Bakan Çavuşoğlu: ''Barzani'nin hırsı...''

Bakan Çavuşoğlu: ''Barzani'nin hırsı...''
Güncelleme:

Bakan Çavuşoğlu, Barzani'nin hırsının Kürt halkının geleceğini bir belirsizliğe doğru sürüklemeye başladığını söyledi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Barzani'ye çağrı yaparak "Sınır kapılarının kontrolü Irak'ta olmalı. İş işten geçmiş değil. Eğer süreci durdurursa Bağdat ile ilişkileri ve bizimle ilişkileri normalleştirir" dedi.
 
Çavuşoğlu, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. IKBY'nin yaptığı gayrimeşru referanduma ilişkin değerlendirmede bulunan Çavuşoğlu, Türkiye'nin ve tüm dünyanın iptal etme veya erteleme çağrısına rağmen söz konusu referandumun gerçekleştiğini ifade etti.      
         
Şu ana kadar sadece bir ülkenin destekleyici açıklamalarda bulunduğunu ancak onun da sonradan geri adım attığını hatırlatan Çavuşoğlu, tüm ülkelerin Irak'ın sınır bütünlüğünü desteklediğini vurguladığını aktardı. Türkiye'nin referandumun Irak ve Kürtler için yaratacağı riskleri Barzani yönetimine de açıkladıklarını dile getiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti:      

"Barzani yönetimi kendi çıkarlarını ön planda tutarak, yani başkanlıkta daha fazla kalabilmek için bunun hem siyasi hem de ekonomik rantı var ve başkanlık konusunu tartışmaya açtırmamak için, şu anda diğer partilerin meclisin açılması için koydukları bir şart var, seçim yasasını getirin görüşelim, burada başkanlık süresi de belirlenecek. Uzun zamandır belirsiz bir şekilde başkanlığını sürdürüyor. Diğer taraftan Erbil'e gittiğimiz zaman Kürt partilerin çoğunluğunun referandumu istemediğini gördük. Bazıları açıkça söyleyemiyor, bize söylüyor. Bu referandum şeffaf, demokratik bir referandum değil. Uluslararası camia tarafından gözlemlenmiş bir referandum da değil yani anayasaya aykırı, dolayısıyla meşruiyeti yok. Henüz iş işten geçmiş değil. Bu konuda Barzani yönetimi adım atabilir. Yani bu süreci durdurduğunda, o zaman Bağdat ile ilişkilerini normalleştirebilir ve dolayısıyla bizimle ve herkesle ilişkilerini normalleştirebilir."      
     
Sınır kapılarının gerek İran ile sınırlarda gerekse Türkiye ile olan geçiş kapılarının diğer tarafını IKBY'nin kontrol ettiğini söyleyen Çavuşoğlu, bu kontrollerin Bağdat yönetiminde olması gerektiğinin altını çizdi. Ancak Irak'ın yıllardır kendi iç sorunlarıyla uğraştığına dikkati çeken Çavuşoğlu, yaşanan ciddi krizlerin ardından burada de facto bir durum oluştuğunu anlattı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, sınır kapılarının Irak tarafındaki kontrolünün Bağdat yönetiminde olması gerektiğini vurguladı.      

Irak'ın Türkiye'den de bu konuda talepleri olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Örneğin, Ovacık kapısının açılması teknik olarak mümkün ama sınırın öbür tarafındaki koridoru kim oluşturacak, güvenliği kim sağlayacak. Tabii ki Irak yönetiminin yapması gerek. Bunlarla ilgili kendilerinin bir çalışması var. Burada atacağımız adımların sağlanması için temaslarımız da devam ediyor." diye konuştu.      

Çavuşoğlu, bu hatadan dönülmemesi halinde Türkiye'nin atacağı adımların, Bağdat'tan gelen talepler ve Bağdat'ın atacağı adımlarla eşgüdüm içinde olacağının altını çizdi.      

Barzani yönetiminin bu konuda yanlış hesap içinde olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, referandumu, tüm dünya çağrıda bulunurken, "Haklarınız neyse söyleyin, Bağdat'la biz de görüşürüz" derken iptal etseydi, şu anda masada çok güçlü olacağını ancak şimdi masada güçlü olmadığını söyledi.      

IKBY ile iş birliğinin her zaman Irak'ın sınır ve toprak bütünlüğü temelinde olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, "Bağdat yönetimiyle ilişkilerimizin soğuk olduğu, özellikle Maliki döneminde bile biz bu hassasiyeti hep gösterdik. O sebeple bu hatadan ve yanlıştan dönerlerse elbette biz her zaman olduğu gibi yine ilişkilerimizi sürdürürüz. Geçmişte nasıl davrandıysak aynı şekilde davranırız, zor günlerinde yine yanlarında oluruz." dedi.      

Terör örgütü PKK'nın Kuzey Irak'ta Sincar bölgesine gitmesinin sebeplerinden birinin de Barzani yönetimini zayıflatmak olduğunu belirten Çavuşoğlu, örgütün bunu sağlamak için bazı siyasi partilerle iş birliği yaptığını, söz konusu partilerden birinin de Talabani'nin partisi olduğunu  anlattı.