İsbtanbul Büyükşehir Belediyesi'nden Gezi Parkı hamlesi

İsbtanbul Büyükşehir Belediyesi'nden Gezi Parkı hamlesi
Güncelleme:

Taksim Gezi Parkı'ndaki hastalık nedeniyle 3 yıl önce kuruyan ve ziyaretçilerin güvenliğini tehdit eden ağaçlar, İBB tarafından kaldırılacak. Yerlerine dişbudak, sığla, çitlembik, mabet ve ıhlamur ağaçları dikilecek.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı’na bağlı Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Taksim Gezi Parkı’nda “doku bozulması mantarı” hastalığı nedeniyle kuruyan çınar ağaçlarını, Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün 2017 yılında aldığı karar gereği kaldıracak.

Kurul o tarihte hazırladığı “Taksim Gezi Parkı Ağaç Rölevesi ve Analiz Raporu”nda, kuru oldukları tespit edilen 77 kuru ağacın yerlerinden çıkarılabileceğine ancak yerlerine uygun nitelikte yeni ağaçların dikilmesine karar vermişti.

39 AĞAÇ KALDIRILACAK

27 Temmuz 2017’de meydana gelen fırtınada 29 adet, 29-30 Aralık 2019 tarihlerinde meydana gelen fırtınada 6 adet, 6-8 Ocak 2020 tarihlerinde meydana gelen fırtınada 3 adet olmak üzere 38 ağaç yıkıldığı için kaldırılmıştı.

Kaldırılmasına karar verilen ve geriye kalan 39 adet kuru ağaç da Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nce şimdi kaldırılarak, yerlerine uygun boyutta dişbudak, sığla, çitlembik, mabet ve Ihlamur ağaçları dikilecek.

ÇINAR AĞAÇLARINDA HASTALIK VAR

İBB Park Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanı Prof. Dr. Yasin Çağatay Seçkin, çalışmalarla ilgili bilgi vererek Gezi Parkı’nda kuruyan çınar ağaçlarının sadece İstanbul’da değil tüm dünyada tehdit altında olduğuna dikkat çekti.

Seçkin, “Hastalık İstanbulumuzun başka bölgelerindeki çınar ağaçlarında da mevcut. Şu an için bilinen tek yöntem, hastalık tespit edilenlerin hızlıca alandan uzaklaştırılması. Geç kalındıkça hastalığın etki alanı büyüyor ve bölgedeki tüm çınarları etkiliyor” dedi.

AYNI GÜN YENİLERİ DİKİLECEK

Kaldırılacak ağaçların yerine aynı gün yenilerinin dikileceğini belirten Seçkin, “Hem Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çarpıcı anılarına tanıklık eden hem de 1940’lı yıllardan itibaren içinde bulunduğu bölgede yer alan yeşil alan dokusunun başlangıcıdır. Gerek taşıdığı anlam, gerek kentsel doku içerisinde üstlendiği nefes alma noktası özelliğiyle, Gezi Parkı ilgiyi fazlasıyla hak ediyor” ifadesinde bulundu.

Sözcü