göre hayatını kaybedenlerin sayısı 40 artarak 184 olmuştu. Yoğun bakıma ihtiyaç duyan vakaların artmasıyla Londra’daki iki hastanede kapasitelerin tamamı dolmuştu.

Johnson, pazartesi yaptığı açıklamada halka, bar, restoran ve gece kulübü gibi yerlere gitmeme tavsiyesinde bulunsa da bunun gibi mekanların kapatılması kararı alınmamıştı.

İlk başlarda nüfusun en az yüzde 60’ına virüsün bulaşması yoluyla toplumsal bağışıklılık kazanılması stratejisi güden İngiliz hükümeti, eleştiriler ve toplamda ölü sayısının 250-300 bin arasında olacağını gösteren raporların ardından geri adım atmıştı.

İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, yeni tip corona virüsü (Covid-19) salgınının ekonomik etkilerine karşı alınan önlemler kapsamında, ülke tarihinde ilk kez iş yerlerine gidemeyen çalışanların maaşının yüzde 80'inin ayda 2 bin 500 sterline kadar devlet tarafından karşılanacağını duyurdu.

Sunak, yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınının etkilerine karşı alınan ekonomik tedbirlere dikkati çekti. İnsanların işlerini kaybetmekten endişe duyduğunu bildiklerini anlatan Sunak, salgına karşı uygulanacak ekonomik müdahalenin insanların işlerini ve gelirlerini de koruyacağını aktardı.

Sunak, ülke tarihinde ilk kez hükümetin vatandaşların maaşlarına yardım etmeye yönelik adım atacağını belirterek, şunları kaydetti: "İş yerlerine gidemeyen çalışanların maaşlarının yüzde 80'i, ayda 2 bin 500 sterline kadar hükümet tarafından karşılanacak. Bu, ortalama gelirin üzerinde ve elbette işverenler istedikleri takdirde maaşları artırabilirler. Bu, İngiltere'deki çalışanların, işverenlerinin onlara ödeme yapabilecek durumda olmasa bile işlerini koruyabilecekleri ve maaşlarının en az yüzde 80'inin ödenebileceği anlamına geliyor."

Söz konusu programın başlangıçta en az 3 ay süreceğine işaret eden Sunak, uygulamanın gerektiği takdirde uzatılacağını bildirdi.