Başbakan Yıldırım'dan önemli açıklamalar

Başbakan Yıldırım'dan önemli açıklamalar
Güncelleme:

Başbakan Binali Yıldırım, BBC World'e referandum ve yeni sistemdeki görevi hakkında açıklamalarda bulundu.

“Milyonların kararını milyonlar değiştirir” diyen Başbakan Yıldırım, CHP’nin AİHM’ye başvurmasını “Beyhude gayret” olarak yorumladı. BBC World’e konuşan Yıldırım, yeni dönemdeki göreviyle ilgili soruya “Ne olacağını bilmiyorum” yanıtını verdi

Başbakan Binali Yıldırım, CHP’nin referandum sonuçlarını AİHM’ye taşıma kararını, “AİHM veya başka bir mahkeme milletin verdiği kararı değiştiremez. Milyonların verdiği kararı yine millet değiştirir” dedi. “Başkan yardımcısı” olup olmayacağına dair bir soruya da Yıldırım, “Hayatımda uzun süreli planlar yok. Şu an bir sonraki seçimlere kadar Cumhurbaşkanı ile ülkeyi yönetme sorumluluğum var. İleride ne olacağını bilmiyorum” yanıtı verdi. 

BBC World’e verdiği röportajda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yıldırım şu mesajları verdi:

DİKTATÖR OLSAYDI YÜZDE 80 YAPARDIK: (Türkiye’nin diktatörlüğe gittiği iddiaları) Diktatörlük olan yerde seçim olur mu? Siyasi partiler olur mu? Vatandaşın oy verdiği yerde diktatörlük olur mu? 50 milyona yakın vatandaş sandığa gitti. 24 milyona yakın kişi ‘hayır’, 25 milyonun üzerinde vatandaş da ‘evet’ oyu kullandı. Diktatörlük olsaydı orana da kendimiz karar verirdik. Yüzde 80-90 uygun bir oranda bu işi yapar aradan çıkardık.

BEYHUDE GAYRETLER: (CHP’nin AİHM’ye başvuracağını açıklaması) Milletin kabul ettiğini ana muhalefet partisi kabul etmese ne yazar? Milletin verdiği kararı mahkemede dönüştürmeye hiç kimsenin hakkı yok. Ne Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ne Anayasa Mahkemesinde ne de başka bir mahkeme milletin verdiği kararı değiştiremez. Milyonların verdiği kararı yine millet değiştirir. Onun için bunlar beyhude gayretlerdir. Benim tavsiyem ana muhalefet partisi milletin iradesine tabi olmak.. Bir dahaki seçimlere veya referanduma daha çok çalışıp, daha çok milletin gözünü girsin.

GÖNLÜNÜ KAZANMAMIZ LAZIM: Demokrasinin gereği, verilen karara rıza göstermektir. Dolayısıyla bu aradaki farkın sorun olmaması lazım. Dolayısıyla ‘hayır’ verenleri de kucaklayacak, onların da gönlünü kazanacak birtakım çalışmalar yapmamız lazım. Yani bir toplumun ayrışmasının önüne geçmemiz lazım. ‘Hayır’ verenlerin neden ‘hayır’ verdiğini anlayacak ve onların da gönlünü kazanacak, kazanmaya çalışacak çalışmalar elbette yapacağız.

‘Referandumda AB’ye hayır çıkar’

Türkiye’de bugün Avrupa Birliği’ne girip girilmemesi yönünde referandum yapılması durumunda ‘hayır’ oyu çıkacağını düşünüyorum. Bunun sebebi olarak da kampanya süresince bazı Avrupa ülkelerinin açık taraf olmasıdır. Bir takım kişiler bölücü örgütlerle birlikte hayır kampanyasına aktif destek verdi. Bazı ülkelerin AB üyeliğiyle tehdit etmesi onurlu Türk milletinin kabul etmeyeceği ve emir almaya rıza göstermeyeceği bir durum. Bu kararı bizim vermemizden ziyade AB’nin vermesi lazım, AB’nin kafası karışık. Gelecek vizyonunu ortaya koymaları lazım. Avrupa değerlerine bağlı devam mı edecekler yoksa Avrupa’yı bir Hıristiyan kulübüne mi dönüştürecekler, bu kararı net olarak bizim önümüze koymaları lazım.

‘Uzun süreli  planım yok’

Yıldırım, siyasi geleceğine ilişkin soruya şu karşılığı verdi: Komik olan şu ki ana muhalefet lideri benim görevden olmam için kampanya yürüttü. O bu söylemi çok güçlü bir şekilde dillendirdi. Ben onlara, ‘beni düşünme, ülkenin geleceğini düşün’ dedim. Ben bir şeyler yapmak için bir yol bulabilirim. (Başkan yardımcısı olup olmayacağı yönündeki soru üzerine) Hayatımda uzun süreli planlar yok. Şu an bir sonraki seçimlere kadar Cumhurbaşkanı ile ülkeyi yönetme sorumluluğum var. İleride ne olacağını bilmiyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile biz 1970’lerden beri arkadaşız. Biz birlikte çalıştık, birlikte birçok şey yaptık. Sonunda da öyle ya da böyle birlikte olacağız.

Milliyet