Aldatma ve aldatılma nedenleri

Aldatma ve aldatılma nedenleri
Güncelleme:

Psikoterapist Cem Keçe, aldatma nedenlerini anlatıyor...

Aldatma bir ilişkide yaşanabilecek en büyük depremdir; aniden her şeyi yerle bir eder. Artçı sarsıntıları da uzun süre devam eder. Aldatılanın aklını, zihnini, tüm benliğini “Neden aldatıldım?” sorusu kemirir. Kimi zaman cevabı çok açık ve net olarak ortada olan bu sorunun kimi zaman da birden çok yanıtı vardır; ama mutlaka bir yanıtı vardır. Kimse kimseyi bir nedeni olmadan aldatmaz. Öyleyse neden aldatılır? Şimdi, bu nedenlere tek tek bakalım. 

ALDATMADA KADIN-ERKEK EŞİT Mİ?

Romanlara, şiirlere, şarkılara konu olan aldatma, öyle karmaşık bir olgudur ki, her aldatmanın nedenleri ve sonuçları açısından kendi içinde dinamikleri vardır. Aldatmanın nedenlerini etkileyen sayısız faktör arasında kilit olan faktör cinsiyettir. Erkek egemen toplumumuzda aldatma konusunda da erkeklerin egemenliği söz konusudur. Erkeklerin kadınlardan daha fazla aldattığını ortaya koyan araştırmalar, kadınlarla erkeklerin aldatma nedenlerinin de farklı olduğunu gösteriyor. Kadınlar duygusal nedenlerle, erkelerse cinsel nedenlerle aldatıyor.  

KENDİLİĞİNDEN Mİ, İHTİYAÇTAN MI, KEYFİYEN Mİ?

İlişkinin içine girdiği monotonluk döngüsü, iletişimsizlik, yaşanan duygusal ve cinsel sorunlar ve daha pek çok neden eşleri mutsuz etmeye başlar. Mutlu olma ihtiyacı, eşleri mutluluğu dışarıda aramaya yöneltir. Bu arayış alkol, kumar, gibi kötü alışkanlıklara dönüşebileceği gibi, aldatma olarak da ortaya çıkabilir. Heyecan ve paylaşımın tükendiği bir ilişki aslında bitmiştir ama alışkanlık olarak devam ettirilir. Böyle bir ilişkide eşler karşılarına çıkan yeni ilişki fırsatlarını değerlendirir. Aslında bittiği halde devam eden bir ilişkide, eşler birbirlerini üçüncü bir kişi olmadan kandırmaya devam etmektedirler ve karşısına çıkan fırsatı ilk değerlendiren taraf aldatmış olur. Kimileri de tek eşli yaşam tarzını benimsemedikleri ya da sadece egolarını tatmin etmek istedikleri için aldatır.  

SADAKATİN MODASI GEÇTİ Mİ?

Sadakat konusunda katı kurallar belirlememiş olan eşler, eşlerinden daha güzel ya da yakışıklı, daha çekici, daha zengin, daha yüksek statülü biriyle olmanın cazibesine kapıldıklarında aldatma çanları çalmaya başlar. Genellikle erkekler, cinsel tatminsizlik ve cinsel sorunlar ya da cinsel hayatlarına renk ve heyecan katmak, cinsel fantezilerini gerçekleştirebilmek için aldatırlar. Aldatılmayı kendine yediremeyen eş er ya da geç bunun intikamını alır. İntikam yollarından biri de aldatmadır. Genellikle kadınların başvurdukları bu intikam alma yolu çoğunlukla pişmanlıkla sonuçlanır.  

AŞKTA GERİ SAYIM…

\"Sonsuza dek mutlu yaşadılar…” sözü artık ancak peri masallarında duyabileceğimiz bir cümle olmaya başladığı günümüzde, aşkın bir ömrü olup olmadığı konusunda çeşitli istatistikler çıkarılmaya çalışılsa da, aşkın ömrünün bir matematik formülü ile ifade edilemeyeceği kesindir. Aşk da, tıpkı hayat gibi, başladığı ilk günden itibaren ne zaman olduğu bilinmeyen son gününe doğru bir geri sayımdır. Çoğu zaman, ilişkiler aşkla birlikte bitmez, aşksız da devam eder ta ki eşlerden biri yeni birine aşık olana kadar... Aldatma ilişkiyi bitirme yolu olarak da seçilebilir. Eşlerden biri ilişkiyi bitirmeyi karşı tarafa açıkça söylemeye cesaret edemediğinde ya da söylese bile eşinin ayrılmayı istemeyeceğini düşündüğünde aldatmayı seçebilir.  

BEKÂRLIK SULTANLIK MI?

Genellikle erkekler ilişkinin içinde kendilerini kıstırılmış, engellenmiş ve özgürlükleri ellerinden alınmış hissettiklerinde ve sürekli bir ilişkisi olmayan bekâr arkadaşlıklarını gördükçe eski “sultanlık” günlerine dönme arzusuyla ya da “çapkın” etiketiyle ödüllendirilen arkadaşlarına özendikleri için aldatırlar. Filmlerden aşina olduğumuz bu nikâh sahnesi repliğinin gerçek hayatta uygulandığı her zaman görülmez ne yazık ki. Erkekler eşlerinin hamileliğiyle birlikte soluğu başka bir partnerde alabilirler. Benzer şekilde, uzun süreli hastalık dönemlerinde de başka bir cinsel partner arayışına girerler. Orta yaş bunalımı olarak adlandırılan dönemde erkekler kendilerini, hayatı ve ilişkilerini sorgulamaya başlarlar. Bu süreçte yaşanan duygusal karmaşa ve hormonların etkisiyle cinsel istekte artış aldatmaya zemin hazırlar. Kişi aldatmayı, kendine ve çevresine erkekliğini kanıtlama yolu olarak seçebilir.  

SEKS BAĞIMLILIĞI…

Kişinin hem psikolojik hem de fiziksel ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli cinsel aktivitede bulunma ihtiyacı olarak ifade edilen seks bağımlılığı nedeniyle aldatanların cinsel hayatlarında genellikle seks işçileri olmak üzere çok sayıda partner yer alır.  

HER ŞEY BİR TESADÜFTEN İBARET….

Aldatma doğası itibariyle kendiliğinden olan bir süreçtir. Diğer bir deyişle kimse aldatmayı önceden planlayarak hayata geçirmez. Ancak kimi durumlarda aldatma, içinde bulunulan ortam ve koşullarda bir cinsel ilişki fırsatını kullanma; ilaç ya da alkolün etkisiyle herhangi biriyle cinsel ilişki yaşama şeklinde tamamen tesadüfen gelişir. Aldatmanın nasıl bir duygu olduğu ya da eşi dışındaki biriyle cinsel ilişkinin nasıl olacağını merak etmek eşleri aldatmayı deneyimlemeye yönlendirir.  

BABAMDAN MİRAS…

Aldatma babadan oğula geçen bir davranış olabilir. Babalarının annelerini aldattığını görerek büyüyen erkekler genellikle bu olumsuz rol modelini alarak aldatmayı olağan görürler.  

KISKANIRIM SENİ BEN, YA SEN?

Eşlerinin kendilerine ilgisiz olduğunu, değer vermediğini düşünen ve daha fazla ilgi görmek isteyen ya da kendilerini kıskanmadıklarını düşündükleri işlerini kıskandırmak isteyen kişiler aldatmayı araç olarak kullanırlar.  

SANAL DÜNYALARIN İNSANLARIYIZ…

Günümüzde internet ve sosyal medyanın hayatımızın içine girmesi nedeniyle sanal aldatma kavramı da hızla artmaya başladı. Facebook, Twitter, Instagram gibi dijital ortamlarda yalnızca sosyal paylaşımlar değil bireysel paylaşımlar yapılmaya başlandı. Her an her yerde flört edebilme, cinselliği ve duygusallığı yaşayabilme ve sanal olması nedeniyle sınırlarının olmaması sanal aldatmanın artmasının nedenlerinden birkaçı.  

YOLUN SONU MU?

Zaman zaman duygular akıl ve mantığı saf dışı bırakarak davranışları kontrol altına alarak insanı niyet etmediği yolculuklara çıkarabilir. Hiç planda yokken çıkılan bu yolculuk eşlerin hayatını geri dönülmez bir şekilde değiştirebilir. Kimi durumlarda yaşanan pişmanlıklar, üzüntüler ve hayal kırıklıklarının enkazı altında kalan eşlerin kurtulabilmesi ancak bir terapistin yardım eliyle mümkün olabilir. Böylece eşler, yollarına birlikte ya da ayrı ayrı devam etme kararını sağlıklı bir şekilde verebilirler.