Savcı Mehmet Selim Kirazın şehit edilmesi

Savcı Mehmet Selim Kirazın şehit edilmesi
Güncelleme:

Başbakan Davutoğlu: (2)"Teröristlerin kimlikleri tespit edildi. Şafak Yayla Zonguldak 1991 doğumlu, Bahtiyar Doğruyol Ardahan 1987 doğumlu"- "Sadece avukatlarımızla ilgili hususlar değil, şu ana kadar adalet saraylarında özel güvenlikle sağlanmış güvenlik

ANKARA (AA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul Çağlayan Adliyesinde Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesiyle sonuçlanan rehin alma olayına karışan teröristlerin, Zonguldak 1991 doğumlu Şafak Yayla ve Ardahan 1987 doğumlu Bahtiyar Doğruyol olduğunu açıkladı. 

Davutoğlu, olayla ilgili parti genel merkezinde yaptığı toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, teröristlerin kimliklerinin belirlenip belirlenmediğini ve avukatlarla ilgili alınacak yeni önlemlere ilişkin ayrıntıları sorması üzerine Davutoğlu, teröristlerin, Zonguldak 1991 doğumlu Şafak Yayla ve Ardahan 1987 doğumlu Bahtiyar Doğruyol olduğunu bildirdi. 

Adliye saraylarının avukatların, hakimlerin, savcıların adalet dağıtmak üzere birlikte bulundukları ortak çalışma alanları olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Fakat bugün örneğinde görüldüğü gibi, bazı terörist, kötü niyetli unsurlar bu çalışma ortamını bozmak için tanınan bazı ayrıcalıkları istismar etme yoluna gitmektedirler. Bugün olay olur olmaz yaptığımız toplantıda ben de benzer soruları Adalet, İçişleri Bakanımıza, ilgili birimlerimize sorarak, bundan sonra atılması gereken adımlar konusunda gerekli talimatları verdim. Yani avukatlarımızın görevlerini yaparken sahip oldukları ayrıcalıkları koruyarak ama kesinlikle adliye binalarına girerken x-ray cihazlarından geçmeleri. Hepimizin, bütün vatandaşlarımızın sosyal hayatta girdiği, büyük alışveriş merkezlerinde bile uygulanan yöntemler var. Bunların da bu aramalarda uygulanması ve birlikte de bu konunun ele alınması önem taşıyor."

- "Adalet saraylarında mutlak surette temin edilecek"

Bunun için ne gerekiyorsa yapacaklarını ifade eden Davutoğlu, yasal düzenleme veya başbakanlık genelgesi, yönetmelikle düzenlenecek konular varsa bunların yapılacağını bildirdi.

Davutoğlu, şöyle devam etti: 

"Fakat Adalet dağıtılan adalet saraylarında mutlak surette temin edilecek. Bu çerçevede de avukatlarımızdan, savcılarımızdan, hakimlerimizden birlikte bu sorunların çözümü konusunda ortak çaba bekliyoruz. Sadece avukatlarımızla ilgili hususlar değil, şu ana kadar adalet saraylarında özel güvenlikle sağlanmış güvenlik şartlarının bundan sonra emniyet birimlerimizce daha etkin bir şekilde denetlenmesi ve belki de doğrudan emniyet birimlerimizce sağlanması konusunda da gerekli tedbirler alınacak. Teröre karşı mücadele hususunda, herhangi bir ayrımcılık olmaksızın, mekan ve şahıslarla ilgili herhangi bir farklılık gözetmeksizin ne tedbir gerekiyorsa, bu tedbirler alınacaktır."

- "Güvenlik birimlerimize verdiğimiz talimat açık ve nettir"

Başbakan Davutoğlu bir gazetecinin, Savcı Kiraz'ın vurulmasının, operasyon öncesi mi operasyon başladıktan sonra mı yaşandığını sorması üzerine, olay sonrasında güvenlik birimlerine iki net talimat verildiğini bildirdi. 

Savcı Kiraz'ın hayatını tehlikeye atmamak üzere ne tür çabalar, çalışmalar hangi yöntemler uygulanacaksa bunların yapılması talimatı verildiğini kaydeden Davutoğlu, yaşananları şöyle anlattı: 

"O anda talep edilen iki kişi İstanbul Barosu Başkanı ve bir siyasetçi adliye sarayına gelmişler, yardımcı olmaya çalışmışlar, bazı iletişim kanalları avukatlar üzerinden de açık tutulmuştur. Hem savcımız sağ salim kurtarılabilsin hem de herhangi bir şekilde hiç bir vatandaşımız zarar görmeden bu terör eylemi karşısında atılması gereken adımlar atılabilsin. Fakat maalesef bütün bu iletişim kanalları sürerken, saat 20.24'te içeriden silah sesi gelmesi üzerine ikinci talimatımız devreye sokulmuştur. Çünkü güvenlik birimlerimize verdiğimiz talimat açık ve nettir."

- "Silah sesinden sonra emniyetin atıl durması söz konusu olmazdı"

Başbakan Davutoğlu, güvenlik birimlerine, "her türlü görüşme yapılacak, iletişim kanalları açık tutulacak, savcımızın can güvenliği tehlikeye atılmayacak ama herhangi bir şekilde savcımızın can güvenliğine zarar geleceği ihtimali söz konusu olan bir durum olursa, en etkin şekilde müdahale edilecek" talimatı verdiklerini bildirdi.

Davutoğlu, "Nitekim, 20.25'te bu talimatla müdahale, operasyon başlamış ve savcımız ilk aşamada yaralı olarak kurtarılabilmiş ve teröristler de etkisiz hale getirilmiştir. O anlamda operasyon hedefine ilk aşamada ulaştı. Savcımızın kaybı büyük bir acıdır, hepimiz için. Fakat silah sesi geldikten sonra emniyet birimlerimizin atıl şekilde durması da söz konusu olmazdı" diye konuştu. 

- Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Türkiye genelinde yaşanan elektrik kesintilerinin olayda etkisi olduğu yönünde iddialarda bulunduğunun hatırlatılmasına karşılık da Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi: 

"Sayın Kılıçdaroğlu'nun olay olur olmaz attığı tweetler, gerçekten biraz önce zikrettiğim dayanışma ruhuna hiç uygun düşmemiştir. Daha olayın arka planı bilinmeden, olayın gerçek veçhesiyle ilgili herhangi bir işaret fark edilmemişken, Kılıçdaroğlu'nun attığı tweetler maalesef son derece provokatif bir ortamın doğmasına da sebebiyet vermiştir. Düşünün, bir yargı mensubu, bir savcımız teröristler tarafından rehin alınıyor, Kılıçdaroğlu hükümeti suçlamak için bu olayı istismar ediyor ve hükümetimizin önce bir elektrik kesintisi uygulayıp, daha sonra böyle bir terör eylemine zemin teşkil edecek bir senaryonun parçası olduğunu ima eden bir yaklaşım sergiliyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun dünyadaki değişik örneklerden biraz ders alması lazım. Böyle durumlarda iktidar, muhalefet olmak unutulur, farklı görüşler unutulur, tek şey hatırlanır, insan canı ve o canın kurtarılması için çaba sarf edenlerin gayretlerine destek olmak. Fakat maalesef Kılıçdaroğlu ve onu takip eden başka tweetler, neredeyse eylemcileri haklı çıkarıp, hükümeti suçlayacak, teröristleri de terörist olarak değil, sıradan eylemci gibi gösterecek yayınlar içine girdiler. Bazı medya organlarımızın bu tutumu gerçekten hem bizleri üzmüştür hem de uluslararası örneklerde görülen dayanışma bilincini görmemizi imkansız kılmıştır."

- "Yüzlerini kapatan teröristler bir savcımızı şehit etti"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun daha önceki açıklamalarını da bildiklerini ifade eden Davutoğlu, Kılıçdaroğlu'nun, özgürlüklerin korunması ve iç güvenlik reformu paketi gündeme geldiğinde, "gerektiğinde yüzlerini kapatan eylemcilerle beraber olurum" dediğini hatırlattı. 

Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti: 

"Maalesef bugün o yüzlerini kapatan teröristler bir savcımızı şehit ettiler. Aylardır biz, bu yüz kapatarak eylem yapmayı demokratik hak gibi görenlerin aslında gizli bir terörizm hedefi içinde olduklarını anlatmaya çalışıyorduk ama anlatamamıştık. Sayın Kılıçdaroğlu hala anlamamış olacak ki, o alçakça saldırıyı yapan teröristler daha o saldırıyı sürdürürken, Kılıçdaroğlu tweet atarak hedef saptırmaya çalışmıştır. Gün, herkesin safını belirleme günüdür. Kimler bu ülkenin özgürlüğünü, güvenliğini savunuyor kimler en ufak bir olaydan böylesi alçakça bir terör saldırısına kadar her tür olayda bir fırsatçılık içinde, hükümetimize ve ülkemizin istikrarına, güvenlik ortamına zarar vermeye çalışır, bunlar ayan beyan ortadadır."

Savcı Kiraz'ın şehit edilmesi sonrasında Kemal Kılıçdaroğlu'na herhangi bir ifadede bulunmak istemediğini, ancak sorulması nedeniyle açıklama yapmak zorunda kaldığını dile getiren Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bütün bu açıklamalara rağmen yine de Sayın Kılıçdaroğlu'na da bugün tweetlerle bu teröristleri neredeyse özgürlük kahramanı gibi gösteren bazı medya mensuplarına ve bazı kesimlere de sesleniyorum; gün, teröre karşı bir olma, omuz omuza verme günüdür. Herkes sorumluluğunu bilmeli, herkes bu ülkenin, istikrarının, güvenlik ortamının hepimiz için gerekli olduğunu zihninden çıkarmamalıdır." 

- Türkiye genelindeki elektrik kesintisi 

Davutoğlu bir gazetecinin, "Bugün Türkiye genelinde yaşanan elektrik sıkıntısıyla ilgili olarak da pek çok iddia ortaya atılıyor. Enerji Bakanı'nın Ankara'ya gelişi ve 'gece bir de olsa, iki de olsa sayın Başbakan'la görüşeceğim' demesinin üzerine de acaba bu konuya ilişkin yeni bir bilgi var mı?" sorusu üzerine, saat 10.36'da Türkiye genelinde elektriklerin kademeli bir şekilde kesilmesine şahit olunduğunu ifade etti. 

Saat 10.45'den itibaren de gerekli tedbirlerin alınarak sistemdeki problemin aşılmaya çalışıldığını vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Olay olur olmaz Sayın Taner Yıldız, Sayın Cumhurbaşkanımıza refakaten yurt dışındaydı. Kendisiyle görüştüm ve derhal Türkiye'ye dönmesi talimatını ilettim. Ayrıca öğleden sonra burada yaptığımız toplantılar esnasında Enerji Bakanlığı Müsteşarı Sayın Metin Kilci'yi de toplantılara davet ettim. Ayrıca kendisiyle de görüşerek derhal bu sorunların çözülmesi için adım atılması noktasında gerekli çalışmaları başlattık. Saat 14.00'den itibaren Türkiye genelinde yaklaşık yüzde 50 enerji sağlandı, 16.30'da Türkiye'nin yüzde 85'ine enerji verilmeye başlandı, saat 18.30 civarında da sistemin tümü elektriğe kavuştu. Niye böyle kademeli oldu? Bu teknik bir zarurettendir. Bir kez bu elektrik iletiminde sorun ortaya çıkınca daha sonra hatların aşırı yüklenmemesi için kademeli bir şekilde elektrik verildi."

Elektrik arzında hiçbir problem olmadığını vurgulayan Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Yani elektrik arzındaki bir sıkıntı dolayısıyla böyle bir kesinti olmamıştır. Elektrik iletim hatları ve dağıtım hatlarıyla ilgili bir sistemik problemle karşı karşıya kalındı. Bunun için de hem Başbakanlıkça hem de Enerji Bakanlığı bünyesinde kriz masası oluşturduk ve derhal gerekli denetimlerin, gerekli soruşturmaların yapılması için çalışmalara başlandı. Bu elektrik kesintisinin arkasındaki sebepler, her ne surette olursa olsun ortaya çıkarılacak. Bunun çok teknik bir arızadan kaynaklanmadığı kanaati hakimdir. Yazılım sistemiyle ilgili ve diğer faktörler gözönünde bulundurularak, soruşturma tamamlandığında kamuoyumuza bilgi sunulacak. Ancak şu an itibarıyla Türkiye'nin bütününde elektrik sunulmuştur, elektrik kesintileri tamamıyla durmuştur. Enerji Bakanımız ile de Ankara'ya gelir gelmez görüşeceğiz. Dediğim gibi gerekli soruşturmalar, araştırmalar yapılacak. Bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için de hangi tedbir gerekiyorsa alınacak."

"Yazılım sistemine mi girilmiş?" sorusu üzerine Davutoğlu, "Hayır yani burada sistemik bir problem olduğu ortaya çıkıyor. Bunun gereği yapılacak" yanıtını verdi. 

(Bitti)