Çocukları oyuncaksız bırakmayın

Çocukları oyuncaksız bırakmayın
Güncelleme:

Uzmanlar, aileleri çocuklarını yönlendirmeleri konusunda uyarıyor.

Oyunun çocuğun beslenme, uyku kadar temel bir gereksinimi olduğuna aynı zamanda yaşamı öğrenme aracı şeklinde değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, aileleri çocuklarına doğru oyuncaklar seçmeleri ve onları gelişimlerine uygun doğru oyunlara yönlendirmeleri konusunda uyarıyor. Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özlem Alkan Ersoy’dan konu hakkında bilgiler…

Oyunun aynı zamanda gerçek bir eğitim aracı olarak da görülebilir. Çocuklar merak uyandıran oyunlar yoluyla keşifler yaparak doğal ortam içerisinde pek çok konuda doğrudan bilgi edinir. Anlama, uygulama, analiz, sentez, değerlendirme ve yaratıcılık becerileri gelişir. Çünkü oynanan oyunların içerisinde duyu-motor, bilişsel, sosyal ve duygusal gelişim ile dil, estetik gelişimiyle ilgili birçok etkinlik söz konusudur.

Büyüdükçe oyunları çeşitlenir ve gelişir!

Uzman Ersoy 2-8 yaş arası çocuklar için eğitici oyuncak tasarımı yapıyor.

Çocukların büyürken geçirdikleri aşamalara uygun oyun ve oyuncak seçimi önemlidir.

Çocuklar büyüdükçe oyunları da çeşitlenir ve gelişir. Çocuklar arasında bireysel farklılıklar olması nedeniyle çocuklar ‘şu yaşlarda şöyle oynar ya da şu tür oyunlar oynar’ demek yerine oyun becerilerini kazanmada geçtikleri aşamaları göz önünde bulundurarak hareket etmek daha doğru olacaktır.

Çocuklar, bebeklik döneminde hiçbir şey yapmaksızın dururlarken daha sonra tek başlarına oyun oynamaya başlar. Bu arada diğer çocukların ne yaptığını, ne ile oynadığını gözler ve bu gözlemlerini kendi oyunlarına aktarır konuma gelirler. Ancak yanında bir başka oyun arkadaşı olsa dahi onunla sadece ortamı paylaşır ama gelişimsel olarak onunla birlikte oynama özelliğini gösteremez. Sonraki aşamada ise oyun arkadaşına sorular sormaya başlar, oyun materyallerini paylaşır ama hala oyunun kesin kuralları yoktur. Oyuna başlamadan önce kuralları beraber oluşturma ve bu kurallara uyma ise daha sonra gelen aşamadır. Yaklaşık olarak üç yaştan itibaren diğer çocuklarla etkileşime girerek alma-verme karşılıklı ilişki ve paylaşma gibi sosyal kurallar çocukların oyunlarında görülmeye başlanır.

Uzmanından ebeveynlere tavsiyeler:

Çocuğa deneyimlerini aktarabilmesi için yaş ve gelişim düzeyine uygun oyun ortamı ve oyuncaklar sunulmalıdır. Hazırlanan ortam çocuğun gereksinimlerini karşılamalıdır.

Çocuk çevresini gözlemleyerek ve bu gözlemleri oyunlarında taklit ederek deneyim kazandığı için yetişkinlerin çocuğa her konuda iyi örnek olmaları gerekir.

Yetişkin çocuk oynarken onu gözlemlemelidir.

Çocuğun sahip olduğu yanlış deneyimler yetişkin rehberliğinde düzeltilmelidir. Doğru deneyimler ise pekiştirilmelidir.

Çocuğun yaratıcılığını ve hayal gücünü desteklemek için farklı oyuncaklar ve materyaller de sağlanmalıdır.