Egemen Bağış'tan F-35 açıklaması !

Egemen Bağış'tan F-35 açıklaması !
Güncelleme:

Eski Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış bir gazetede Türkiye'nin F-35 programından çıkarılmasıyla ilgili düşüncelerini yazdığı makaleyle paylaştı.

Eski Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, New Europe gazetesi için “Teknik konular siyasi krize neden olmamalı” isimli bir makale kalem aldı.

Bağış'ın yazdığı makale şöyle:

"ABD’nin Türkiye’yi F-35 gizli avcı uçağı programından dışlama kararı, Türk-Amerikan ilişkilerinde yakın zamanda kaydedilen iyileşme ve istikrarı gölgeliyor. ABD kararının arkasındaki nedeni, F-35 ve Türkiye’nin yakın tarihte satın aldığı Rus yapımı karadan havaya füze sistemi S-400 arasındaki uyumsuzluk olarak belirtiyor. Başkan Trump Osaka’da, Türkiye'nin önceki ABD yönetimi Obama tarafından S-400’leri satın almaya zorlandığı ve Türkiye’ye kararlarına saygı gösterileceğine dair güvence verdiği anlayışını gösterdi. Yine de, bu son gelişme, Türk ve Amerikan liderlerinin çözmesi gerekeceği başka bir zorluğu ortaya koyuyor.

F-35'in çok sayıda bütünleyici parçasının üretildiği Türkiye, başlangıcından bu yana F-35 için araştırma ve geliştirmeye en çok katkıda bulunan taraflardan biriydi. Fakat şu an, ulusal güvenlik ihtiyaçlarımızı karşılamak amacıyla Rus teknolojisini satın almak zorunda kaldığımız için Türkiye'nin üretmeye yardımcı olduğu savaş uçağına erişim hakkı engelleniyor. ABD'nin hatalarını tekrar ettiğini görmek çok da zor değil. ABD’nin Obama yönetimi altında NATO’nun önde gelen müttefiklerinden birine karadan havaya füze sistemi Patriot'ı satmayı reddetmesi Türkiye'nin, ulusal güvenliğimiz için hayati önem taşıyan Rus S-400 füzelerini satın almasını sebep oldu. ABD’nin Türkiye’yi dışladığı her durumda Rusya Federasyonu doğal olarak devreye giriyor. Halihazırda yirmi dört saat geçmeden Rusya Türkiye’ye SU-35 savaş uçağı satmayı teklif etti. Bu tip Amerikan politikalarında herhangi bir stratejik husus bulunuyor mu? ABD’li politikacılar arasında Türkiye'nin ulusal güvenliğini sağlamak için başka seçenekleri olduğuna dair herhangi bir farkındalık var mı?

Yine de Beyaz Saray açıklamasının tonu, Türkiye ile güçlü stratejik ortaklığın sürdürülmesi konusunda istekli olunduğunu gösteriyor. Başkan Trump, konuyla ilgili yaptığı açıklama sırasında, Türkiye'nin S-400'leri satın almaya “zorlandığını” kabul etme nezaketini gösterdi. ABD'nin teknik sorunlar nedeniyle Türkiye'ye F-35'i satamayacağı doğruysa, her iki taraf da teknik çözümler aramalıdır. ABD, Rusya ve Türkiye bilirkişi heyeti oluşturarak ve S-400 ve F-35 sistemlerini uyumlu olacak şekilde yapılandırmak ve her iki teknolojiyi güvende tutmak için mümkün olan her yönteme başvurup karşılıklı olarak fayda görebilir. Teknik bir meselenin ciddi stratejik sonuçları yol açmasına asla müsaade edilmemelidir. NATO üyelerinin Rus savunma teknolojilerini satın alan ve teçhiz eden geçmiş örnekleri bulunuyor. Rusya 1990'ların sonlarında Bulgaristan, Slovakya ve Yunanistan'a S-300 füze sistemini sattı ve bu ülkeler NATO müttefiklerinden ciddi bir itiraz görmedi. Geçmişte askeri teknolojilerdeki farklılıklarda uzlaşıya varıldıysa gerekli çabanın sağlanması durumunda bunun tekrar yapılabileceğinden eminim.

ABD, Batı’nın en doğu noktası ve Doğu’nun en batı noktası olan Türkiye’yi kaybetmeyi göze alamayacağını biliyor. İkimiz de stratejik imtiyazlarımız için karşılıklı olarak birbirimize güveniyoruz ve askerlerimiz Kore Savaşı'ndan bu yana hemen hemen her küresel çatışmada yan yana durup savaşıyor. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in Türk-Amerikan stratejik ilişkisinin F-35’ten çok daha anlamlı olduğu sözlerini hatırlatmak istiyorum. Azim varsa çözüm de vardır ve kesinlikle Türk ve Amerikalı liderlerin birbirlerine teknik bir çözüm aramaya yetecek kadar değer verdiklerine inanıyorum."