''Bahçeli ve Erdoğan esir alındı''

''Bahçeli ve Erdoğan esir alındı''
Güncelleme:

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Görüyoruz ki; Çin Merkez Komitesi Türkiye Komiseri, namı diğer ‘Kısmen İktidar’, Sayın Cinping Perinçek, ’Müslümanım’ diye diye gezen Sayın Erdoğan’ı da, ’Türk milliyetçisiyim’ diye diye gezen Sayın Bahçeli’yi de nasıl olduysa esir almış” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bazı dostlar diyorlar ki, dükkanlar kapanıyor, şirketler kapanıyor. Kapanan falan yok, her şey ortada” sözlerine tepki gösterdi. Akşener, “Sayın Erdoğan’a şiddetle tavsiye ediyorum; tespitlerini sağlam analizlere dayandır. Danışmanlarının kulağına üfledikleriyle, milletimizin huzuruna çıkıp, yalan yanlış konuşma” dedi.

Meral Akşener’in, Erdoğan’ın sözlerine tepki gösterdiği konuşmasındaki bölüm şöyle:

"Biz diyoruz ki; Ötelenecek krediler Halk Bankası ile sınırlandırılmasın. Erteleme süresi 6 ay yerine, 1 yıl olsun. Ayrıca ötelemeden kaynaklanacak faiz yükü, bankalarla yapılacak bir anlaşma çerçevesinde, Hazine tarafından karşılansın. Yalnız burada, dikkatinizi çekmek istediğim ilginç bir durum var. Esnafımızın kredi borçlarını erteleme kararı aldığına göre, Sayın Erdoğan, piyasa şartlarını biliyor olmalı, değil mi? Ancak nedense, bu karara rağmen, çıktı dedi ki; “Bazı dostlar diyorlar ki, dükkanlar kapanıyor, şirketler kapanıyor. Kapanan falan yok, her şey ortada.” Aynen böyle dedi… E, ben de şimdi doğal olarak, kendisine sormak istiyorum: Eğer işler yolundaysa, ve her şey de ortadaysa, kredi taksitlerini neden öteliyorsun? Yok eğer esnaf zordaysa, ve ödemelerini öteliyorsan, o halde nasıl oluyor da, işler tıkırında diyorsun? Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu Sayın Erdoğan?Dava arkadaşlarım;2020 yılında, 40 binin üzerinde gerçek kişi işletmesi ve şirket kapandı. Kaldı ki, resmi kapanma işlemi zaman aldığı için, fiilen kapanan işletme sayısı, maalesef bunun çok üzerinde. Ayrıca, kriz dönemlerinde kurulan şirket sayısının artması, kimseyi yanıltmasın. Böyle dönemlerde, borçlarını ödeyemediği için, birçok firmanın kredibilitesi bozulur. O nedenle firmalar, iş yapabilmek ve bazı yükümlülüklerden kaçınmak için, çareyi yeni şirket kurmakta bulurlar. Sayın Erdoğan’a şiddetle tavsiye ediyorum; Tespitlerini sağlam analizlere dayandır. Danışmanlarının kulağına üfledikleriyle, milletimizin huzuruna çıkıp, yalan yanlış konuşma. Veriler ortadayken, “Kapanan işletme yok” demek en hafif tabiriyle ciddiyetsizliktir. Çaresizlikten kurulan şirketlere bakıp, “İşler tıkırında” demekse, düpedüz cehalettir. Dahası var. Eylül sonu itibarıyla, istihdamımız 896 bin kişi azaldı. Geniş tanımlı işsizlik ise, 10 milyon 600 bin kişiye ulaştı. Sayın Erdoğan; Madem bu kadar iş imkânı var,Madem yeni yeni şirketler kuruluyor. Madem ekonomi şaha kalktı gidiyor, o zaman, neden istihdam sürekli azalıyor?” 

"KISMEN İKTİDAR ERDOĞAN VE BAHÇELİ'Yİ ESİR ALDI"

İktidarın Uygur Türkleri’ne yönelik politikalarını eleştiren Akşener, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi esir aldığını öne sürdü.

Akşener’in açıklaması şöyle:

Görüyoruz ki; Çin Merkez Komitesi Türkiye Komiseri, namı diğer “kısmen iktidar”, Sayın Cinping Perinçek,“Müslümanım” diye diye gezen Sayın Erdoğan’ı da ,“Türk milliyetçisiyim” diye diye gezen Sayın Bahçeli’yi de, nasıl olduysa esir almış. Çin’in, Türkistan’da, Uygur kardeşlerimize uyguladığı zulme,Avrupa’dan, Amerika’dan ses geliyor, ama Ankara’dan hala çıt çıkmıyor.

Bu Cumhur ittifakı gerçekten bir acayip… HDP binasında, Apo posteri bulunca şaşırıyorlar ama,Seçim zamanı mektubunu okutmaya gelince, dert etmiyorlar. Yana yakıla, “HDP kapatılsın” diyorlar ama,Bunun için en ufak bir adım bile atmıyorlar. Nitekim bunlara sorarsan,En büyük Türk, en has Müslüman kendileridir ama,“Müslüman Türküm” dediği için, zulüm gören kardeşlerimizi duymuyor, iki laf edemiyorlar. Böyle cıvıklık, böyle ciddiyetsizlik olmaz. Böyle devlet yönetilmez. Yazıklar olsun.

Ayrıca ortada bir de, Çin’le 2017 yılında yapılmış bir, “Suçluların İadesi Anlaşması” var. Bunu, Dışişleri Komisyonu gündemine almaya cesaret edebilecekler mi çok merak ediyorum. Buradan ilan ediyorum;Bunu yapacak kişi, kardeşlerimizin mezalimine imza atacak kişidir. Ve bunu bir utanç nişanı olarak, ömür boyu taşıyacaktır.”