Bol Baharatlı

Güncelleme:

Hintli savcı memlekette meşhur oldu olalı belki ilgi artmıştır diyerek bugün yine Hindistan’dan topa gireceğim.

Hindistan Başbakanı Modi ABD’de yi ziyaret ediyor. Geçmişte Modi ve Erdoğan’nın ortak yönleriyle ilgili analizler yazdım. ( Bnz. PEM yazım ) Her iki ülkede halk ısrarla bu iki lideri seçmekte. Her iki ülkede de seçim sonuçlarını bedava makarna ve pirinçle açıklamak mümkün değil. Seçim katakullisiyle açıklamak hiç mümkin değil.

image1-001.jpgHer iki liderin önceliği ekonomik kalkınma. Her ikiside kafasından geçeni ifade ediyor. Batılı özgürlük ve demokrasi anlayışının kendi ülkelerinin üstüne tam oturduğu konusunda ikna olduklarını söylemek mümkün değil. Batının biçtiği elbiselerin konfeksiyon demokrasi olduklarını düşünüyorlar.

Modi'nin ziyaretinde benim dikkatimi çeken Amazon’nun sahibi ve dünyanın en zengin insanlarından birisi Jeff Bezos’un Modi’yle el sıkışıp Hindistan’a 3 milyar dolar ilave yatırım yapacağını ilan etmesi oldu. Amazon’nun şu anda Hindistan’da 2 milyar dolar yatırımı var. Kısacası toplam yatırım 5 milyar dolara çıkacak. Tek bir Amerikan şirketi 5 milyar dolar yatırıyor. Düşünürseniz, bir TÜPRAŞ’ın, bir T.Telekom’un satışına denk gelen tutar.

İkinci dikkatimi çeken konu ABD-Hindistan arasında imzalanan 6 adet nükleer santral anlaşması oldu. Westinghouse-Toshiba santralleri yapacak. Hindistan’nın hali hazırda atom bombası var.

Satateji Mi Dediniz

Bu noktada bir parantez açmak zorunlu. Bana göre dünyanın en tehlikeli bölgesi Güney Çin denizi. Çin kendi kültürel felsefesi doğrultusunda ağır ağır bu denize sahip çıkmakta. Çin Başkan'ına göre donanma gücü olmayan devlet küresel güç olamaz. Çinlilerde işe Güney Çin Deniz'inden başladılar.

İki ülke bu gelişmeden rahatsız. Birincisi Vietnam ikincisi Hindistan. Çin'i dengelemek için Amerika'nın dolduruşuyla Hindistan 2 adet ucak gemisi inşaatına başladı bile.

Burada parantezi kapatalım ve esas konumuza dönelim.

Türkiye’nin Öğrenecekleri Var

Nasıl oluyorda Hindistan bu fırsatlardan yararlanırken Türkiye iyot gibi açıkta kalıyor. Niçin Türkiye'ye yüksek teknoloji yatırımı gelmiyor.

Bir kere Hindistan korkunç derecede kaliteli insan emeği ihraç etmekte. Burada Türkiye üniversite sistemine dikkati çekmek isterim. IT diploması, İngilizce bilmesi, başka teknik alanlarda milyonlarca öğrenci mezun etmesi, Hindisan kökenli öğrencilere ABD’de büyük fırsat yaratıyor. 

Buna karşılık Türkiye’de ne oluyor.  Ucuza malolduğu için uluslararası piyasa değeri sıfır olan sosyal bilimler, hukuk gibi bir masa bir karatahta tipi diplomalar üretiliyor.

ABD’ye gelen Hint kökenli aileler çocuklarını kamu hizmetinde görev alması için teşvik ediyor. (En güzel örnek savcı Bharara ve Louisiana valisi Jindal ) 

Amerika’da okuyan Hintli öğrenciler üklelerinde girişimci oluyor, görev alıyor fakat Türkiye’de Stalinist-Ulusalcı dar kafalıların yaptığı gibi ‘ CIA ajanı, çift pasaportlu’ diye yaftalanmıyor.

Hindistan’nın mezun ettiği öğrencilerle ülkesine geri dönenler ve ABD’de kalanlar arasında artı değer yaratan bir sinerji oluşmuş durumda. Ne yazık ki böyle bir sinerjiyi Türkiye’de görmek mümkün değil.

Türkiye’de eksik olan birşey mi var? Bu sorunun cevabı zor. Kıskançlık mı ? Tembelik mi ? Sisteme olan inançı yitirmiş olmak mı ? Yoksa geçmiş asırlara özenen demode eğitim sistemi mi ?

Belkide yukardakilerin hepsi.

Son sözüm başlıkla ilgili. Hindistan devletinin resmi ismi Baharat. Yazımız da bol baharatlı.

Diğer Yazıları
Bir Türk Kedisinin Amerika Macerası
Yüzde 0,0055
Futbol, Fenerbahçe ve Siyaset