Kılıçdaroğlu'ndan canlı yayında Erdoğan'a ağır suçlama

Kılıçdaroğlu'ndan canlı yayında Erdoğan'a ağır suçlama
Güncelleme:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Hedefinde AK Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları;

Biz CHP olarak görüşü ne olursa olsun bütün vatandaşlarımızı kucaklıyoruz. Hiçbir ayrım yapmıyoruz. Bütün belediye başkanlarımız aynı felsefe ile hareket ediyorlar.

Havai fişek fabrikasında patlama

Kimseye muhtaç olmamak için o insanlar fabrikada çalışıyorlardı. Devlet ruhsat vermişti, işçiler çalışabilir diye raporlar da vermişlerdi. Ama siz önlem almıyorsunuz, 7 kişi hayatını kaybediyor. Bu fabrika sicili temiz olan bir fabrika değil. 11 yılda 4 ayrı patlama oluyor. İnsanlar yine hayatlarını kaybediyorlar. Fakat bu fabrikanın sahibi nereden, kimlerden güç alıyorsa fabrikasını her seferinde hiçbir önlem almadan yeniden açıyor.

Patron gene patron. MÜSİAD'ın Sakarya temsilcisi, akşam bir yemek veriliyor, bir de sıkılmadan utanmadan ziyafeti paylaşıyorlar. Sizin yediğiniz yemek değil sizin yediğiniz insan eti! www.gercekgundem.com'un toplantıdan aktardığına göre Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

 Milletvekillerimiz bölgeye gittiler. Buradan bu fabrikada çalışanlara sesleniyorum. Adım gibi eminim bu iktidar bu olayı kapatmak isteyeceklerdir. Erdoğan'ın patlamadan sonra ilk aradığı kişi fabrikanın patronu. İşçiyi, yakınını aramıyor, başsağlığı da dilemiyor. Nasıl olsa Sakarya'da oyum çok yüksek, ben binerim sırtlarına diyor. Ama bu sefer öyle değil. Bu sefer Sakaryalı sahip çıkmasa da orada çalışan işçilere biz sahip çıkacağız.

Belki o vefat eden kişilerden kimse CHP'ye oy vermedi. Ama o haksızlığa uğramışsa adaleti sağlamak için çalışacak ilk kişi benim. Biz adaletten, haktan, hukuktan, alın terinden yana bir partiyiz. Hakkı hukuku ve adaleti mutlaka sağlayacağız.

Tüzüğe aykırı bir şekilde güvenlik mesafelerine uyulmamış, beton duvarlar çekilmemiş, tüzüğe uygun havalandırma yok, patlayıcı madde üretilen bu tür işyerlerinde duvarların yanmaz veya 120 dakika dayanıklı olması gerekir diye açık hüküm var ama buna da uyulmadığını görüyoruz.

 Eğer bakansan, eğer haktan hukuktan yanaysan eğer saraydan talimat almayıp bu işi soruşturacağım diyorsan derhal müfettişlerini görevlendir. CHP'li belediye başkanı olsa çoktan açığa alınmıştı. Ruhsatı kim verdi? Bakanı valisi kaymakamı koro halinde gidiyorlar. Neden daha önce ilgilenmediniz?

Patlama insana ne kadar değer verdiğini gösteriyor bu hükümetin. Bu saray tayfası insan hayatı değerli midir diye hiç bakmaz. Tek baktığı şey ranttır, paradır. 1 kişi, 5 kişi ölmüş bir şey olmaz diyorlar. Ortada bir kaza yok bir cinayet var.

Çiftçi, esnaf, sanayici perişan vaziyette. Tarım politikası yok Türkiye'de. Kim neyi ekecek, ektiğini ne zaman satacak, bunları kim alacak? Çay, fındık hepsi böyle... Mağdur olan köylü, üretici. Afyonkarahisar'ın sultandağı kirazı meşhurdur. Isparta'nın kirazı meşhurdur. Dünyaca bilinir. Kiraz üreticisinin maliyeti 4 lira. Birinci sınıf kiraz olursa 5-6 liradan gidiyor. Zarar ediyor. Bütün çiftçi kardeşlerime sesleniyorum: bu iktidar var ya 18 yıldır yöneten, senin hakkın olan 175 milyar lirayı sana vermedi. Kiraz bu kadar değerli, yurtdışına ihraç ediyorsun. Neden üretici değil aracılar kazanıyor? www.gercekgundem.com'un CHP Grup Toplantısı'ndan aktardığına göre Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

Esnaf zor durumda. HDP'li bir milletvekili arkadaşımız soru önergesi veriyor. Son 1,5 yılda kaç iş yeri kapandı diyor? Cevap; sadece 56 ilde 90 bin 743 esnaf kepenk kapattı. Onların yanında çalışanlar işsiz kaldı. Peki saray hükümeti ne yaptı? Kahveyi, pastaneyi kapattın, taksiye dur dedin, peki bunlar kiraları nasıl ödeyecekti? Ben kiraları ödeyeceğiz, Türkiye Cumhuriyeti güçlüdür diye söylemesi lazımdı.

Söyleyemediler. Geçinemiyorsan borç al dediler. Esnafı çek ödeyemez noktaya getiren kimdir? Devleti yönetenler. "40 yıldır bu devlete vergi ödüyorum, bana 40 gün bakmadı" diyor esnaf. Yüzde yüz haklı. Peki sormak lazım bu para var mı? Elbette var. Paralar iki yere gidiyor. Bir tefecilere, olağanüstü para akıyor. İki ekonomi çetesine diyor. Biz buna hortumcu piyasa ekonomisi demiştik.

Londra'daki bir avuç tefeci. Bu salı günü sabah akşam kadar 1 günde T.C devletinin ödediği faiz 277 milyon 610 bin türk lirası. Dolar olarak 48 milyon 703 bin dolar. Demek ki paralar buraya gidiyor. Bir günlük faizi esnafa ödecek esnaf rahatlayacak. İki günlüğü ödese esnaf bayram edecek.

Hortumcu piyasa yani ekonomi çeteleri... Dolarla yol parası, havaalanı parası... Garanti vermişsiniz para akıyor. Bunların en büyükleri 5'li çete olarak tanımladığımız kişiler. Bunlar olur ya bir iktidar değiştiğinde geleceğimizi garanti altına alalım diye sözleşmelerde uyuşmazlık çıkarsa Londra mahkemeleri yetkilidir diye karar çıkarttırdılar.

Ben millete söz veriyorum hangi mahkemeyi yetkili kılarsanız kılın CHP iktidarın o çeteliğe son vereceğiz! Biz bunu söyleyince panikliyorlar. Sen zaten dünyalığını yaptın şimdi fakirin fukaranın hakkı var.

Emekli aylıklarına, memur aylıklarına zam yapılacak. Bir komedi ile karşı karşıyayız. TÜİK'in rakamlarını çıkaralım, emekli memur işçi en çok neleri tüketiyor çıkaralım dedik. Makarna 9, şehriye 10, dana eti 15, kuzu eti, tavuk eti yüzde 17, margarin yüzde 21, limon yüzde 77, taze fasulye yüzde 22, havuç yüzde 83, patates yüzde 24 fiyat artışı... Siz kaç vereceksiniz 1, 75. Bu vicdan mıdır? Emeklilere, memurlara sesleniyorum: Hala bu iktidara oy mu vereceksiniz? Londra'daki tefecilerin karnını doyuran bu iktidara oy mu vereceksiniz?

BAYRAM İKRAMİYESİ

Bayram ikramiyesi neden 1000 lira? Kaç yıl geçti, zaten eridi. En az 1500 tl isteyin. Bu millet kalkınsın diye yıllarca alın teri döktünüz. E bu devlet size baksın biraz. Saray sosyetesini unutmayın. Onlar sizin halinizden anlamazlar. Onların ayrı bir dünyaları var, yedikleri içtikleri ayrı. Onlar Türk Lirası taşımazlar.

Onlar ceplerinde dolar taşırlar, dolar ile ihale yaparlar. Saray sosyetesi ayrı bir dünyada ama bugün milyonlarca genç 'işsizim' diye haykırıyor. Bugün genç bir çocuk, "köpek gibi çalışıyorum ama et yiyemiyorum, çocuğuma bakamıyorum" diyor. Bir insanı bu noktaya kim getirdi?

Onlar lale devrini yaşıyorlar, ama milyonlarca insan 'geçinemiyorum' diyor. Bebek mamasına alarm zili neden takar bir süper market? Bebek mamasını kim çalar? 83 milyon vatandaşımız bu gerçekle yüzleşmek zorunda. Yüzleri kızarmadan IBAN numarası veriyorlar. Ya yediniz de doymadınız mı Allah aşkına?

Nerede bu toplanan paralar? Kime ne harcadınız? Bana sormayın çalışma bakanına sormayın diyor, çalışma bakanı falancaya sorun diyor. kimsiniz siz ya? Şehit yakınlarının gazilerin paralarını yiyenlerdir bunlar. Bir AK Partili kadın, "bu millet size parasını verdi, malını verdi, canını verdi sen bir huzur veremedi diyor" Doğru mu, doğru. Saray'da oturanlar ahtapottur. Bir başı var, bol miktarda kolları var. Vantuzları ile milletin kanını veriyorlar. O ahtapotlardan hesap sormak bu milletin namus görevidir.

Seçiniz...