Türkiye'nin ''hayalet'' üniversitesi !

Türkiye'nin ''hayalet'' üniversitesi !
Güncelleme:

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin 3'te 1'i "hayalet kadro" çıktı.

Ankara Tabip Odası (ATO) Başkanı Çetin Atasoy, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kadrosu bulunan 44 profesör ve doçentin, Ankara’nın farklı hastanelerinde çalıştıklarını belirterek, “Böylece üniversitede öğrencilere ders verecek ya da asistan yetiştirecek 44 kişilik kadro, yerini hayali bir kadroya bırakmış oluyor. Madem üniversitenin bu kadar adama ihtiyacı yoktu neden kadro açıldı? Hâlâ bu kişiler o kadroları niye işgal ediyorlar? Üstelik kadroları üniversitede bulunduğu için çalıştıkları hastanedeki aynı işi yapan profesör ya da doçentlerden yaklaşık 2 bin lira fazla alıyorlar. Bu da başka bir haksızlık” dedi.

Hürriyet gazetesinden Meltem Özgenç'in haberine göre Atasoy, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli olması gereken, 72 profesör, 58 doçent ve 57 yardımcı doçent, toplam 187 kişiden 44’ünün (29 Prof. 13 Doç. ve 2 Yrd. Doç) Ankara’nın farklı hastanelerinde görev yaptığını açıkladı.

“Fakültenin üçte biri yok. Bu kabul edilemez. Kişisel ihtiyaçlar karşılanıyor ancak kamunun ihtiyacı karşılanmıyor” diyen Atasoy Hürriyet’e şunları söyledi:

2 BİN LİRA FAZLA MAAŞ

“Bu olmaması gereken bir durum. Çünkü, üniversiteler ihtiyaçları olduğu için kadro açarlar, öğrenci ve asistan yetiştirirler. Oysa Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 187 öğretim görevlisi olması gerekirken 143 kişi hizmet veriyor. 2’si YÖK üyesi, başka hastanelerde başhekimlik olmak üzere farklı görevlerde çalışan diğer 44 kişi üniversiteden ayrılmadan yeni görevlerini sürdürüyorlar. Bu da başka bir haksızlığı beraberinde getiriyor. Çünkü göğüs cerrahı olarak Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Numune hastanesine geçen bir profesör orada çalışan bir göğüs cerrahı profesörden ek göstergesi farklı olduğu için 2 bin liraya yakın fazla maaş alıyor. Yani yer işgal edenler daha fazla para kazanıyor. Bir yandan da hastanelerde çalışan üniversite personelinin geneli yönetici olduğundan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin Ankara’daki tüm hastaneleri kontrol ettiği söylenebilir. Bu duruma bir son verilmesi gerekiyor.”