Terörün çözümünü açıkladı !

Terörün çözümünü açıkladı !

Kılıçdaroğlu, İsviçre'de yaptığı açıklamalarda terörün çözümünü 4 maddede sıraladı.

Yurt dışı temaslarına başlayan Kemal Kılıçdaroğlu, İsviçre’nin Bern kentinde temaslarına başladı.

Sözcü'nün haberine göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Adına ister Kürt sorunu deyin, ister terör sorunu deyin ama 30-32 yıldır yaşadığımız bir sorun var, bunun çözülmesi lazım” dedi ve sorunun silahla değil toplumsal uzlaşı ile çözüleceğini vurguladı. Yurt dışı temaslarına başlayan Kılıçdaroğlu, İsviçre’nin Bern kentinde yaptığı konuşmada şu mesajları verdi:

YANINIZA EN AZ BİR KİŞİ ALIN

1 Kasım’da tekrar sandığa gideceğiz. Sizden isteğim sandığa giderken yanınıza en az bir kişiyi daha alın veya iki kişi…Arabanızda yer varsa dört kişi daha alın. Ama sandığa gidin, oyunuzu kullanın ama CHP’ye oy verin. Oy vereceksiniz ki; Türkiye nefes alsın, Türkiye’de demokrasi kök salsın, Türkiye’de demokrasi kurumsallaşsın. Türkiye’de sadece bir parti var, CHP. CHP diyor ki, hiç kimsenin etnik kimliğine bakmayacağım, etnik kimlik üzerinden siyaset yapmayacağım, herkesin inancına saygı duyacağım, hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmeyeceğim, kısıtlanmasına da karşı çıkacağım. Yani bu ülkede toplumsal barışı sağlayacaksak, bunu yapmamız lazım.

SORUNU CHP ÇÖZER

Türkiye’de toplumsal barış açısından ciddi bir sorunumuz var. Adına ister Kürt sorunu deyin, ister terör sorunu deyin, ister başka bir sorun deyin, adı ne olursa olsun. Ama 30-32 yıldır yaşadığımız bir sorun var, bunun çözülmesi lazım. Kim çözer? Birer CHP üyesi olarak, ya da birer CHP sempatizanı olarak gidip rahatlıkla şunu söyleyebilirsiniz. Bu sorunu CHP dışında hiçbir siyasi parti çözemez. Tek çözecek olan CHP’ dir. Çünkü CHP Türkiye’nin kurucu partisidir. Sorunu çözebilir.

YOL HARİTASINI ERDOĞAN’A VERDİK

Genel Başkan olduktan sonra, dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bir randevu aldım. İki buçuk sayfa “Kürt Sorunu nasıl çözülür?” diye kendisine bir mektup götürdüm. 30-35 yıldır silahla çözmeye çalışılıyor. Bu sorun “silahla, güvenlik önlemleriyle çözülmez. Bu sorun toplumsal uzlaşmayla çözülür” dedim ve yol haritasını önüne koydum. Kabul etmediler…Ertesi gün açıklama yaptılar, sizin kredinize ihtiyacımız yok. E olabilir, buyurun çözün. Çözemediler. Bugün Türkiye bir ateş çemberinden geçiyor. Kan akıyor. Analar ağlamasın dediler, bugün anneler ağlıyor. Sizler de İsviçre’de, Almanya’da, Hollanda’da, Belçika’da, İngiltere’de, Kanada’da neredeyseniz orada büyük bir kaygıyla Türkiye’deki gelişmeleri izliyorsunuz.

FORMÜLÜ ANLATTI:

Kılıçdaroğlu terör sorunun çözümünü şöyle sıraladı;

1-Samimi ve dürüst olacaksınız. Unutmayın samimi ve dürüst olacaksınız ben bu sorunu çözerim demek için
2-Gizli kişisel bir ajandanız olmayacak
3-Millete hesabını veremeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz.
4-Neyi yapıyorsanız halka bilgi vereceksiniz.

AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR

İsviçre’de, Almanya’da, Fransa’da, İtalya’da, Hollanda’da birinci sınıf demokrasi varsa, benim ülkemin insanı da birinci sınıf demokrasiye layık. Birinci sınıf demokrasiyi ancak ve ancak biz getireceğiz, getirmeye de kararlıyız. Sorun silahla çözülecek bir sorun değil, toplumsal uzlaşmayla çözülecek bir sorun. Bir araya gelip oturup konuşacağız, akıl akıldan üstündür.

ÜÇ TÜR SURİYELİ VAR

Dış politikamız felaket. Suriye’de kan akıyor. 2 milyon göçmen mülteci sadece Türkiye’de var. Üç tür Suriyeli var. Bir; parası olanlar gelmişler ev tutmuşlar geçiniyorlar. İki; kamplarda kalanlar. Üç; sokaklarda sürünenler. Asıl yoğunluklu olanda sokaklarda sürünenler. Kendi ülkelerindeki terör, kavga, akan kan 2,5 milyon insanı Türkiye’ye zorunlu olarak göç etmelerine yol açtı. Ortadoğu’ya barışı da biz getireceğiz. Suriyeli kardeşlerimizi de barışı getirdikten sonra isterlerse uğurlayacağız.

ANNELER ACILARA ORTAK

Ülkede barışı, huzuru, kardeşliği, hepsini sağlayacağız. Emin olun burada bir şey daha söyleyeyim. Aramızda erkeklerde var ama benim birinci derece güvendiğim kadınlar. Bakın bunu çok daha rahat söylüyorum. Kadınların duyarlılıklarını biliyorum. Eğer bir yerde bir anne ağlıyorsa ister tanısın tanımasın bir başka annede onun acılarına ortak oluyor.