Binali Yıldırım: ''Sayın bakan sizde hiç insaf yok mu ?''

Başbakan Binali Yıldırım, yeni eğitim öğretim yılı için gittiği Erzincan'daki okulda dağıtılan kitapları görünce Öğrenciler bunları taşımakta zorlanacak." dedi. Ardından da Milli Eğitim Bakanı'na "Sayın Bakanım sizde hiç insaf yok mu?" diye takıldı.

Başbakan Binali Yıldırım, Erzincan’da Salih Erkan İlköğretim Okulunda düzenlenen yeni eğitimöğretim yılı açılışına katıldı.
 Programa Başbakan Yıldırım’ın yanı sıra eşi Semiha Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Erzincan Valisi Ali Arslantaş, milletvekilleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Programda ilk olarak konuşan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Milli Eğitim ailesinde ortalama 18 milyon öğrenci olduğunu vurguladı. Yılmaz, "Sadece bu yıl ailemize 1 milyon öğrenci katıldı. Ailemizde yaklaşık 1  milyon öğretmen ve eğitim yöneticisi var. Bu da 18 milyon hane demektir. Bu  Türkiye'nin tamamıdır. Sorumluluğumuz da Türkiye kadar büyük" diye konuştu.

İlkokulda 5 milyon, orta okulda 5 milyon 384 olmak üzere 10 milyonun  üzerinde çocuğun temel eğitim çağında olduğunu, açık lise ile 6 milyon öğrencinin  de lisede eğitim gördüğünü vurgulayan Yılmaz, örgün eğitimde 18 milyon 43 bin 15  öğrenci olduğunu bildirdi. Yılmaz, 8 milyon 700 bin kursiyer öğrenci ile 26 milyon 743 kişinin  sorumluluğunu üstlendiklerine işaret ederek, "Meslek eğitimini memleket meselesi  olarak görüyoruz. Önümüzdeki öğretim yılını mesleki ve teknik eğitimde bir atılım  ve reform yılı ilan ettik. Önce yol haritası niteliğindeki mesleki ve teknik  eğitim eylem planını uygulamaya koyduk. Orta öğretimdeki öğrencilerimizin yüzde  44'ü mesleki ve teknik eğitim almaktadır. Amacımız, bunu yüzde 50'nin üzerine  çıkarmak." ifadesini kullandı.Tüm bu kurumlarda 54 alanda 206 dalda mesleki program uygulandığına  değinen Yılmaz, mesleki ve teknik eğitimde kalitenin yanı sıra sektör ile  istihdam bağlantısının arttırılacağını ve değerler eğitim sürecinin  başlatılacağını anlattı.Yılmaz, çıraklık eğitiminin zorunlu orta öğretim kapsamına  alınacağını, stajın da zorunlu hale getirileceğini belirterek, şöyle devam etti:"Staja giden öğrencilerin staj ücretinin 3'te 2'sini devlet  karşılayacaktır. Ayrıca staj yapan öğrenciler iş kazası ve meslek hastalıklarına  karşı sigortalanacaktır. Farklı meslek lisesi türlerinden mezun olan öğrencilere  teknisyenlik ünvanı verilecektir. Geçmiş yıllarda başlattığımız organize sanayi  bölgeleri içindeki meslek liseleri teşvik uygulamasını bu yıl organize sanayi  bölgeleri dışında da başlattık. Sivil toplum kuruluşlarıyla da 75 işbirliği  protokolü yaptık. Eğitim kongrelerinin bu yılki temasını mesleki eğitim olarak  belirledik. Bu yıl ilk defa tek bir meslek alanına hitap eden tematik meslek  liseleri uygulaması başlattık. Değerler eğitiminin eklenmesine yönelik  çalışmalarla 9. sınıfta okutulan mesleki gelişim dersine meslek ahlakı ve ahilik  modülünü ekledik."

  'EĞİTİM NESİL YETİŞTİRME İŞİDİR'

  Bakan Yılmaz, eğitimin önemine işaret ederek, "Eğitim nesil yetiştirme  işidir. Nesil yetiştirme medeniyet iddiasını sürdürmektir. İnanıyorum ki  geçmişimizden çok daha parlak günlere ulaşacağız. Bu ülke, bu büyük millet bunu  hak etmektedir. Bu sürecin kilit taşı da eğitim olacaktır. Eğer bugüne kadar bir  başarı varsa bu başarı eğitimdendir. Eğer bugüne kadar eksikliklerimiz varsa bu  eksikliklerinin sorumluluğu da eğitime aittir. Biz yarınımızı bugünümüzden iyi  kılmak için çalışacağız." diye konuştu. Yılmaz, öğrencilere hitaben "Sevgili öğrencilerimiz, inanıyorum ki  sizler milli ve manevi değerlerine bağlı, tarihine sahip çıkan gençler olarak  yetişeceksiniz. Ülkenize, bayrağınıza, devletinize ve milletinize sahip  çıkacaksınız. Bu ülkenin yarınları, geleceği sizlersiniz ve geleceğinize sizler  yön vereceksiniz. Eğitim sürecinin her kademesinde, yaşamınızın her alanında  kendinize güvenen, fikri hür, vicdanı hür, doğruyu yanlıştan, iyiyi kötüden  ayıran, hakkı, hukuku her şeyden üstün tutan bireyler olarak yetişmeniz bizim  idealimizdir." ifadesini kullandı.

   Öğretmenlere de hitap eden Yılmaz, şu değirlendirmelerde bulundu: "Değerli öğretmenlerim, nesillerimizi yetiştirmek adına özveriyle  yürüttüğünüz tüm çalışmalarınızı ve azminizi yürekten destekliyoruz.  Öğrencilerinizi evlatlarınızdan farklı görmediğinizi, tüm gücünüzle onların en  iyi şekilde yetişmesi adına bu kutsal görevi severek yaptığınızı biliyoruz.  Tarihimizden ve milli değerlerimizden aldığınız güçle yeni nesillerimizi  yetiştirmek yolunda eğitim adına yaktığınız meşaleyi sonsuza dek taşıyacağınıza  olan inancımı ifade etmekten büyük mutluluk duyuyorum. Sorumluluğunuz büyük,  ancak sorumluluğunuzun büyüklüğü kadar kutsal bir mesleğe de sahipsiniz. İnşallah  Türkiye'nin yarınları sizlerle daha da güzel olacaktır."  Bakan Yılmaz, velilere de "Kıymetli velilerimiz evlatlarınız biliyoruz  ki gözbebeğiniz. O gözbebekleriniz bize emanet. Gözünüz arkada kalmasın. İnşallah  okuldaki eğitim çağını, öğrencilerimizin hayatındaki en mutlu, en huzurlu dönemi  kılmak istiyoruz. Biliyoruz ki Türkiye'nin yarınları da onlara emanettir.  Evlatlarınız bizim için de bir değerdir. İnşallah gittiği yolu aydınlatacak,  gittiği yolda iz bırakacaklardır" dedi.

BAŞBAKAN İLK DERS ZİLİNİ ÇALDI 

Başbakan Binali Yıldırım, ilk olarak öğrencilere yeni ders yılına hazır olup olmadıklarını sorarak konuşmasına başladı.  Başbakan Yıldırım, “Saygıdeğer öğretmenler, saygıdeğer veliler, aziz vatandaşlarım. Bugün yurdun her köşesinde okullarımız açılıyor. Yeni eğitim öğretim yılı başlıyor. Yavrularımıza yeni eğitim öğretim yılında üstün başarılar diliyorum. Allah zihin açıklığı versin” dedi. Başbakan Yıldırım konuşmasında çocukluk yıllarının gözünün önünden geçtiğini ifade ederek, “Birden onların yaşına, çocukluk yaşıma gittim. O günlerdeki öğrencilik günlerimi hatırladım. Hepsi gözümün önüne geldi. Bizim dönemlerimizde okullarımızda böyle imkanlar yoktu. Okula giderken ısınmak için herkes yanında odun getirirdi. Odun getirmeyeni hoca cezalandırırdı, imkanlar çok kısıtlıydı” diye konuştu.

  Başbakan Yıldırım konuşmasında hayatından kesitlerde sunarak öğrencilik dönemindeki ‘Cazim’ eğitmeni anlattı.

  İlkokulda ‘Cazim’ adında bir eğitmenlerinin olduğunu ve bilgi anlamında pek bir şey öğrenemediklerini kaydeden Başbakan Yıldırım, yaşadığı hayat hikayesini şöyle anlattı:  “İlkokul ikinci sınıftayım. Cazim diye bir eğitmenimiz var, oldukça yaşlı bir eğitmen abimiz. Masaya oturdu, bizde oturduk çocuklar gerisi yok. Ne okuyoruz, ne yazıyoruz orası Allah kerim. Zaman ilerliyor karne zamanı gelecek birde müfettiş geldi. Cazim bey çocuklara iyi öğretiyor mu, öğretmiyor mu onu denetlemeye geldi. Müfettiş tek tek sorular soruyor hiçbirimiz bilemiyoruz. Bizim Cazim bey boncuk boncuk terliyor. Sonunda müfettiş bir hinlik yaptı bir soru daha sordu. Çocuklar size de soruyorum. Çocuklar şurada su var burada da saman var, bunun ortasında da bir duvar var duvarın üstünde de horoz var. Horoz suya mı yumurtlar samana mı?. Soruyu duyunca bizim çocuklar aynen hep bir ağızdan samana diye bağırdılar. Bu sefer Cazim beyin keyfi yerine geldi. Soru yumurta olunca nasıl bildiniz. Tabii müfettiş Cazim beyin emekliliğine diye rapor yazdı.”  

AK Parti hükümetinin geçen 14 yıl içerisinde en büyük kaynağı eğitime ayırdığını kaydeden Başbakan Binali Yıldırım, “18 milyonun üzerindeki 920 bini geçen öğretmenlerimizle paylaşmak istiyorum. AK Parti hükümeti olarak geçtiğimiz 14 yıl içerisinde eğitime çok büyük kaynak ayırdık. Şöyle ki bizden önce eğitime yatırım bugünün parasıyla 10 milyar liraydı bizim dönemimizde 100 milyarın üzerine çıktı. 10 kattan daha fazla, helalı hoş olsun. Taşa, toprağa yapacağınız yatırımın bir ömrü var. Eğitime yaptığınız yatırımın ömrü nesilden nesle gidiyor. Çünkü siz Türkiye’nin aydınlık geleceğisiniz. 15 Temmuz da gördüler Türk gencinin neleri yaptığını gördüler. Tanklara tüfeklere karşı göğsünü siper ederek asker kılığındaki o terör örgütü mensuplarına bu ülkeyi teslim etmediler” şeklinde konuştu.

  Eğitime yatırım yapmaya devam ettiklerini ve Türkiye’de okullaşma oranının kızlarda yüzde 87’lerden yüzde 97’e çıktığını belirten Başbakan Yıldırım, “Son 14 yıl içerisinde 4+4+ 4 sistemiyle dört dörtlük dönem başladı.  Eğitimde çeşitlilik başladı. 542 bin derslik bizim iktidarımı döneminde hizmete başladı. Öğretmen başına öğrenci sayısı 14 yıl içerisinde öncesine göre yüzde yüz azaldı. Ayrıca bilişim Türkiye’nin geleceği. Bilişim sınıfları kuruldu. 30 binden fazla bilişim ve teknoloji sınıfı kuruldu. Akıllı tahtayla donatıldı sınıflar. Artık tebeşir tozu yok, astım oldum okula gidemiyorum derdi yok. Tahta akıllı, öğrenci daha da akıllı” dedi.  Konuşmasında 15 temmuz darbe kalkışmasına değinen Başbakan Yıldırım, “Bu ülke de maalesef FETÖ terör örgütü mensupları birçok kuruluşa sızıp devleti yıkmak için acımasızca planlar sürdürdüler. 15 temmuz da bunların foyaları ortaya çıktı. Sizden istirhamım ne FETÖ, ne diğer terör örgütü mensuplarına müsaade etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın” diye konuştu.

Başbakan Yıldırım: Bağımsızlığın bedeli büyüktür

Başbakan Binali Yıldırım, okullar da müfredat zenginliğini daha çok artıracaklarını kaydederek, “445 bin dersliğimizde ders zili bugün çaldı. Öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz yeni öğretim yılına başladı. Bundan sonra içeriye müfredata daha çok önem vereceğiz. Müfredatımızı daha zenginleştireceğiz. 100’de 100’lere ulaştık okullaşmada, yüzde 97’lerdeyiz. Bundan sonra içeriğe, müfredata daha çok yatırım yapacağız” dedi.

SİZDE HİÇ İNSAF YOK MU?

.Başbakan Yıldırım beraberindeki bakanlar ve bürokratlarla birlikte ilk ders zilini çaldı. Yıldırım  daha sonra eşi Semiha Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, Ulaştırma Denizcilik  ve Haberleşme Bakanı Arslan ve beraberindekilerle bir sınıfa girerek, sırada  oturup öğrenciler ile sohbet etti. Ardından sınıfları gezerek tahtaya yazı yazdı, öğrencilerin ders kitaplarını inceledi. Yıldırım,  dağıtılan 19 kitabı sayarak "Öğrenciler bunları taşımakta zorlanacak" dedi.

"SAYIN BAKANIM HİÇ İNSAF YOK MU SİZDE"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'a da takılan Yıldırım, "Yahu Sayın Bakanım hiç insaf yok mu sizde." dedi. O sırada sınıfta bulunan bakanların ve öğrencilerin de Yıldırım'ın esprisine güldüğü görüldü.

15 TEMMUZ KİTABINI VERMEYİ UNUTMADI

Binali Yıldırım, birlikte ders kitaplarını saydığı öğrenciye 15 Temmuz şehitlerini anlatan kitabı da vermeyi unutmadı.Başbakan Yıldırım, daha sonra çeşitli hediyeler verdiği öğrenciler ile  hatıra fotoğrafı çektirdi.    Protokoldekiler, tören öncesi aynı okul girişinde açılan ve FETÖ'nün  darbe girişimi sırasında Erzincan ile ülke genelinde yaşanan olayların konu  alındığı fotoğrafların yer aldığı sergiyi gezdi.
 

DHA