Böreği geldi ama yiyemeden bayıldı!
'2 gün aç gezdim, pastaneye girdim, baştan söyledim param olmadığını...'
Sakarya Akyazı'ya gittiğimizde onu bir parkın duvarında tek başına otururken bulduk. Başı önde, yoldan gelip geçenleri izleyerek akşamı bekliyordu. "Ben gönül yorgunuyum" diye sözlerine başlayan Pektaş, hikâyesini Habertürk'e anlattı.
Sakarya'nın Akyazı ilçesi Yağcılar Köyü'nde işçi bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Ayten Pektaş, ilkokula kadar okuyabildi. İlerleyen yıllarda da köyünden gelin çıktı. Kocası garsondu. "İleride çocuklarımız rahat etsin" dediler ve İstanbul'a taşındılar. Eşi havalimanında yer hizmetlerinde işe başladı. Sigortası, maaşı, bolca da bahşişi vardı. İki çocukları oldu.
Artık tencerede yemek sorunsuz pişiyor, ceplerinde harçlıkları oluyordu. Ayten Pektaş da kimi zaman emlakçıda, mobilya mağazasında çalıştı, kimi zaman da bulaşıkçılık yaptı. Her şey yoluna giriyordu ki, eşi başka bir kadınla gitti. Boşandılar. Büyüyen çocuklardan biri kuaför oldu ve Kıbrıs'a yerleşti, diğeri arkadaşlarıyla İstanbul'da kalmayı tercih etti.
KOCASI VE ÇOCUKLARI TERKEDİNCE AKYAZI'YA DÖNDÜAyten Pektaş bir anda her şeyini kaybetti. Psikolojik olarak dibe vurdu. Dört kişilik ailesini geride bırakıp tek başına Akyazı'ya döndü. Elindeki tek bir çantayla. Çocukları arayıp sormayınca, elde avuçta para da kalmadı. Kaymakamlık ve belediyeden maddi destek almaya başladı. Sağlığı iyice bozulan, Akyazı Belediyesi'nin yardımıyla bir motelde konaklamaya balayan Ayten Pektaş, yaşadıklarını şöyle anlattı: