Detoks ve vazgeçilmezleri..

Uzman Diyetisyen Banu Toplakçı'dan detoksun tüm detayları:

Yeni işler, yeni stres kaynakları, yeni yoğunluklar ve elbette yanında pek çok güzel şey. Olumsuz olanları daha yeni yıla girmeden ortadan kaldırıp eski yılda bırakmaya ne dersiniz? İşte size yeni yıl detoks'u ..

Yeterli ve dengeli beslenme; aşırıya kaçmadan, vücudun gereksinmesine yetecek kadar besin alınmasıdır. Bunun için her çeşit besini tüketin! Besin seçimi yaparken, gün içinde birçok besin grubundan tüketmeye çalışmalısınız. Yiyecek ve içeceklerin çoğu birkaç çeşit besin öğesi içermektedir. Fakat hiçbiri tek başına ihtiyacımız olanın hepsini içermemektedir. Her besin grubundan tüketmeye çalışırken; bazı noktalara dikkat etmek, alınan besinin kalitesini ve vücuttaki kullanımını artırmaya yardımcı olur.

Stres, yoğun çalışma, dengesiz beslenme, hava kirliliği ve pek çok benzer nedenden dolayı hücrelerimiz sürekli zararlı maddeler (oksidantlar ki bunlar aynı zamanda kanser nedenidir de) ve toksinlerle savaşır durumdadır. Vücudumuzda birikmiş olan bu zararlı maddelerden dönemsel olarak yapacağımız bazı kürlerle kurtulabilmek mümkün. Detoks ya da arınma olarak adlandırdığımız yöntemle 3 günlük ya da en fazla bir haftalık uygulayacağınız bir program sizin için oldukça faydalı olacaktır.

Yeni yıl detoksu

Yeni yıla arınarak yeni bir sizle girmek... Her yıl 1-2 kez yapılacak detoks ile vücudumuza giren toksinleri atarak hastalanmamak ve sağlıklı yaşamak mümkün. Detoks, zihinsel-ruhsal-bedensel arınmadır. Zihinsel ve ruhsal arınma bir süreç ister, bedensel arınma ise her gün vücut tarafından lenf dolaşımımız aracılığı ile doğal olarak gerçekleşir. Bu yazıda sizlere beslenme ile ilgili detoksifikasyon ve matabolizma arındırmaya ilişkin bilimsel gerçekleri aktaracağım.

Detoksifikasyon; kısaca vücudun toksinlerden arınması demektir. Hücrelerde biriken ve vücudun istemediği maddeler olan toksinlerden arınma metoduna detoksifikasyon denmektedir.

Toksin (Toxium), zararlı etkileri olan ve vücutta istenmeyen, sağlığı negatif etkileyen bir maddedir. Toksinler hem vücudumuzda üretilir hem dışarıdan alınır. Vücutta üretilenler, vücudun metabolik faaliyetleri sonucunda açığa çıkar. Dışarıdan alınanlar ise yemeklerden, soluduğumuz havadan ve toksin içeren ortamlarla fiziksel temaslar sonucunda alınabilir.

Besinler, üretim safhasından başlayarak, mutfağımıza gelene kadar birçok işlemden geçer ve belirli oranlarda toksin kazanırlar. Özellikle tarımsal ilaçların kullanılması, havadan, sudan, topraktan gelebilecek zararlı maddeler, saflaştırılma, korumak amacıyla koruyucu maddeler katılması, boyama gibi işlemlerde düşünülürse bir miktar toksin içerdiği ortaya çıkmaktadır.

Atılmazsa hastalıklar oluşur

Vücudumuzda günlük işlevlerini gerçekleştirirken de toksin üretir. Vücuda gerekli olan enerji üretilirken serbest radikaller denilen ve vücutta istenmeyen maddeler oluşur. Bunlar vücuttan uzaklaştırılamazsa; kanser, kalp hastalıkları, erken yaşlanma, artrit gibi riskleri artırmaktadır. Bunların yanında baş ağrıları, halsizlik, yorgunluk gibi günlük olarak sürekli şikayet ettiğimiz rahatsızlıkların da nedeni olabilmektedir.

Karaciğer görev başında

Toksinleri vücuttan uzaklaştıran başlıca organımız karaciğerdir. Bu maddeler dışarıya atılabilmesi için; böbreklerden idrarla, deriden terle, bağırsaklardan dışkı yoluyla atılmaktadır. Karaciğerin görevini tam olarak yapmasını engelleyen bazı maddeler bulunmaktadır. Bunlar; fazla kafein (çay-kahve-kola vb), alkol, ilaçlar, sigara dumanı, egzoz dumanı, fazla protein tüketimi, doymuş yağlar, rafine şeker (çay şekeri-tatlılar vs ...)dir.

Hedef vücudun dengesini korumak

Hayatımızın her alanında artık iç içe olduğumuz stres de vücuttaki toksinleri artıran en önemli etmenlerdendir. Bu yüzden detoksta stresten uzak kalmak da ruhen arınma sağlamak ve bedenimizin arınmasına katkıda bulunmak için son derece önemlidir.

Yıl içinde zaman zaman yapılan detoks programları, vücudumuzun üzerindeki fazla toksin yükünü alarak karaciğerimize yardım eder ve zindeliğimizi yeniden kazanmamıza katkıda bulunur. Yani "detoks"ta bilinenin aksine ana hedef kilo vermek değil, vücudu sağlıklı bir şekilde ruhen ve fiziken arındırarak, vücudun dengesini korumasına yardımcı olmaktır.

Detoks ve olmazsa olmazları

* Kalkar kalkmaz oda sıcaklığında su için (Suyun içine akşamdan kabuklu limon dilimleri koyun)

* Günde üç litre su içmeye özen gösterin

* Her gün beş poşet yaseminli yeşil çayın yanı sıra bir poşet karahindiba da içilmeli

* Detoks süresince asla şeker kullanmayın. Tatlandırıcının doğal olanını (splenda) tercih edin

* Tuzu kesmeyin ama mutlaka azaltın

* Önerilen meyve ve sebzeleri mutlaka tüketin 

* Yağsız yoğurt yemeyi ihmal etmeyin.

* Zeytinyağlı salatanızın içine bir orta boy enginar, yarım paket soya filizi, maydanoz ve kurutulmuş domates koyun

* Gün boyunca dört yemek kaşığı ketentohumu tüketin

* Ara öğünleri atlamamaya çalışın

* 10 gün sigara kullanmayın ya da minimuma indirin

* Gazlı içecek ve yapay meyve sularından uzak durun

* Her gün beş fındık, beş badem, iki ceviz içi ve bir adet sarmısak yiyin.

DETOKS ve MEYVELERİN ÖNEMİ

Detoks sürecinde meyveler üç ana şekilde tüketilebilir:

* Birinci yöntem suyunu sıkmak ve etli kısmının büyük bir kısmını süzmektir. Bu oldukça saf, özümlenmesi kolay ve kana çok çabuk karışan, yüksek oranda alkalik yapıcı bir nektar üretir.

* İkinci yöntem ise blender kullanarak fakat süt, yoğurt, soya sütü, bal veya başka bir madde karıştırmadan, sadece saf su ekleyerek bir meyve tatlısı yapmaktır. Bu, sindirim yolları için mükemmel bir sulu meyve püresi + meyve karışımı üretir.

* Üçüncü yöntem de, meyveyi soyarak veya kabuklarıyla bütün olarak yemektir. Elma, armut, üzüm gibi meyvelerin kabukları çok değerli besinler ve iyileştirici faktörler içerir. Fakat bu besinlerin özümsenebilmeleri için yutmadan önce çok iyi çiğnenmeleri gerekir.

* Turunçgillerin suyu mide ve sindirim yolu için hayli arındırıcıdır ve sıkışmış mukus ve çürütücü artıkların eritilmesine yardım eder. Bakıldığında, bunların pH değerleri asidiktir fakat bir yiyeceğin mide dışındaki pH değeri, onun midede asidik veya alkalik etkisinin göstergesi değildir. Önemli olan o besinin midedeki sindirim sıvıları ve diğer yiyecekler ile karşılaştığında nasıl davrandığı ve sindirildikten sonra kanın pH'ını nasıl değiştirdiğidir. Turunçgiller eğer aç karnına tüketilir ve hiçbir şeyle karışmadan onikiparmak bağırsağına geçmesine izin verilirse son derece alkalik ve arındırıcı olurlar.

* Detoks diyetindeki diğer tüm besinler gibi meyveler de ne kadar basit ve sade karışımlar halinde alınırlarsa o kadar faydalı olurlar.

ÖZEL TONİKLER

Karaciğer, böbrek ve bağırsakları temizlemek için aşağıdaki malzemelerden kuvvetli tonikler hazırlayabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaynattığınız malzemelerden elde edilen suyu gün boyu içmek.

Karaciğer için:

- Dört orta boy kabuklu yeşil elma

- Dört adet limon

- Bir parça kabuk tarçın

- Üç poşet yeşil çay

- Beş su bardağı su.

Böbrek için:

Böbreklerimizi temizlemek amacıyla kullanacağımız toniğin hazırlanışı

- Bir küçük parça zencefil

- Bir dilim limon

- Bir çay kaşığı diyet bal.

Bağırsak için:

- Bir poşet yeşil çay

- Bir avuç nane

- Bir tutam kekik

- Bir poşet böğürtlen çayı.

-Beş su bardağı su

3 günlük örnek detoks (arınma) diyeti

SABAH: 1 su bardağı kefir, 4 yemek kaşığı kahvaltılık gevrek, 1 yemek kaşığı kuru ya da taze yaban mersini, 1 çay kaşığı vanilya , 5 badem.

ARA: 1 bardak elma + havuç suyu ( zencefiili).

ÖĞLEN:  2 adet zeytinyağlı enginar (garnitürsüz), 1 ince dilim tam buğday ekmeği, roka salata (1 tatlı kaşığı zeytinyağı).

ARA: Yeşil çay (bol limonlu ) ve 2 adet kivi.

AKŞAM:  (Semizotu+ ıspanak+salatalık+maydanoz (birer bağ) suyu) ve  dereotlu ayran.

GECE: 1 ince dilim ananas ve 3 kaşık yoğurt.

Bugün Gazetesi/ Uzman Diyetisyen Banu Topalakçı