Ünlü anketçiden çok konuşulacak Bahçeli - Erdoğan iddiası

Ünlü anketçiden çok konuşulacak Bahçeli - Erdoğan iddiası
Güncelleme:

MHP lideri Bahçeli’nin "Kürt sorunu yoktur" çıkışı tartışılmaya devam ederken Metropol Araştırmanın sahibi ünlü anketçi Özer Sencar, "Bahçeli, Erdoğan'a rest çekti" dedi.

Deutsche Welle Türkçe’den Hilal Köylü’nün haberine göre, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorununun çözümünde meşru adres olarak Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni (TBMM) göstermesiyle, Kürt sorunu üzerinden başlayan tartışmada gözler AK Parti-MHP ortaklığından kurulu Cumhur İttifakı’na çevrildi.

MHP lideri Bahçeli, HDP’nin meşruiyeti konusunda CHP'den sonra HDP ve İyi Parti yönetimlerinin de benzer açıklamalar yapmasının ardından, "Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Var diyen namerttir. HDP’yi meşru görenler onunla sinsi ortaklık içindedir" çıkışında bulundu.

Bahçeli’nin bu çıkışı, Cumhur İttifakı’nın büyük ortağı AK Parti’nin Kürt sorununun varlığını kabul etmesinin de ötesinde, 2009-2015 yılları arasında yürüttüğü çözüm süreci kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki ay önce Diyarbakır’a yaptığı ziyarette verdiği "çözüm mesajlarını" siyasi gündeme taşıdı. Erdoğan, söz konusu ziyarette yaptığı konuşmada, 2002’de göreve geldikten sonra olağanüstü hal uygulamasını kaldırdıklarını anlatmış, "Kürt sorunu" ifadesini kullanmasa da, çözüm için çaba harcadıklarını dile getirmiş ve çözümsüzlüğün sebebinin HDP olduğunu öne sürmüştü.

"BAHÇELİ ERDOĞAN’A REST ÇEKTİ"

AK Parti’liler "Bölge halkının sorunlarını çözmeye kararlıyız" derken, Bahçeli’nin "Kürt sorunu yoktur" açıklamasının AK Parti’den çok HDP’yle ilgili olduğunu öne sürüyor. Ancak siyaset bilimcilere ve siyasi araştırmacılara göre durum çok farklı.

Metropol Araştırmanın sahibi, kamuoyu araştırmacısı Özer Sencar, Bahçeli’nin "Kürt sorunu yoktur" derken bir taraftan "geleneksel tutumunu sürdürdüğünü”, bir taraftan da Erdoğan’a "rest çektiğini" söylüyor.

Sencar, bu restin nasıl okunması gerektiğini "Bahçeli Erdoğan’a 'Cumhur İttifakı’nı sürdüreceksek, Kürtlerle bir ilişkiye giremezsin' diyor. AK Parti'ye beraber siyaset yaparken kırmızı çizgisinin Kürt sorunu olduğunu yineliyor. Erdoğan da bu resti görmek zorunda" sözleriyle anlatıyor.

AK Parti'nin mevcut durumda gün geçtikçe Kürt ya da HDP'li seçmenden oy alma şansını daha çok yitirdiğini, bu seçmen kitlesi arasında sempatisinin azaldığını söyleyen Sencar, Bahçeli’nin Erdoğan’ı nasıl sıkıştırdığını şöyle özetliyor:

"Erdoğan’ın, seçimler öncesinde MHP’den başka yanına alacak güç kalmadı. İyi Parti, Erdoğan’a kapıyı kapattı. Erdoğan, şimdi Kürt sorunu konusunda Bahçeli’nin sözlerini kabul etmese bile Bahçeli’ye aykırı bir girişimde bulunamaz. Erdoğan’ın oyları eriyor, AK Parti Kürt seçmenden kopuyor."

Metropol Araştırma’nın da sahibi olan Sencar’ın elindeki son verilere göre, AK Parti’nin kendini Kürt ya da HDP’li seçmen olarak tanımlayan kitle içindeki sempatisi, desteği yüzde 16’ya kadar düştü. Sencar, "Kararsızlar dağıtılmadan Türkiye genelindeki AK Parti oyu bugün yüzde 25, MHP’nin yüzde 8, CHP’nin yüzde 19, HDP’nin yüzde 10" diyor.

Son araştırmalarında AK Parti’nin oyunu yüzde 30’un altında yüzde 29,9 olarak gösteren Türkiye Raporu Direktörü Can Selçuki de, Bahçeli’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı yaklaşan seçimler öncesinde "büyük zora soktuğunu" düşünüyor.

Selçuki, "HDP seçmeninin oyuna sadece Millet İttifakı’nın ihtiyacı varmış gibi birtakım değerlendirmeler yapılıyor ama bu oylara herkesin ihtiyacı var. Bahçeli ise 'Benim umurumda değil' mesajı vererek Erdoğan’ı sıkıştırıyor. Oy kaybında ekonominin de etkisi hiç geri plana atılmamalı" değerlendirmesi yapıyor.

 

DW Türkçe