WikiLeaks'ta şok DEAŞ ayrıntısı: Göz yumuldu

WikiLeaks'ta şok DEAŞ ayrıntısı: Göz yumuldu

WikiLeaks belgelerinden DEAŞ ile ilgili şoke eden ayrıntılar çıktı.

WikiLeaks belgelerine göre, Clinton’ın 2014’teki e-postalarından birinde, cihatçılara ABD’nin Körfez’deki müttefiki Riyad ile Katar’ın destek çıktığı belirtiliyor

IŞİD’in Irak ve Suriye’de gücünü artırma yoluna girdiği 2014’te cihatçı gruba Suudi Arabistan ve Katar’ın gizli mali destek ve lojistik sağladığının Washington tarafından o dönemde bilindiği iddia edildi. Wikileaks’in sızdırdığı ABD Demokrat Parti başkan adayı Hillary Clinton’un kampanya şefi John Podesta’nın e-postaları yankı bulmayı sürdürüyor. Geçen cumartesi aralarında Türkiye’ye ilişkin olanların da yer aldığı 2 bini aşkın eposta Wikileaks tarafından yayımlanırken dün de sızıntının ikinci bölümü paylaşıldı. Clinton, 17 Ağustos 2014 tarihinde o dönemde ABD Başkanı Obama’nın danışmanlığını yapan Podesta’ya gönderdiği e-postada IŞİD’i yenilgiye uğratmak için planını anlatıyor. 2014, 35 bine yaklaşan sivil kayıplarla IŞİD’in terör estirdiği Irak ve Suriye’nin en kanlı yıllarından biriydi.

E-posta, şu cümleyle başlıyor: “Bütün trajik yönlerine rağmen, IŞİD’in Irak’taki ilerleyişi ABD hükümetine, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki kaotik güvenlik durumuyla başa çıkma yöntemlerini değiştirmesi için fırsat sunuyor.” Clinton’a göre bu meseledeki en önemli faktör eski usül askeri çözümlerden uzak dururken istihbarat kaynaklarını ve özel operasyon birliklerini “agresif” bir şekilde kullanmak. E-postada Irak’ta IŞİD’le savaşta Peşmerge güçlerinin ve Irak ordusu içindeki güvenilir unsurların kullanılması gerektiği belirtiliyor. Peşmergelerin CIA ve özel kuvvetler ile uzun süreli ilişkisi olduğu da vurgulanıyor, ABD yardımı ile Kürt güçlerinin IŞİD’i yenebileceği savunuluyor.

Clinton’a göre Kürtler aynı zamanda yeni Irak hükümetine kendini organize etme ve Suriye’deki Sünni direnişi, iktidar merkezini ÖSO gibi daha ılımlı gruplara doğru kaydırarak, yeniden yapılandırma şansı verebilir. Belgede, geçmişte ABD ile Türk ordusu arasında anlaşma neticesinde, PKK’nin eline geçmesi kaygısıyla Peşmergeye ağır silahların verilmesinin engellendiği, ancak Irak’taki yeni durumun yanı sıra Türkiye’deki politik ortamın bu siyaseti geçersiz kıldığı belirtiliyor. “Militer/ paramiliter operasyon sürerken, bir yandan da IŞİD ve bölgedeki diğer radikal Sünni gruplara gizli mali ve lojistik destek sağlayan Katar ve Suudi Arabistan hükümetlerine baskı için diplomatik ve geleneksel istihbarat varlıklarımızı kullanmaya ihtiyacımız var” diyen Clinton, Irak’taki durumun, K. Afrika’dan Türkiye sınırlarına “bölgesel yeniden yapılandırmanın” en son ve en tehlikeli örneğini gösterdiğine dikkat çekiyor.