Hayatta yaşanılan en büyük pişmanlıklar !

Hayatta yaşanılan en büyük pişmanlıklar !

Son nefesinizi verecek olsanız sizin en büyük pişmanlığınız ne olurdu?

Ölmek üzere olan hastalarının son pişmanlıklarını kaydeden bir hemşirenin notlarına göre son nefesini verenlerin en büyük pişmanlığı "Keşke o kadar çok çalışmasaydım". Eğer bugün son nefesinizi verecek olsanız sizin en büyük pişmanlığınız ne olurdu?

Bronnie Ware isimli Avustralyalı bir hemşireye göre son pişmanlıklar daha fazla seks ya da bungee jumping yapmak gibi isteklerden oluşmuyor. Hayatlarının son döneminde olan hastaların çoğunun pişmanlıkları birbirine çok benzer. İşte hemşire Ware'in gözlemlerinde en çok karşımıza çıkan beş büyük pişmanlık.

Keşke benden beklenileni değil kendi istediğim hayatı yaşasaydım

Bu, pişmanlıkların en başında geliyor. İnsanlar hayatlarının sonuna gelip geriye baktıklarında ne kadar çok hayallerini yerine getirmediklerinin farkına varıyorlar. Çoğu, hayallerinin yarısını bile kendi seçimlerinden dolayı gerçekleştirmedikleri için pişman. Çok azı ise sağlığın hayatta sahip oldukları en büyük özgürlük olduğunu sağlıklarını kaybettikten sonra anlıyor.

Keşke o kadar çok çalışmasaydım

Bu pişmanlık en çok erkek hastalardan duyuluyor. Çocuklarının büyüdüğünü göremeyen ya da eşleriyle az vakit geçiren erkekler bu pişmanlığı en çok yaşayanlar. Hemşire Ware'in gözlemlerine göre son nefesine yakın olan bütün erkekler hayatlarının büyük bölümlerini çalışarak geçirdikleri için pişman.

Keşke hislerimi ifade etmeye cesaretim olsaydı

Birçok kişi hislerini diğer kişilerle arasını bozmamak için bastırmış. Bunun sonucu olarak da sahip oldukları potansiyallerini kullanmak yerine ortalama bir hayat yaşamışlar. Birçoğu içlerinde tuttukları kızgınlık ve öfke sonucunda çeşitli hastalıklara yakalanmışlar.

Keşke dostlarımla daha çok görüşseydim

Eski dostlukların önemini son ana kadar farketmeyen hastalar son nefeslerinde bundan pişmanlık duyuyorlar. Çoğu kendi hayatlarına öyle dalmışlar ki kıymetli dostlukları yıllar içinde ellerinden kayıp gitmiş. Neredeyse hepsi eski dostlarına hakettiği zaman ve çabayı vermedikleri için büyük pişmanlık içindeler ve son nefeslerine yakınken onları özlüyorlar.

Keşke daha çok mutlu olmaya çalışsaydım

Bu da şaşırtıcı bir şekilde en çok duyulan pişmanlıklardan. Birçoğu mutluluğun bir seçim olduğunun farkında olmamış. Eski alışkanlık ve kalıplar içine sıkışıp kalmışlar. Sahip oldukları yatkınlıkların vermiş olduğu rahatlıkla duygularını bastırıp hayatlarını ona göre devam ettirmişler. Değişim korkusu onları hem kendilerine hem de başkalarına karşı mutlu göstermeye zorlayarak içten kahkahalar atıp ufak tefek delilikler yapmalarını engellemiş.