Erdoğan: ''İstanbul'a girmenin bir bedeli olmalı''

Erdoğan: ''İstanbul'a girmenin bir bedeli olmalı''
Güncelleme:

Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Erdoğan katıldığı canlı yayında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde yaptığı "İstanbul'a vizeli giriş" çıkışını hatırlatarak "İstanbul'a girmenin bir bedeli olmalı" dedi.

Dün akşam katıldığı canlı yayında soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul'a girmenin bir bedeli olmalı" dedi.

“Türkiye’de başta İstanbul olmak üzere şehirlerimiz deprem riski altında. İstanbul, depreme hazır mı? Bu konularla ilgili ne gibi hazırlıklar var?” sorusu üzerine Erdoğan, İstanbul’da doğup büyüdüğünü, yaklaşık 5 yıl İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığını, kenti iyi tanıdığını söyledi.

Ankara da dahil depremin tehdit etmeyeceği hiçbir şehrin olmadığını belirten Erdoğan, ‘Deprem felaketi tellallığı’ yapmayı doğru bulmadığını kaydetti.

İstanbul’un belediye başkanıyken “İstanbul’a girişi vizeye tabi tutma” diye bir tezinin olduğunu hatırlatan Erdoğan şöyle konuştu:

“Yani İstanbul’a her gelen rahatlıkla girsin, bu olamaz. Yani İstanbul’a girmenin bir bedelinin olması lazım. Bakın Londra’ya giremezsiniz. Londra’da belli kuralları var bu işin. Eğer bu varsa sizde, o zaman size müsaade ederler, girersiniz. Bunun sebebi nedir? Yani deprem olarak kastetmiyorum, nedir? Trafiktir. Oralarda araç, otoparklar, bütün bunlarla ilgili olarak bunlara belli yasaklar koymuştur. İstanbul’da da belediye başkanlığımda benim, 8 milyondu İstanbul’un nüfusu. Ama şu anda İstanbul’un nüfusu 15 milyonu geçti, böyle bir durumda. Bir de planlama noktasında, İstanbul maalesef zannedildiği gibi planlanmadı, zannedildiği gibi planlar uygulamaya konulmadı. Çünkü kimse o planlara ne yapmıyor? Uymuyor.”

Erdoğan, belediye başkanlığından beri ‘Kentsel dönüşüm’ dediğini hatırlatarak “Bunları büyük ölçüde hayata geçirdik. Ama bu projelere biz şimdi devlet olarak devam ediyoruz. Fakat muhalefet, bunun karşılığında çıktı, sağda solda kentsel dönüşümü, ‘rantsal dönüşüm’ diye tanımlamaya başladı. Çünkü işlerine gelmiyor, rant toplama işi maalesef muhalefete ait. Bu işi onlar iyi beceriyorlar, iyi başarıyorlar” diye konuştu.