Foça'daki tekne faciasıyla ilgili şok iddia

Güncelleme:

İzmir’in Foça ilçesinde, alabora olan teknede annesi ve 2 kardeşi ölen, erkek kardeşi içinse arama çalışmalarının devam etiği olaydan sağ kurtulan Kaan Niyazi Özarmağan, kaza anı ve sonrasına dair yaşadıklarını anlattı.

Foça ilçesinde, 2 Ağustos tarihinde Hayırsız Ada açıklarında bir teknenin alabora olması sonucu 2'si çocuk 4 kişi yaşamını yitirmiş, 5 kişi sudan sağ çıkarılırken, kaybolan 1 çocuk içinse arama kurtarma çalışmalarına başlanılmıştı. Faciada sağ kurtulan Kaan Niyazi Özarmağan (19) da teknenin içerisindeydi. Faciada Kaan Niyazi Özarmağan'ın annesi Sermin Özarmağan (38) ve 2 kardeşi Elifnas Özarmağan (16), Çınar Ege Göksoy (8) hayatını kaybetti, 7 yaşındaki kardeşi Sarp Göksoy içinse arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.

Olaydan sağ kurtulan Kaan Niyazi Özarmağan, Karşıyaka'da bulunan dedesinin evinde taziyeleri kabul ediyor. Yaklaşık 1 aydır Foça'da kamp yapan ve iş çıktığı zaman da yevmiye usulü çalıştığını ifade eden Özarmağan, bayramın ilk günü annesi, kardeşleri ve kardeşinin arkadaşı olan Sude Naz'ın (16) ailesine dahil olarak yanına geldiğini söyledi.

 "‘Sizin için tekne ayarladım' deyince tamam dedik"

Akşam saatlerinde yanına gelen ailesi ile birlikte vakit geçirdiğini belirten Özarmağan, daha sonra annesinin arkadaşı olduğunu belirttiği Şennur Avcı'nın, annesini aradıktan bir süre sonra kızı Kardelen Avcı (17) ile birlikte yanlarına geldiğini söyledi. Özarmağan, “Sahilde hep birlikte sohbet ettik. Mustafa Güzel de arada bir gelip gidiyor ve kendisiyle de sohbet ediyorduk. Güzel, kaptan Adem D. ile konuşmuş ve ‘sizin için tekne ayarladım, sabah 7'de tekneyle açılıp, karşı koyları gezip geleceğiz' deyince bizde tamam dedik. Sabah olunca ben ve Mustafa Güzel tekneye bakmaya gittik. Kaptan Adem D., tekne ile açılmış. Bir süre bekledikten sonra kaptan geldi ve teknenin içerisine biraz su dolmuş olduğunu gördüm. Kaptan, ‘teknenin içerisine biriken suyu boşaltın da çıkalım' dedi. Bizde tekne içerisine dolan suyu boşalttık. Kaptan, bize kaç kişi olduğumuzu sormadı ve 'hadi binin gidelim' dedi. Kişi sayısını sorsaydı biz o kadar kişi binmezdik. Tekneye bindikten sonra oradaki bir tatil köyüne gittik. Mustafa Güzel'in çapa atmasıyla yaklaşık yarım saat yüzdük, eğlendik. Kaptansa teknede alkol içti” diye ifade etti.

“Kaptan, yapmak istediği şaka ile ailemin kasten ölümüne sebep oldu”

"Yüzdükten sonra annemlerle birlikte çarşıya gidip biraz gezdikten sonra tekrar dönmek gibi bir niyetimiz vardı" diyen Özarmağan, "Tekne açıldıktan bir süre sora balığa gitme konusu oldu. Aslında Mustafa Güzel ve kaptan balığa gidecekti. Ben 'hava patlak gitmeyelim' diye ikaz ettim kaptanı; fakat beni dinlemedi. O sırada kaptan, bak ‘Güzel'e nasıl şaka yapacağım' dedi. Kendisine nasıl şaka yapacağını sorduğum esnada tekne ilerlerken dalgalar tekneye geldi ve tekne su aldı. İkinci dalga sonrası da tekne su alınca, teknenin burnu suya gömüldü. Bizimkileri ben ‘batıyoruz' diye geri çekince tekne biraz düzeldi; fakat kaptan Adem D., teknenin yan yatmasına sebep oldu ve tamamen devrildik. Annemi ve kardeşlerimi suyun içerisinden çıkardım. Hepimiz teknenin etrafına toplandık. Tekne ters dönmüştü, bizler tekneye tutununca tekne tamamen battı. Kaptan, yapmak istediği şaka ile ailemin kasten ölümüne sebep oldu. Havanın patladığını ve balığa gitmememiz gerektiği konusunda defalarca uyarmama rağmen beni dinlemeyerek kafasına göre hareket etti” diye belirtti.

“10 kişi olduğumuzu gördüğü halde tekneye aldı”

Kendilerinden ücret alındığına dair haberler yayınlandığını gördüğünü söyleyen Özarmağan, “Böyle bir şey kesinlikle olmadı. Tanıdığımız kişi olan Mustafa Güzel, haberimiz yokken kendisi gidip tekneyi ayarlıyor. Bizden ücret bile talep etmediler, kişi sayısını dahi bildirmediler. Bizim 10 kişi olduğumuzu gördüğü halde tekneye aldı. Teknede bir can yeleği, simit olsaydı hiç böyle olmazdı” diye sözlerini tamamladı.