Ali Serim’den Ekonomiye Üç Maddelik Yol Haritası

Ali Serim’den Ekonomiye Üç Maddelik Yol Haritası
Güncelleme:

Fin-As Danışmanlık AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Serim’den ekonomi yönetimine çağrı: Yapısal Reformları Acilen Devreye Alınması, Yurtdışı Müteahhitlik Hizmeti Veren Firmaların Gayri Nakdi Kredi İhtiyaçlarının karşılanması ve Turizmcinin fonlanması oldukça faydalı olacaktır.

Finans Uzmanı Ali Serim, yaptığı açıklama da yapısal reformların neden bu kadar geciktirildiğini yabancı yatırımcının anlamadığının belirterek “Türkiye bu kapsamda neler yapması gerektiğini çok iyi biliyor. Hazır bir alt yapı var. En klişe tabirle helva yapmak için bütün malzeme hazır. Mesele helva yapmaya başlamak. Çok zaman kaybettik. Yıllar önce yapılması gereken bir atılım olsa da, gecikme için bahanemiz ne olursa olsun acilen devreye alınması gerekiyor. Uzun süre seçimsiz bir dönem önümüzde. Bu seçimsiz dönemi yapısal reformlara konsantre olmaya ayırmalıyız zira yapısal reformların olumlu etkilerini görmek, vereceği meyveyi almak da uzun bir zaman alıyor.” şeklinde konuştu.

Ekonominin içinde bulunduğu sıkıntıyı rahatlatmanın kısa vadede 2 yolu bulunduğunu söyleyen strateji ve finans uzmanı Serim, “Yurtdışı müteahhitlik gelirleri ve turizm sektörü gelirleri maksimum seviyeye taşınmalı. Bunun için de sektör oyuncularının Devlet desteğiyle finanse edilmesi konuşulmalı. KGF gibi mekanizmaları geliştiren bürokrasimiz bu tür destek mekanizmaları konusunda uzmanlarımız olduğunu dünyaya ispatladı. Ne müteahhitlerinizin ne de Turizmcimizin öz kaynakları büyük atılımlar yapmakta yeterli seviyede. Fakat devlet bütçesini zorlamayacak destekler vermek suretiyle önemli döviz girdisi yaratma imkanımız var.” dedi.

“Dünya devleriyle yarışıyoruz”

Uluslararası alana açılmaya hazır Türk Müteahhitlerinin önünde bazı engeller olduğunu ancak yine de Türkiye’nin önünün açık olduğunun bilinmesi gerektiğini hatırlatan Ali Serim, “ENR tarafından her yıl  hazırlanan ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi’ listesinde Türkiye, 43 firma ile birinci sıradaki Çin’in ardından dünyada ikinciliğini korudu. Bu muazzam bir potansiyeli işaret etmektedir.” Şeklinde konuştu. Serim, “Listede Çinli firmaların 1. Sırayı almasının sebebi tamamen Çin Devletinin sağladığı proje finansmanı ve en önemlisi Çinli Firmaların teminat mektubu konusunda aldığı devlet desteğidir. Çinli firmalar sadece proje gelirleri karşılığında sonsuz miktarda teminat mektubu bulabilmekte, sağlayabilmektedirler. Öte yandan Türk Müteahhitlerinin daha fazla iş alamamasının önündeki en büyük etken gerek İhalelere katılım için istenen, gerekse ihale kazanıldıktan sonra alınacak ödeme ve garantiler için verilecek, gayri nakdi kredi kabul edilen, teminat mektuplarının Türk Bankacılık Sektörü tarafından çeşitli sebeplerle verilememesinden kaynaklanmaktadır. Bankalarımız genellikle proje gelirleri karşılığında çalışmamaktadır. Türk Müteahhitlerden bankalarımız veremeyecekleri garantiler veya ipotekler talep etmekte, bu talepleri karşılayamayan firmalar çok rahat bir şekilde kazanabilecekleri uluslararası İhalelere teklif bile verememektedirler. Hâlbuki dünya bu ihaleleri kazanması durumunda Türk Müteahhitlerin çok kaliteli imalatlar yapıp, işi zamanından önce işverene teslim eden yeterlilikte olduğunu kabul etmektedir. Yurtdışından ülkemize döviz sellerinin akmasını sağlayabilecek bu sektörün teminat mektubu sorunu devletin geliştireceği bir garanti mekanizmasıyla, adeta devleti proje ortağı yaparcasına geliştirilmelidir. Tamamen proje risklerinin analiz edileceği, müteahhitlerden sadece iş getirmesi, ihale kazanması ve işleri zamanında teslim etmesi beklenirken teminat mektubu riskleri konusunun tamamen kurulacak bu yeni mekanizma tarafından üstlenileceği bir yapı öneriyorum. Şayet böyle bir yapı oluşturulabilirse sektör ülkeye yılda ilk etapta ek 20-30 milyar dolar döviz girdisini kolaylıkla sağlayabilir.” Dedi.

Ali Serim “Turizm İçin İnovatif Bir Strateji Gereklidir”

Serim açıklamasının devamında Turizm sektöründe atılması gereken  önemli adımlara da değindi. Ali Serim “Diğer bir konu ise Turizmcimizin tahakkuk etmemiş ama kontratsallaşmış alacaklarının finansmana konu edilebilmesini, forfaiting mantığı kapsamında sağlanacak devlet destekli bir yapının, hatta bir ‘Turizm Bankasının’ kurulmasının gerekliliğidir. Turizmcimiz de ucuz ve teminatı sadece gelecekteki alacakları olan bir finansmana ulaşabilirse işlerini muazzam bir hızla büyütebilecek, oda sayısını arttıracak, gelir seviyesini ve karlılığını daha üst liglere taşıyabilecek potansiyele sahiptir. Finansman maliyetleri dayatılamaz boyutlara ulaşmıştır. Bu sene gözlenen sektör başarısının bütün zorluk ve ucuz finansmana ulaşabilme imkânsızlıklarına rağmen yaşandığını düşündüğümüzde potansiyelin büyüklüğü hemen anlaşılabilir. Türkiye’nin en büyük gücü cennet coğrafyası, kültürü ve tarihini kazanç kapısına çeviren Turizm Sektörüdür. Dünya liderliğine oynaması gereken başlıca iş kolu Turizmdir! Devletimiz klasik mantığından sıyrılarak daha girişimci ve daha inovatif bir stratejiyi kurgulamalıdır. Türkiye’nin insan gücü, yaratıcılığı ve çalışkanlığı ile bu zihniyet değişimini önemli başarılara hızla vesile kılacağından kimse tereddüt etmemelidir” dedi.