Nasuh Mahruki bırakıyor mu ?

Nasuh Mahruki bırakıyor mu ?

Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklanma talebinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Nasuh Mahruki, AKUT'un başkanlığını bırakıp, onursal başkanlığa geçebileceğini söyledi.

Yurt gazetesinden Ülkü Çoban'a konuşan Nasuh Mahruki, "Ben yapayım bu fedakârlığı, herkes rahat etsin" dedi.

Ege Adaları ile ilgili sözlerinin Cumhurbaşkanı'na hakaret olamayacağını, üstelik söz konusu olaylar yaşanırken Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatan Mahruki "Ege Adaları'nın Lozan'da kaybedilmiş olması doğru bir bilgi değil, tarihsel gerçekliklerle örtüşmüyor. Lozan'da Ege Adaları'nı kaybetmedik, asıl 17 adamızı AKP hükümetleri zamanında, gözümüzün önünde şu 10 sene içinde Yunanistan'a terk ettik, Yunanistan bunları işgal ve ilhak etti. Vatan toprağın terk etmek, vatana ihanet suçudur ve bu süreç içindeki yetkili isimler önünde sonunda yargılanacaklar. Başbakan, cumhurbaşkanı, genelkurmay başkanı, dışişleri ve içişleri bakanları, ulaştırma denizcilik ve haberleşme bakanları... İsim zikretmedim, makamları söyledim" dedi.

Olayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ilgili olmadığını belirten Mahruki, "Bu dediğimiz olay 2004-2006 yıllan arasında yaşandı. 2008'de Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri Kurmay Albay Ümit Yalım bunu fark etti ve konu Türkiye gündemine düştü. Soner Yalçın, Yılmaz Özdil, Saygı Öztürk, Banu Avar, Ümit Özdağ gibi isimler bu konuyu gündeme getirdiler... Tayyip Erdoğan'ı işaret etmediğim gibi, zaten o dönemde Erdoğan da cumhurbaşkanı değildi." ifadelerini kullandı.

BEN YAPAYIM O ZAMAN BU FEDAKÂRLIĞI, HERKES RAHAT ETSİN

AKUT gönüllüleri üzerine baskı uygulandığını iddia eden Mahruki şunları söyledi: "Öğretmen ve devlet memuru gönüllülerimiz çok ağır baskı altında. Çünkü şu anda hükümetin içindeki bir kanat AKUT gönüllüsü olanlara neredeyse FETÖ'cü muamelesi yapıyor. Özellikle mimleyip, onların üstünden taciz ve baskı uyguluyorlar. Sanki suçluymuşuz gibi davranıyorlar, bunu kasten yapıyorlar, AKUT'çular bıksın, yılsın ve baskı altında kalıp ve en sonunda bana 'Tamam artık, senin söylemlerinden oluyor, sen kenara çekil" desinler. Her şey sarı öküzle başlar, sarı öküzü verdikten sonra kalanını vermeden duramazsınız. Öte taraftan bize karşı devletin gücü kullanılarak yasa dışı bir hamle yapılıyor, bir taraftan da bizim gönüllülerimizin kişisel varlığı var, "Şirketine müfettiş yollarım" diyor. Karşınızdaki devlet, hakikaten yollar ve 100 bin lira vergi cezasını çakar. Ne olacak sonra? Nasıl sürdürecek bu insanlar hayatını? Hakkari'ye sürer öğretmen gönüllümüzü. Dolayısıyla düşünüyorum, ben yapayım o zaman bu fedakârlığı, herkes rahat etsin. Yani AKUT'u rahat ettireyim."

AKUT'u bırakmayı düşünün düşünmediği sorusuna ise Mahruki şöyle yanıt verdi:

"Önümde bir seçenek var, hakikaten bırakayım ve onursal başkanlığa geçeyim bari. Neticede bütün seçenekleri masaya yatırıp en iyisini, en doğrusunu bulmaya çalışıyoruz. Karşımızdakiler çok güçlü ve kuralsız oynuyorlar ve bir şey yapamıyorsunuz."

Medyaya kendisi ise ilgili yasak emri verildiğini de belirten Mahruki, "Emir var zaten, bütün medyaya gitmiş durumda. Siz beni görüyor musunuz hiçbir yerde? Yer yerinden oynuyor, herhangi bir yerde beni gördünüz mü? Beni hapse atıyorlardı neredeyse. Neden çıkıp hiçbir televizyon programında bana ne oluyor diye sormuyorlar? Çok üzgünüm, cumhurbaşkanına hakaret tehdit meselesinin büyümesinden gerçekten çok üzgünüm ve o programa katıldığıma pişmanım, keşke katılmasaydım." dedi.