Gözlerinizdeki gençlik hiç sönmesin

Stres, yorgunluk, yaşlılık belirtileri, ilk olarak oldukça hassas olan göz bölgesinde görülüyor. Bu bölgedeki yaşlanma karmaşık bir süreç olduğu için kadınlar arasında gerçek anlamda bit mutsuzluk nedeni.

Tehlikeli bölge: Göz çevresi

Vücudumuzdaki en ince derinin göz bölgesi olduğu biliniyor; bu sebeple kolayca nem kaybı oluşabiliyor. Göz çevresi, yüzümüzdeki en hassas bölge olmakla birlikte en hareketli bölgelerden biridir. Göz kapakları tüm yüz ifadeleriyle birlikte hareket eder. Ancak bu durum, göz bölgesinin, aynı zamanda dış (yer çekimi, güneş ışınları, tahriş edici maddeler) ve iç faktörlere karşı da (zayıf derialtı dolaşımı) hassaslaşmasına neden olur.

Göz bölgesinde yaşlanmaya bağlı birçok değişiklik gözlenebilir

Zayıflayan dolaşım: Sıvıların göz kapağı dokusuna sızmasına sebep olur; koyu halkalar, gözaltı torbaları, şişkinlik gibi rahatsızlıklar oluşur. Göz bölgesinin transparan ve hassas olmasından dolayı koyu halkalar ve gözaltı torbaları daha fark edilir ve kalıcı olmaya başlar.

Bağ dokudaki lipitlerin kaybolması: Cildin incelmesine sebep olur.

Cilt sıkılığının kaybolması: Göz kapağının çökmesine ve gözaltı torbalarının belirginleşmesine sebep olur. Kırışıklıklar, sıkılık kaybı, yorgunluk belirtileri zamanla gözle görülür bir hal almaya başlar

Kirpikler de yaşlanabiliyor

Kirpiklerimiz de tıpkı cildimiz gibi zaman içinde yaşlanıp yıpranabiliyor. Kirpiklerin yüzeye yakın olmaları, onların köklerinden daha kolay kopmalarına sebep olur. Bununla birlikte UV ışınları, su, makyaj uygulamaları gibi dış faktörler, ne yazık ki göz ve kirpik bölgesinde erken yaşlanmaya yol açıyor. Kirpikler, yoğunluğunu ve uzunluğunu zaman içerisinde kaybedebiliyor.