O komutandan mektup: "Sizi ben kurtardım"

O komutandan mektup: "Sizi ben kurtardım"

Darbe girişimi soruşturmasında tutuklanan komutan Güvenç, cezaevinden 7 sayfalık mektup yazdı.

Darbe girişimi soruşturmasında tutuklanan eski Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanı Yıldırım Güvenç, Sincan Cezaevi’nden Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga’ya 7 sayfalık bir mektup gönderdi.

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre Güvenç, mektubunda darbe girişimi gecesi Kasırga dahil çok sayıda rehin askerin kendisinin yönettiği operasyon sonucunda kurtulduğunu iddia etti ve “Darbeci FETÖ terör örgütü ile ilintili olabileceğim düşüncesi ile F Tipi cezaevinde bulunmak beni kahrediyor” dedi. 15 Temmuz darbe girişiminde bulunan darbeciler tarafından hazırlanan ‘atama listesinde’ adının karşısında ‘TRT Genel Müdürü’ yazılan Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanı Yıldırım Güvenç, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Güvenç, savcılık ifadesinde, darbecilerle birlikte hareket etmediğini, aksine bütün gece darbeyi önleme faaliyeti içerisinde yer aldığını, Akıncı Üssü’nde rehin tutulan Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin kurtarılması operasyonu yönettiğini iddia etti.

FAHRİ KASIRGA

OHAL kapsamında yayınlanan KHK ile meslekten ihraç edilen ve halen Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan Güvenç, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Fahri Kasırga’ya 7 sayfalık bir mektubunda özetle o geceyi ve sonrasıın şöyle anlattı :

HAREKÂTI KOORDİNE ETTİK

“Sayın Genel Sekreterim, 15 Temmuz geç saatlerinde biten süreçte hiçbir kimseden emir almadan silahımız elimizde mümkün olan en erken zamanda makamımıza koştuk. Lojistik Komutanlığı olarak bizim muharip bir birliğimiz yok ama Türkiye ve Kıbrıs’ta 54 ayrı garnizon, il veya ilçede çok büyük mühimmat depolarımız, silahdepolarımız var. Bunların darbecilerin eline geçmemesi için çalıştım. Ankara Valisi ve Ankara Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan Bey ile gece ve gün boyu telefonla görüşerek darbe karşı yürütülen harekatı koordine ettik.

DARBECİLERDEN TEMİZLENDİ

Verdiğimiz emirler ve aldığımız tedbirler ile sırası ile Zırhlı Tümen, 28. Tugay, Kara Harp Okulu, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Kara Havacılık Komutanlığı TRT Müdürlüğü darbecilerden temizlenmiş bir kısmı teslim olmuş, bir kısmı da yakalanmış veya vurulmuştur. Sayın Genel Sekreterim size arz ettiğim bu konuların tüm detayları Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı’nın 15, 16 Temmuz 2016 günkü ceridelerinde saniye saniye kayıtlıdır. İstediğiniz zaman alabilirsiniz. Sayın Genel Sekreterim, darbecilerin hiç aklına gelmeyecek şekilde, dikkate almadıkları Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı ve Komutanı olarak benim darbeye karşı harekât yürüttüğümüz kendi iç konuşma kanallarında paylaşılmış ki Akıncı’dan kalkan uçaklar kışlamızın üzerinden ses duvarını aşarak en az üç, dört kez geçtiler. Yani darbeciler kendileri ile mücadele eden karargâhımızı ve bizleri etkisiz hale getirmek istiyorlardı.

AKINCI’YA GİTMEMİ EMRETTİ

Sayın Genel Sekreterim, Genelkurmay Başkanvekili olarak atanan Orgeneral Ümit Dündar Akıncı’ya gitmemi emretti. Emri aldıktan sonra Ankara Emniyet Müdürümüz Mahmut Bey’i telefonla arayarak konuyu anlattım. Halkın yanlış anlama ihtimaline karşı, tankları taşıyacak çekicilerin oluşturduğu konvoya polis eskortu vermelerini istedim. Ayrıca, Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı ile görüşerek Akıncı’da kendilerinden kimler olduğunu sordum, beni Akıncı’nın nizamiyesinde karşılamaları emrini verdim. Konvoy ve ben sivil plakalı makam aracım ile Akıncı nizamiyesine aynı zamanda vardık.

Orada beni Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda Akıncı’da darbecilere karşı görev yapacak gurubun başında olan Albay Murat Yiğit karşıladı. Daha sonra bir binaya gittik. Tüm ilgiler etrafımda iken ben kendimi tanıttım. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın emri ile bu kurtarma operasyonu planlayıp sevk ve idare edeceğimi söyledim. Albay Murat Yiğit’i müzakereci olarak görevlendirdim. Darbecilerin yol yakınken teslim olmarı gerektiğini söylemesini istedim.

SİZE DE BÜYÜK  GEÇMİŞ OLSUN

Sayın Genel Sekreterim Albay Murat bu emrimi alarak darbecilerin yanına gitti. Tankları ve zırhlı araçları dayalı planımı şekillendiriyordum ki, Albay Murat beni telefonla arayarak sizin serbest bırakıldığını söyledi. Sayın Genel Sekreterim sizlere de büyük geçmiş olsun. Ama lütfen bir düşünün darbeciler eğer başarılı olsalardı, ilk vuracakları kişiler listesinde ben de olacak iken darbeci FETÖ terör örgütü ile ilintili olabileceğim düşüncesi ile F Tipi cezaevinde bulunmak beni kahrediyor.”

OPERASYON YÖNETTİ

2012 yılında dönemin 2. Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi Hakkari ve Şırnak’ta PKK’lı teröristlere karşı sürdürülen operasyonları bizzat yönetirken, Korgeneral Yıldırım Güvenç de kurşun geçirmez yeleği, siyah gözlükleri, elinde silahıyla  mevzideydi. 

BABASI KAHRINDAN ÖLDÜ

OĞLU, Korgeneral Güvenç’in tutuklanması ve TSK’dan ihraç edilmesi nedeniyle büyük üzüntü yaşayan Baba Hamza Güvenç 4 Eylül tarihinde hayatını kaybettiği öğrenildi. Ailenin bir yakını Güvenç’e babasının cenazesine katılma hakkı tanındığını belirterek,Hürriyet’e şunları söyledi: “Yıldırım Güvenç, 6 Eylül tarihinde yapılan cenaze törenine 30-40 sivil jandarma eşliğinde katıldı. Ellerinde kelepçe vardı. Önce kelepçeleri çözmek istemediler. Aile yakınları tepki gösterince, kelepçeyi çıkardılar. Babasını kendi elleriyle mezara inerek toprağa verdi. Yıldırım Güvenç’in morali yerindeydi. Taziye gelen herkese ‘gerçekleri insanlara anlatın herkes bilsin, ben masumum’ dedi.”

Hürriyet