Aileler, gençler dikkat ! Korkutan cinsel istismar raporu

Aileler, gençler dikkat ! Korkutan cinsel istismar raporu
Güncelleme:

Yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda Türkiye'de Türk filmlerindeki "gazoza ilaç atma" taktiği ile cinsel istismar olaylarında ciddi bir artış yaşanıyor.

Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre; Uzmanlar, psikoaktif madde ve santral sinir sistemini baskılayıcı ilaçların çoğunun renksiz, kokusuz ve tatsız olduğu için tüketilirken anlaşılamadığını vurguluyor.

İçeceklerine uyuşturucu veya uyarıcı madde atıldıktan sonra cinsel saldırıya uğrayan mağdurların yaşadıklarını ortaya koyan araştırmanın sonuçları, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan Emre Mutlu ile İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nden Faruk Aşıcıoğlu tarafından “Uyuşturucu Madde Etkisi Altındaki Mağdurların Uğradığı Cinsel Saldırılar” başlığı ile yayımlandı.
Kendini savunamıyor

Çalışma kapsamında Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu’na gelen vakalar arasından cinsel saldırı mağduru olduğu iddia edilen ve biyolojik örneklerinde alkol, uyuşturucu ve cinsel saldırıyı kolaylaştıran ilaç saptananların toksikolojik analiz sonuçlarına bakıldı. Analiz sonuçları üzerinden yapılan değerlendirmede, mağdurlarda sedasyon ve uyku hali görüldüğü, kendilerini savunamayacak hale getirildikleri vurgulandı.

Halsizliğe dikkat

Uzmanlar, cinsel saldırganların kurbanlarını alkol ve uyuşturucuyu karıştırıp tuzağa düşürdüklerini, bu eylemlerin sıklığında artış olduğunu belirtti.

Psikoaktif madde ve santral sinir sistemini baskılayıcı ilaçların renksiz, kokusuz ve tatsız olması nedeniyle tüketilirken anlaşılamadığı vurgulanırken şöyle denildi: “Potansiyel mağdurlara ve özellikle öğrencilere eğitim verilmesi gerekmektedir. Bara gidenlerin bir iki içkiden sonra beklenmedik şekilde aşırı halsizlik hissetmeleri durumunda hemen oradan ayrılıp hastaneye gitmeleri önerilebilir.”

‘Sabah uyandığımda bir yataktaydım’

İki kişinin cinsel saldırısına uğrayan bir mağdurun yaşadıkları araştırmada şöyle anlatıldı: “Mağdur bir kafeye gittiğini, iki bira içtiğini, dışarı çıktığında adamın birinin kolundan tuttuğunu, bu kişinin kendisini evine götürdüğünü, ‘sana bir kahve yapayım toparlan’ dediğini, kendisinin ise soda istediğini, sodayı içtikten sonra kalkmak istediğinde kalkamadığını ve kendinden geçtiğini, ertesi sabah kendini bir yatakta bulduğunu, üzerinde sadece pike olduğunu, karşısında iki kişi gördüğünü, bu kişilerden şikâyetçi olduğunu söylemiştir.”

Milliyet