28 Şubat tamam, 12 Eylül’ün intikamını kim alacak?

Güncelleme:
Son dönemde yaşanan olaylarla ilgili toplumda oluşan kanaat siyasal iktidar 28 Şubat’ın öcünü alıyor şeklinde. Nitekim yandaş kalemlerin yazıları ve ayrıca Cemil Çiçek ve Bülent Arınç’ın “1000 yıl sürecek diyorlardı, 10 yıl bile sürmedi” tarzı açıklamaları bu kanaati kuvvetlendiriyor.
 
28 Şubat süreci bu ülkede bir kesime “balyoz” etkisi yaratmıştır. Bu kesin. Yaşadığımız dönem, yasakların, baskıların ve darbelerin tedavülden kalktığı bir dönemdir. Ama silahsız bir darbe olan 28 Şubat öncesi özellikle bazı siyasilerin demeç ve tavırları da bir başka grubu etkisi ve baskısı altına almadı mı? Tehdit etmedi mi? Herkesin istediğini söyleme ve yapma özgürlüğü olmadığını kim, kime, nasıl anlatabilir?
 
Resmen devrimden bahseden “kanlı mı olacak kansız mı olacak” sorusu neden kimse tarafından eleştirilmiyor? Veya türban yasağı 28 Şubat ile başladı diyenler, neden “rektörler türbanlı kızlara selam duracak” diyenleri eleştirmiyor?
 
Demokratlık her şeyden önce tarafsız düşünmeyi gerektirir.
 
Net olarak söylemeliyim: Eğer şimdiki iktidar veya başkaları darbelere karşıysa ve toplumda oluşan genel kanaat gibi bugün 28 Şubat’ın intikamı alınıyorsa, neden intikam almaya 12 Eylül ile başlanmıyor?
 
12 Eylül bu ülkenin geleceğini yok eden, karmaşık ilişkilerle neticelendirilmiş ve ABD planları ile uygulamaya konmuş bir tertip değil mi? 12 Eylül zindanlarında ezilenler, işkencelerden geçenler, yıllarını soğuk duvarlara bırakanlar bu ülkenin evlatları değiller miydi?
 
Ya idam edilenler... Gencecik ömürlerini hapishanelerde yitirenler. Gözaltılarda kaybolanlar, faili meçhuller.
 
Bir halk siyasetten soğutulduysa, köklü kurumlar kapatıldıysa bunun açtığı yarayı ne kapatır? Yeşil sermaye ve yeşil siyaset en çok 12 Eylül’den destek almadı mı? Bunu inkar edebiliyor musunuz? Soğuksu demokratları, sosyal faşistler bu yüzden 12 Eylül ile hesaplaşmayı tercih etmezler.
 
Kimse gereksiz ve basit eleştirilerle bana yüklenmeye kalkmasın. 28 Şubat’ı savunuyor değilim. Her zaman ve her türlü darbeye hayır diyorum. Her türlü darbe veya teşebbüsüne hukuk cevap vermelidir. Benim söylemeye çalıştığım şey, bugün 28 Şubat’ı yapanlara söylemediğini bırakmayan kimi sahte demokratların ikircikli hallerini göstermektir.
 
Kana kan intikam diyenlerden değilim. Zaten yaşlanmış olan 12 Eylül Generaline cezasını kendi kaderi verecektir. Fakat 12 Eylül anayasası hala uygulamadayken, sokaklarda, caddelerde hala Kenan Evren adı duruyorken ve 12 Eylül zihniyeti bu ülkede hala etkisini gösteriyorken bu ülke karanlık geçmişinden arınamaz.
 
Ve kimse 12 Eylül’ün açtığı yaraları kapatmıyorsa, darbecileri koruyan geçici 15.madde yürürlükten kaldırmıyorsa, darbelerin kötülüğünden bahsetmesin.
Ahkam kesmesin!
 
 
 
Diğer Yazıları
Atatürk'ün koltuğu işgal edilmesin
Bu yazıyı yirmi yıl sonra hatırlayacaksınız
TİP’e bak!
Cumhuriyet sensin
Vicdanlar kanarsa insanlık yaşar